2016/5471 K. 2016/7037 T. 23.11.2016

21. CD., E. 2016/5471 K. 2016/7037 T. 23.11.2016

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 21. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/5471
Karar No.: 2016/7037
Karar tarihi: 23.11.2016
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefet

HÜKÜM : Mahkumiyet

1) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten karar tarihine kadar gerçekleştiği ve sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;

2) Sanığın.....Limited Şirketi müdürü ve birleşen .... Mahkemesinin ... Esas.... Karar sayılı dosyasında ise gelir vergisi mükellefi olması nedeniyle, 2005 takvim yılında ayrı ayrı sahte fatura düzenlediğinin iddia edilmesi, sanık savunması ve tüm dosya kapsamından maddi gerçeğin açığa çıkması amacıyla; öncelikle sanığın savunmasında geçen ....nun açık kimlik ve adres bilgilerini vermesi için sanığa süre verilmesi, tespit edilebildiği takdirde tanıklıktan çekinme hakkıda hatırlatılarak tanık sıfatıyla ifadesinin alınması, sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan mükelleflerin tespit edilerek, karşıt inceleme yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapılmış ise düzenlenen vergi inceleme ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, kamu davası açılıp açılmadığının sorulması, açıldığının tespiti halinde dava dosyalarının intikalinin sağlanarak ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin alınarak dosyaya konulması, faturaları kullanan mükelleflerin tanık sıfatıyla ifadesine başvurularak faturaları kimden aldığının sorulması, fatura asılları ile mükellef .... Şirketi adına 2005 takvim yılında verilen KDV beyanname asıllarının getirtilip incelenerek ,kim tarafından verildiğinin üzerlerinde bulunan yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik soruşturma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi;

3) Kabule göre de;

a)Sahte fatura düzenleme suçları için suç tarihleri gözetildiğinde lehe yasa değerlendirmesi yapılmaması ve suç tarihinde yürürlükte bulunan 213 sayılı Yasanın 359/b-1. maddesinde öngörülen 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezasından teşdiden üst sınırdan mı, yoksa 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Yasanın 359/b-1. maddesinde öngörülen 3 yıldan 5 yıla kadar olan hapis cezasından dolayı alt sınırdan mı ceza verildiğinin anlaşılamaması nedeniyle gerekçeden yoksun şekilde hüküm kurulması,

b)Her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğunun ve ayrı hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi ve aynı takvim yılında farklı dönemlerde sahte fatura düzenlenmesi halinde ise TCK'nun 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeyerek yazılı şekilde tek suçtan hüküm kurulması yasaya aykrı;

c)T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Yasa ile değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.11.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.