2014/13966

 

 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

ARİF GÜVEN BAŞVURUSU

(Başvuru Numarası: 2014/13966)

 

Karar Tarihi: 15/2/2017

R. G Tarih ve Sayı: 29/3/2017 - 30022

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

Başkan

:

Engin YILDIRIM

Üyeler

:

Celal Mümtaz AKINCI

 

 

Muammer TOPAL

 

 

M. Emin KUZ

 

 

Recai AKYEL

Raportör

:

Özgür DUMAN

Başvurucu

:

Arif GÜVEN

Vekili

:

Av. Ali GÖYMEN

 

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, yurt dışında satın alınan ve kaçakçılık suçundan yürütülen bir ceza soruşturmasında el konularak müzeye emanet edilen tarihi eser niteliğindeki mozaik tabloların, başvurucu hakkında açılan ceza davalarında müsadere kararı verilmemesine rağmen müzede tutulmaya devam edilmesi üzerine bu tabloların iade edilmesi veya ikramiye ödenmesi talebiyle başvurulan idari ve yargısal süreçlerden bir sonuç alınamaması nedeniyle mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir.

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 26/8/2014 tarihinde Anayasa Mahkemesine doğrudan yapılmıştır. Başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön incelemesi neticesinde başvurunun Komisyona sunulmasına engel teşkil edecek bir eksikliğinin bulunmadığı tespit edilmiştir.

3. İkinci Bölüm Birinci Komisyonunca 30/12/2014 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

4. Bölüm Başkanı tarafından 22/2/2016 tarihinde, başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.

5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık tarafından görüş bildirilmemiştir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. Olaylar

6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar özetle şöyledir:

7. Başvurucu uzun yıllardır Kuveyt'te işçi olarak çalışmakta iken satın aldığını belirttiği Geç Roma dönemine ait dört adet mozaik tabloyu 17/8/2000 tarihinde yurda sokmaya çalışmış ancak bu tablolar gümrük ambarına alınmıştır. Bu defa söz konusu tablolar 13/10/2000 tarihinde Almanya'ya gönderilmiş, sonrasında A.Y. isimli bir şahıs tarafından bu tablolar yeniden yurda sokulmuş, bu tarihi eserlere kolluk görevlilerince 21/11/2000 tarihinde A.Y.'ye ait olan ve İstanbul ili Şişli ilçesinde bulunan bir depoda el konulmuştur.

8. Tarihi eser niteliğindeki mozaik tablolar 29/11/2000 tarihinde İstanbul Arkeoloji Müzesinde koruma altına alınmıştır. İstanbul Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü uzmanlarınca düzenlenen 30/11/2000 tarihli raporda; ele geçirilerek müzeye getirilen dört adet mozaiğin orijinal yerlerinden beze yapıştırılarak alınmış olduğu, doğu Akdeniz atölyeleri işçiliğini gösterdiği, parçaların 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında tasnif ve tescile tabi müzelik değerde olduğu belirtilmiştir.

1. Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinde Görülen Ceza Davası Süreci

9. Başvurucu ve bu olayla ilgili görülen diğer on sanık hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 11/12/2000 tarihli iddianamesi ile "toplu ithal kaçakçılığı" suçundan, mülga 7/1/1932 tarihli ve 1918 sayılı Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun'un 27. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları, 33. maddesinin üçüncü fıkrası ile mülga 1/3/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 31. ve 33. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmıştır.

10. Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2/3/2007 tarihli ve E.2000/794, K.2007/81 sayılı kararı ile sanıkların ayrı ayrı beraatlerine ve suça konu eserlerin müsaderesine hükmedilmiştir. Kararın gerekçesinin ilgili kısımları şöyledir:

"... Sanıklardan Arif Güven'in uzun yıllar işçi olarak çalıştığı Kuveyt'te daha önceden tanıdığı ... isimli şahıstan 80.000 ABD doları karşılığında geç Roma dönemine ait 4 adet mozaik tabloyu yurda yasal yollardan sokmaya çalıştığı, gümrüğe mozaik vitrai olarak beyan edilen 4 adet tahta sandık içindeki tabloların gümrük ambarına alındığı, bu malların ithalinin gerçekleşmediğine kanaat getiren sanık Arif Güven'in bu malların yurda sokulması konusunda araştırma yaptığı, .... sanık R.G.'nin çalışmaları sonucu resmi yoldan 13/10/2000 tarihinde mozaik tabloların Almanya'ya yurt dışı edildiği, bu tabloların firari sanık A.Y. tarafından yurt dışından yasal olmayan yollardan ülkemize sokulduğu, yapılan bir operasyonda bu tarihi eserlerin sanık A.Y.'ye ait Şişli'deki bir depoda ele geçtiği, bu suretle tüm sanıkların iradi ve fiili işbirliği içinde toplu ithal kaçakçılığı suçunu işledikleri [iddia edilmiştir]...

...

