2015/14739 K. 2015/8329 T. 9.12.2015

19. CD., E. 2015/14739 K. 2015/8329 T. 9.12.2015

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 19. Ceza Dairesi
Esas No.: 2015/14739
Karar No.: 2015/8329
Karar tarihi: 09.12.2015
 

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,

1- ... tarihli vergi tekniği raporunda; ... tarihinde ...Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ... numaralı soruşturma dosyası kapsamında ...Sulh Ceza Mahkemesi'nin ... değişik iş numaralı arama kararı ile Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından ... isimli şahsın iş yerinde yapılan aramada ele geçen bilgi ve belgelerden faydalanılarak yapılan incelemeler sonucu sanıkların atılı suçu işlediği belirtilmiştir.

CMK’nın 116 ve devamı maddelerinde “arama ve elkoyma” işlemine dair usul ve esaslar düzenlenmiş ise de 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesindeki suçlar yönünden anılan Kanun'un 142 ve devamı maddelerinde aramanın usul ve şartları ayrıca hükme bağlanmıştır. Buna göre vergi kaçırıldığına delalet eden emarelerin bulunması halinde, vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar, arama yapılmasını gerekli kılan bir yazıyla sulh ceza hâkiminden talepte bulunacak, arama kararının verilmesi halinde de, arama işlemini genel kolluk görevlileri değil, vergi inceleme elemanları gerçekleştirilecektir. VUK'nın 147. maddesinde, “bu bölümde açıkça yazılı olmayan hallerde Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun arama ile ilgili bulunan hükümlerinin uygulanacağı"nın belirtilmesinden maksat, bu Kanun'un aramaya ilişkin 142-146. maddelerinde açıkça düzenlenen konularda bu hükümlerin, açıkça düzenlenmeyen konularda ise CMK hükümlerinin uygulanmasının sağlanmasıdır.

Genel hükümlere tabi bir suç ihbarı üzerine, delil elde edilmesi amacıyla CMK uyarınca yapılan arama işlemi sonucunda, vergi suçunun da işlendiğini gösteren delillerin bulunması veya VUK'nın 147. maddesi hükmü karşısında, vergi suçuna ililişkin olmasına rağmen gecikmesinde sakınca bulunan hâllerin varlığı halinde, CMK hükümlerine göre arama işlemi yapılabilir ve bu şartlarda yapılan arama sonucunda elde edilen deliller hukuka uygun kabul edilebilir ise de VUK’nın 359. maddesi kapsamındaki bir suç soruşturmasında arama kararı ve aramanın gerçekleştirilmesi işleminin VUK hükümlerine göre yapılması gerekir.Aksi halde elde edilecek delil hukuka aykırı olacağından, hükme esas alınamayacaktır.

Bu itibarla delillerin hukuka uygun elde edilip edilmediği ve aramanın yukarıda belirtilen mevzut çerçevesinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi yönünden, sanıklar hakkında hangi suç nedeniyle soruşturmaya başlandığının, en başından beri vergi suçundan soruşturma yapılıp yapılmadığının tespiti ve arama kararı ile bu kararın icrasına ilişkin arama ve el koyma tutanaklarının aslı veya onaylı örneklerinin getirilmesi, vergi dairesindeki beyanında şirketi fiilen kendisinin idare ettiğini belirten ve diğer sanıklarında benzer savunma yaptıklarının anlaşılması karşısında... hakkındaki soruşturma dosyası akıbetinin araştırılarak dava açılmış ise dosyanın getirtilerek incelenmesi, bağlantı olup olmadığının belirlenmesi, birleştirilememesi halinde dosya özetinin duruşma tutanağına yansıtılması, sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki '' Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır'' şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi tekniği raporunda faturaların varlığından söz edilmesine rağmen faturaların dosya içine konulmadığının anlaşılması karşısında; her takvim yılına ilişkin suça konu faturaların asıllarından kanaat oluşturacak sayıda getirtilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığı tespit edilip, sanıkların suçlamayı kabul etmedikleri de gözetilerek faturaları düzenleyen şirket yetkililerinin belirlenerek gerektiğinde yazı ve imza incelemesi de yaptırmak suretiyle sanıklara aidiyetinin belirlenmesinin ardından hukuki durumlarının tayini gerekirken eksik kovuşturma ile yetinilerek ve TCK'nın 37. maddesi kapsamında iştirakın niteliği ve şekli belirlenip tartışılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-Sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin aynı takvim yılı içerisinde düzenlenen son faturanın tanzim tarihi olduğu cihetle, ... ve ... olan suç tarihlerinin gerekçeli karar başlığında 2007 ve 2008 olarak yazılması,

3- Sanıklar ... ve ... 2008 takvim yılına ilişkin eylemleri nedeniyle ... tarihli iddianame ile kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında, yargılamaya devam olunarak hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmeyerek yazılı şekilde 2008 yılında işlemiş oldukları 213 sayılı Kanuna muhalefet suçundan Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulması,

4- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve ... sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve ... E, ... K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,

Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... müdafii ve sanık ... temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, hükümlerin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.