2015/20334 K. 2016/271 T. 13.1.2016

19. CD., E. 2015/20334 K. 2016/271 T. 13.1.2016

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 19. Ceza Dairesi
Esas No.: 2015/20334
Karar No.: 2016/271
Karar tarihi: 13.01.2016
 

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi,

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

24.11.2010 tarihli vergi suçu raporunda, 15.05.2005 tarihinde faaliyetine son veren sanığın telefonla vergi dairesine çağrılarak kendisinden 2005 takvim yılına ait defter ve belgelerin istendiğinin ve sanığın da kaybolduğundan bahisle ibraz edemeyeceğini beyan etmesi, tebligatın zorunlu bir unsur olmaması karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak;

1- 213 sayılı VUK'nın 359. maddesinin (a) fıkrasındaki cezanın alt sınırının, 08/02/2008 tarih ve ...sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanun'un 276. maddesi ile altı aydan, bir yıl hapis cezasına yükseltilmesi, madde metninde 03/07/2009 tarih ve ... sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/06/2009 tarih ve 5904 sayılı Kanun'un 23. maddesiyle yapılan değişiklikle de cezanın alt sınırının 18 ay'a yükseltilmesi karşısında, suç tarihi itibariyle anılan maddede öngörülen hapis cezasının asgari haddinin 18 ay olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde eksik ceza tayini,

2-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 gün ve ... sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmemek suçunda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında, adli sicil kaydındaki 3167 sayılı Kanun'un 16/1. maddesi uyarınca verilen mahkumiyete ilişkin sabıka ilamlarının 31.01.2012 tarih ve...sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 03.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6273 sayılı Çek Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince idari yaptırıma dönüşmesi nedeniyle engel sabıkası bulunmayan sanık hakkında, sabıkalı olduğundan bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,

3- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve...sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarih ve ... E, ... K, sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,

Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın CMUK'nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.