2016/11677 K. 2019/3292 T. 28.3.2019

11. CD., E. 2016/11677 K. 2019/3292 T. 28.3.2019

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/11677
Karar No.: 2019/3292
Karar tarihi: 28.03.2019
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Vergi usul Kanununa Muhalefet

HÜKÜM : Mahkumiyet

1)Sanık hakkında 2008, 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarını işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, bimekan takımından olduğunu, evi, adresi ve hiç bir gelirinin olmadığını, 2008 yılında parklarda yatarken tanımadığı birilerinin kendisini notere götürdüklerini, önce çay içirip yemek yedirdikten sonra belgelere imza attırdıklarını, kendisine ev alacaklarını söyleyip kandırmaya çalıştıklarını, imza atmayınca parkta ...diye açık kimliğini ve adresini bilmediği bir kişi ile kendisine şiddet uyguladıklarını, bu şirketle hiçbir ilgisinin olmadığını beyan etmesi; 13.03.2012 tarih ve ... sayılı Vergi Tekniği Raporunda şirketin diğer ortağı olan... ile ilgili yapılan vergi yoklamasında,...'ın köyünde ikamet ettiğinin, ancak öteden beri geçimini çobanlık yaparak sağladığının ve herhangi bir ticaretle uğraşmadığının,...'ın vekili olarak tayin ettiği ... isimli kişinin ise 33 ayrı şirkette ortaklık ve yöneticiliğinin bulunduğunun, bunlardan 13 tanesi hakkında sahte belge ticareti yaptığı yönünde vergi tekniği raporları düzenlendiğinin belirtilmesi ve sahte olduğu iddia edilen suça konu faturaların sanık ... tarafından düzenlendiğine ilişkin herhangi bir somut tespite yer verilmediğinin anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; öncelikle her takvim yılına ilişkin suça konu fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilmesi ile bu faturaların sanığa gösterilerek faturalardaki imza ve yazıların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylediği takdirde ise suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri/kişiler tanık olarak dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların verilmesine sanığın iştirakinin olup olmadığının sorulması ve gerekirse sanıkla yüzleştirme yapılması; sanığın müdür veya ortak sıfatıyla şirketten bir maaş ya da pay alıp almadığının araştırılması;... ve ...'nın açık kimlik ve adres bilgilerinin araştırılması ile CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenilmeleri; sanığın, ...ve ... 'nın imza ve yazı örneklerinin alınması suça konu faturalar üzerindeki imza ve yazıların sanığa, ... ve...'ya ait olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, toplanan tüm deliller birlikte tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,

2)Kabule göre;

a)Sahte fatura düzenleme suçunda, suç tarihi düzenlenen en son fatura tarihi olacağından, 2008 takvim yılına ait faturaların temin edilerek faturalara göre suç tarihinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

b)08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/b maddesinde temel cezanın üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası olarak düzenlendiği gözetilmeksizin sanık hakkında her suç için eksik ceza tayin edilmesi,

c)Aynı takvim yılına ait birden fazla fatura düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında TCK'nin 43. maddesinin 1. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,

d)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.