2015/8565 K. 2015/5317 T. 8.10.2015

19. CD., E. 2015/8565 K. 2015/5317 T. 8.10.2015

Konya 10. Asliye Ceza Mahkemesi - 19. Ceza Dairesi
Esas No.: 2015/8565
Karar No.: 2015/5317
Karar tarihi: 08.10.2015
 

Tebliğname No : 11 - 2013/387841

SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

213 sayılı Kanun'un 359. maddesine göre, ''371. maddedeki pişmanlık şartlarına uygun olarak durumu ilgili makamlara bildirenler hakkında bu madde hükmü uygulanmaz.'' Aynı Kanunu'nun 371. maddesine göre, ''mükellefin keyfiyeti haber verdiği tarihten önce bir muhbir tarafından herhangi bir resmi makama bir ihbarda bulunulmamış olması, dilekçenin vergi incelemesine başlanılmasından veya olay takdir komisyonuna intikal ettirilmeden önce verilmiş olması, hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin mükellefin haber verme dilekçesinin verildiği tarihten başlayarak 15 gün içinde tevdi olunması, eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının haber verme tarihinden itibaren 15 gün içinde tamamlanması veya düzeltilmesi, ödeme süresi geçmiş vergilerin faizi ile 15 gün içinde ödenmesi'' koşullarının gerçekleşmesi gerektiği, somut olayda, sanığın 20.03.2009 tarihli dilekçe ile Konya Vergi Dairesi Başkanlığı Denetim Grup Müdürlüğü'ne müracaat ederek, 2007 yılında yanında çalıştığı A.. U.. ve A.. S.. isimli şahısların, kendisini işyerine ortak yapacaklarını söylerek adına vergi mükellefiyeti tesis ettirip irsaliyeli fatura bastırdıklarını, fakat herhangi bir ticari işleme dayanmadan kendisine imza attırmak suretiyle sahte fatura düzenlediklerini bildirmesi üzerine, mükellefin 2007 yılı hesap ve işlemlerinin incenlendiğinin anlaşılması karşısında, Kanun'un 371. maddesinde öngörülen diğer pişmanlık şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.