2016/4015 K. 2018/8975 T. 12.11.2018

11. CD., E. 2016/4015 K. 2018/8975 T. 12.11.2018

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/4015
Karar No.: 2018/8975
Karar tarihi: 12.11.2018
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet

HÜKÜM : Mahkumiyet

5237 sayılı TCK‘nin 51/3. maddesinin; “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.“ şeklinde bulunduğu göz önüne alındığında, 213 sayılı VUK‘nin 359/a-2. ve TCK‘nin 62. maddeleri gereğince neticeten 15 ay hapis cezasına mahkumiyetine karar verilerek, TCK‘nin 51. maddesi uyarınca cezası ertelenen sanık hakkında, “1 yıl 6 ay“ denetim süresi belirlenmesi mümkün bulunduğundan, tebliğnamedeki denetim süresinin hapis cezası miktarı ile sınırlı olarak belirlenmesi gerektiğine yönelik düşünceye iştirak edilmemiştir.

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-“Defter ve belgeleri ibraz etmeme“ suçunun oluşabilmesi için,"..varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit olan" defter ve belgelerin, saklama zorunluluğu olan 5 yıllık süre içerisinde usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen vergi incelemesi için yetkili memura ibraz edilmemesinin gerektiği, 30.07.2010 tarih ve VDENR-2010-2487/22 sayılı vergi suçu raporunda sözü edilen 22.04.2010 tarih ve VDENY-2010-2487/35 sayılı belge isteme yazısının aslı yada onaylı suretinin dosya içerisinde mevcut olmadığının anlaşılması karşısında; ilgili defter ve belge isteme yazısının aslı veya onaylı bir suretinin dosya içerisine getirtilmesi ile belgelerin yasal saklama süresi içerisinde ve vergi incelemesi amacıyla talep edilip edilmediğinin belirlenmesinden sonra sonucuna karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme neticesinde yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-Kabule göre de;

a)5271 sayılı CMK'nin 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunmadığı halde, sabıkası bulunmayan ve hakkında takdiri indirim uygulanarak cezası ertelenen sanık hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin kararda tartışılmaması,

b)Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında, defter ve belgelerin ibrazı için tebligatın yapıldığı tarihten itibaren 15 günlük sürenin sonu olan “14.05.2010” yerine, “30.07.2010” olarak yanlış yazılması,

c)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu dışındakiler yönünden uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.