2016/11435 K. 2019/9133 T. 10.12.2019

11. CD., E. 2016/11435 K. 2019/9133 T. 10.12.2019

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/11435
Karar No.: 2019/9133
Karar tarihi: 10.12.2019
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura düzenlemek

HÜKÜM : Sanık ... hakkında: Beraat

Sanık ... Nalbant hakkında: Mahkumiyet

Katılan vekilinin 09/01/2015 tarihli dilekçesinin, sanık ... hakkında verilen beraat kararı ile sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmünde katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;

A- Sanık ... hakkında, “2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek” suçuna ilişkin mütalaa alınmadan dava açıldığı dikkate alınarak; 213 sayılı VUK'nin 367. maddesi gereğince kovuşturma şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği Vergi Dairesi Başkanlığından sorulduktan sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yargılamaya devamla beraat hükmü kurulması,

B- Şirket yetkilisi olan sanık ... hakkında, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte müstahsil makbuzu düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmalarında, şirket işleri ile diğer ortak olan sanık ...’nın ilgilendiğini, kendisinin ayağında rahatsızlığı olması nedeni ile şirketle ilgilenemediğini, sahte belge düzenlemediğini, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;

1- 2010 ve 2011 takvim yıllarına ait müstahsil makbuzlarının araştırılarak dosyaya getirtilmesi, müstahsil makbuzlarının sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını diğer ortak ...’ya ait olduğunu söylemesi halinde; müstahsil makbuzlarının ...’ya gösterilmesi ile ona ait olup olmadığını sorulması,

2- ...’nın da kendisine ait olmadığını söylediği takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, müstahsil makbuzlarındaki yazı ve imzaların sanığa veya diğer ortağa ait olup olmadığının konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,

3- Faturalardaki yazı ve imzaların sanık ...’a ya da ...’ya ait olmadığının anlaşılması halinde ise;

a) Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı yetkilileri ya da vergi dairesi tarafından müstahsiller nezdinde herhangi bir inceleme yapılıp yapılmadığının ve rapor düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,

b) Müstahsil makbuzu düzenlenen kişilerin, CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulması,

Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,

4- Kabule göre de;

a) İddianamede sanıklar hakkında 213 sayılı VUK’nin 359/a maddesinden iki kez cezalandırılması talep edildiği halde, 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi uyarınca 213 sayılı Yasanın 359/b maddesinin iki kez uygulanması yönünden sanık ...’a ek savunma hakkı tanınmadan, 11.12.2014 tarihli duruşma zaptında “5237 sayılı TCK’nin... maddelerinin uygulanması ihtimaline binaen” denilerek, 2010 ve 2011 yılları için iki ayrı mahkûmiyet hükmü kurulması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,

b) Aynı takvim yılında birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık ... hakkında TCK'nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,

c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, bozmayı gerektirmiş,

d) Kendisini vekille temsil ettiren katılan kurum lehine, CMK'nin 325/1. ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1. maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmemesi,Yasaya aykırı, sanık ... ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ceza miktarı itibarıyla sanık ...’ın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 10.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.