2016/11447 K. 2019/8450 T. 27.11.2019

11. CD., E. 2016/11447 K. 2019/8450 T. 27.11.2019

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/11447
Karar No.: 2019/8450
Karar tarihi: 27.11.2019
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura düzenleme

HÜKÜM : Mahkumiyet

1-... Vergi Dairesi mükellefi olan sanığın 2011, 2012 ve 2013 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddia ve kabul edilen kamu davasında, sanığın suçlamaları kabul etmediği, ... vasıtasıyla tanıştığı ... isimli kişinin kendisini müdür yapacağını söyleyerek kandırıp noterde evrak imzalattırdığını, şirket işlerinden anlamadığını gemilerde kamorotluk yaptığını, sahte fatura düzenlemediğini savunduğu anlaşılmakla gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakmından; suça konu faturaları kullandığı belirtilen şirket yetkilileri hakkında bu faturalardan dolayı kamu davaları açılıp açılmadığı sorulup varsa getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin bu dosyaya aktarılması; sanığın savunmalarında ve temyiz dilekçesinde beyan ettiği ... ve gerektiğinde faturaları kullanan mükellef yetkilileri veya kişilerin, CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kullanıcılara kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,... ve sanığın samimi yazı imza örnekleri temin edilerek mükellefin açılış yoklamasındaki ve mükellefe ait fatura vb. evraklardaki yazı imzaların aidiyeti hususunda yetkili kurumlardan bilirkişi raporu alınmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik araştırma ile mahkumiyet hükmü verilmesi,

2-Kabule göre de;

a)Sahte fatura düzenleme suçlarında her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu ve her takvim yılı ayrı ayrı belirtilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, hangi takvim yılından verildiği de anlaşılmayacak şekilde 213 sayılı Kanun’un 359/b maddesi uyarınca tek mahkumiyet hükmü kurulması, yasaya aykırı,

b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın korunmasına, 27.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.