2016/10238 K. 2016/7733 T. 23.11.2016

11. CD., E. 2016/10238 K. 2016/7733 T. 23.11.2016

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/10238
Karar No.: 2016/7733
Karar tarihi: 23.11.2016
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet

HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Sanık hakkında sahte fatura düzenleyicisi olduğu tespit edilen ... Ltd.Şti. tarafından 05.01.2005-22.08.2005 tarihleri arasında düzenlenen -25-adet sahte faturayı yasal defterlerine kaydedip KDV indiriminde kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında; Sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ''Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır'' şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, 05.01.2005-22.08.2005 tarihleri arasında düzenlendiği iddia olunan ve liste halinde vergi tekniği raporunda yeralan faturaların dosya içine konulmadığının anlaşılması karşısında;gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suça konu fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik kovuşturma ile yetinilerek mahkumiyet kararı verilmesi,

2 –Kabule göre de;

a) 21.09.2005 suç tarihi itibariyle 213 sayılı Kanun'un 359/b-1 maddesinde öngörülen temel cezanın alt sınırının 18 ay olduğu gözetilmeden ve hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayin edildiğine dair bir kabul ve gerekçe gösterilmeden temel cezanın -3-yıl hapis cezası olarak tayin edilmesi,

b)Aynı takvim yılında değişik tarihlerde birden fazla sahte fatura kullanıldığı iddia ve kabul edilmesine rağmen zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması,yasaya aykırı,

c) 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 23.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.