2013/5314 K. 2015/960 T. 22.1.2015

11. CD., E. 2013/5314 K. 2015/960 T. 22.1.2015

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2013/5314
Karar No.: 2015/960
Karar tarihi: 22.01.2015
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet

HÜKÜM : Mahkumiyet

Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçunun varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, ibraz için verilen sürenin bitimini izleyen tarihin suç tarihi olduğu cihetle; sanığa 08.04.2009 tarihinde yapılan tebligata rağmen istenen defter ve belgeleri bulamadığını beyanla ek süre istemesi üzerine kendisine ibraz için verilen 15 günlük sürenin bittiği tarih olan 24.04.2009 tarihinden itibaren 10 günlük ek süre verildiği gözetildiğinde, suç tarihinin 04.05.2009 olduğu nazara alınarak gerekçeli karar başlığına “2009” olarak eksik yazılan suç tarihinin 04.05.2009 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

I- 213 sayılı Kanunun 139/2. maddesinde incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuken geçerli olmayacağı cihetle, dosya arasında bulunan vergi suçu raporu ve ekindeki belgelerden defter ve belge istenmesine ilişkin yazının tebliğ edildiği 08.04.2009 tarihi itibariyle sanığın işyerinin faal olduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından, incelemenin dairede yapılmasına imkan veren 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulup, buna ilişkin bir tespiti varsa belgesini dosyaya ibrazının istenmesi aksi takdirde, yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmayacağından atılı suçun yasal unsurlarının oluşmayacağı gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,

II- Kabule göre de;

1 - Belirlenen suç tarihine göre, suç tarihinden önce 08.02.2008 tarihinde 5728 sayılı kanunun 276. maddesiyle yapılan değişiklik ile 213 sayılı Yasanın 359/a-2. maddesindeki hapis cezasının alt sınırının 6 aydan 1 yıla çıkartılması karşısında, sanığın eylemine uyan 213 sayılı Yasanın 359/a-2. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezasına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, temel cezanın suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan değişiklikten önceki 359/a-2. maddesi uyarınca 6 ay olarak tespiti suretiyle eksik ceza tayini,

2- Sanığın adli sicil kaydında geçen 3167 sayılı Kanunun 16/1. maddesi uyarınca verilen mahkumiyetine ilişkin kaydın silinme koşullarının oluştuğu; yine adli sicil kaydının 5. sırasında bulunan ilamın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olup hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK'nun 231/5. maddesindeki "Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder." hükmü karşısında, CMK'nun 231. maddesinin uygulanmasına engel teşkil etmediği, cihetle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nun 231/6-a maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı Yasanın 231/6-c maddesinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat getirici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu, manevi zararın bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, somut olayda sanığa yüklenen suçtan dolayı herhangi bir zarar doğmadığı gözetilerek, hakkında takdiri indirim uygulanan ve “tekrar suç işlemeyeceği hususu olumlu değerlendirilerek cezası ertelenen sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, 'sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “şartları oluşmadığından” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,

3- 5237 sayılı TCK'nun 51/7. maddesinde "hükümlünün deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin" belirtilmesi karşısında; mahkemece "sanığın denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" karar verilerek infazı kısıtlayacak şekilde hüküm tesisi,

Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.