Suça konu eşyalar üzerinde 7/4/2003 tarihinde keşif icra edilmiş, keşif esnasında bulunan bilirkişiler .... havale tarihli raporlarında: Davaya konu eserlerin 2863 ve değişik 3386 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında tescil ve tasnife tabi konservasyonu yapılarak, müzede korunması gerekli eski eser olduklarını, bu tür eserlerin yabancı bir ülkeden Türkiye'ye getirilmesi sırasında müzenin bilgilendirilmesi gerektiğini, piyasa ve CIF değerleri konusunda fikir beyan etmenin yetkileri dışında olduğunu, benzer eserlerin yasal yoldan müzeye teslim ve hibe edilmesi durumunda müzede bir komisyon kurularak ikramiye niteliğinde ödenmek üzere değer biçildiğini ifade etmişlerdir.

Suça konu eserlerin suç tarihi itibarıyla 'CIF' değerlerinin tespiti için yeniden suça konu eşyalar üzerinde keşif icra edilmiş, keşif esnasında bulunan bilirkişiler ... 1/2/2005 havale tarihli raporlarında: Suça konu eserlerin müzelik değerde mozaik eserler olup 2863 sayılı Kanun'un kapsamına girdiğini, Kanun'un 23. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 25. maddesinde belirtilen tüm özelliklere sahip bulunduğunu, tescil ve tasnife tabi olup onarımları yapılarak müzede korunması gerekli eski eserlerden olduklarını, Türkiye'ye getirilmesi sırasında da müzenin haberdar edilip gerekli kurumlardan izin alınması zorunlu eserlerden olduğunu belirtmişler, ancak 'CIF' değerlerini belirtmemişlerdir.

 Mahkememizce tescil ve tasnife tabi kültür ve tabiat varlığı niteliğindeki dava konusu eşyaların ithali ile ilgili gümrük mevzuatının ne olduğu, yasak olup olmadığı, ithalinin herhangi bir gümrük vergisine tabi olup olmadığı hususlarında İstanbul Gümrükler Başmüdürlüğüne müzekkere yazılmış, cevabi müzekkereden, söz konusu eşyaların ithalinin serbest ve ithalde Kültür Bakanlığı izin yazısının arandığı, gümrük vergisinden muaf olduğu anlaşılmıştır.

...

İddia, savunma, bilirkişi raporları, İstanbul Gümrükler Başmüdürlüğünün cevabi müzekkeresi ve tam dosya kapsamı karşısında; her ne kadar sanıklar hakkında toplu gümrük kaçakçılığı suçundan cezalandırılmaları talebi ile mahkememize kamu davası açılmış ise de, sanıkların eyleminin 2863 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilebileceği, sanıklar hakkında bu suç ile ilgili olarak evrakın tefrik edilerek Şişli 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/160 esas sayılı dosyasında davanın görüldüğü, mahkemece 7/4/2006 tarihinde sanıkların '2863 sayılı Kanun'a Muhalefet' suçundan ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, sanıkların toplu gümrük kaçakçılığı suçunu işlediklerine dair savunmalarının aksini gösterir, cezalandırılmalarına yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmakla, müsnet suçtan ayrı ayrı beraatleri yolunda aşağıdaki hüküm kurulmuştur."

11. Karar temyiz edilmiş, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 26/5/2008 tarihli ve E.2008/4811, K.2008/14241 sayılı ilamıyla, zamanaşımı nedeniyle hükmün bozulmasına ve kamu davasının ortadan kaldırılmasına, 2863 sayılı Kanun kapsamında olduğu belirlenen dava konusu tescil ve tasnife tabi tarihi eser niteliğindeki eşyanın ise müzeye verilmesine karar verilmiştir. İlamın gerekçesinin ilgili kısımları şöyledir:

"Suç tarihi olan 22.11.2000 günü itibariyle temyiz inceleme gününde sanıklar yararına hükümler taşıyan 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2.maddelerinde öngörülen zamanaşımı süresi tahakkuk ettiği cihetle müdahil idare vekili ve sanık Arif Güven müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bozulmasına, sanıklar hakkındaki kamu davasının anılan maddeler uyarınca zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına, 2863 sayılı Yasa kapsamında olduğu belirlenen dava konusu tescil ve tasnife tabi tarihi eser niteliğindeki eşyaların, müzeye verilmesine, ... karar verildi."

2. Şişli 7. Asliye Ceza Mahkemesinde Görülen Dava Süreci

12. Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinin E.2000/794 sayılı dosyasında başvurucunun da aralarında bulunduğu sanıklar hakkında "2863 sayılı Kanun'a Muhalefet" suçundan dosya tefrik edilerek Şişli 7. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemenin 7/4/2006 tarihli ve E.2001/163, K.2006/241 sayılı kararı ile sanıkların atılı suçu işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlerine hükmedilmiştir.

13. Katılan sıfatıyla İstanbul Muhakemat Müdürlüğünce karar temyiz edilmiş, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 29/6/2009 tarihli ve E.2008/3788, K.2009/7764 sayılı ilamıyla; "Suçtan doğrudan doğruya zarar gören Kültür Bakanlığı adına Hazine vekilinin katılma isteğinde bulunması ve müdahilliğine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan zarar görmeyen Maliye Bakanlığının müdahilliğine karar verilmesi hukuken geçersiz olup hükmü temyiz hakkı vermeyeceğinden Hazine vekilinin vaki temyiz isteminin ..... reddine" karar verilmiştir.

3. Ankara 8. İdare Mahkemesinde Görülen Tam Yargı Davası Süreci

14. Başvurucu, Kuveyt'ten satın alarak Türkiye'ye sokmaya çalıştığı mozaik tablolara 21/11/2000 tarihinde el konularak 29/11/2000 tarihinde İstanbul Müze Müdürlüğüne emanet edildiğini ancak satın aldığı tabloların yurda sokulmasının suç olmadığını ve müsadere kararı da verilmeyen özel mülke konu tablolara bedelsiz el konulduğunu belirterek kurulacak bir komisyon tarafından uluslararası rayici hesap edilerek bu hesap üzerinden ikramiye ödenmesi veya eserlerin tarafına iade edilmesi istemiyle Kültür ve Turizm Bakanlığına (İdare) başvuruda bulunmuştur. Başvurucunun bu talebi İdarece 19/3/2009 tarihinde reddedilmiştir.

15. Başvurucu bu defa İdare aleyhine 20/5/2009 tarihinde anılan işlemin iptali istemiyle Ankara 8. İdare Mahkemesinde dava açmıştır. Mahkeme 16/12/2010 tarihli ve E.2009/668, K.2010/2330 sayılı kararı ile davanın reddine karar vermiştir. Kararın gerekçesinin ilgili kısımları şöyledir:

"... söz konusu mozaik tabloların kurulacak bir komisyon tarafından uluslararası rayicinin hesap edilerek bu hesap üzerinden kendisine ikramiye ödenmesi veya eserlerin kendisine iade edilmesi için başvurduğu, başvurusunun reddi üzerine bu işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

Olayda, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda; dava konusu döşeme mozaiği panoların (dört adet) in situ olarak bulunduğu yerden kaçak kazı yapılarak sökülmüş olduğu, mozaik panoların hem üzerindeki mitolojik tasvirler hem de işçilik özellikleriyle Akdenizin doğu ülkelerinde hakim olan Geç Roma dönemi mozaik sanatının konu ve üslup özelliklerini taşıdığı, sanat tarihi açısından önem taşıyan müzelik değerde olan bu mozaik eserlerin tescile ve tasnife tabi olduğu, onarımlarının yapılarak müzede korunması gerektiği belirtilmiştir.

Buna göre, yukarıda metni yer alan yönetmeliğin amacının Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan taşınır kültür ve tabiat varlıklarını bulanlara, varlığını haber verenlere ve bunları yakalayan kamu görevlilerine Devlet tarafından ikramiye verilmesini düzenlemek olduğu, taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları için ise ihbar ikramiyesinin ödenmeyeceği belirtilmiştir.

Bu durumda, Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda eserlerin 2863 sayılı Kanun kapsamında tescile ve tasnife tabi müzelik değerde mozaik eserler olduğu belirtilmesi üzerine korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı olduğu anlaşılmakla, davacının, söz konusu mozaik tabloların kurulacak bir komisyon tarafından uluslararası rayicinin hesap edilerek bu hesap üzerinden kendisine ikramiye ödenmesi veya eserlerin kendisine iade edilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır."

16. Temyiz edilen karar, Danıştay Ondördüncü Dairesinin 29/05/2013 tarihli ve E.2011/14561,K.2013/4111 sayılı ilamıyla onanmıştır. Başvurucunun karar düzeltme istemi de aynı Dairenin 18/6/2014 tarihli ve E.2013/10178, K.2014/6916 sayılı ilamıyla reddedilmiştir.

17. Nihai karar, başvurucu vekiline 12/8/2014 tarihinde tebliğ edilmiştir.

18. Başvurucu 26/8/2014 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

B. İlgili Hukuk

19. Mülga 1918 sayılı Kanun’un 27. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları şöyledir:

"Birinci fıkradaki hal dışında iki veya daha fazla kimselerin toplu olarak kaçakçılık yapmaları halinde sekiz seneden oniki seneye kadar ağır hapis cezasına hükmolunur.

 Birinci ve ikinci fıkralarda hükmolunacak ağır hapis cezasıyla beraber tekel maddeleri için CIF değeri ile birlikte hususi kanunlarındaki para cezaları veya resim tutarının, eşya kaçakçılığı için de gümrüklenmiş değerinin dört mislinden ve yasak eşya ve maddeler için de bunların değerinin altı mislinden aşağı olmamak üzere ağır para cezasına hükmolunur. Kaçak eşya ve maddeler de müsadere edilir."

20. 1918 sayılı Kanun’un 33. maddesi şöyledir:

 “25,26 ve 27 nci maddelerdeki kaçakçılık cürümlerine veya teşekküllerine, faillerinin hal ve sıfatlarını bilerek her ne şekilde olursa olsun yardım edenler hakkında asıl suçluların o maddeler hükmünce görecekleri cezaların yarısı hükmolunur.