2016/5964 K. 2019/3153 T. 26.3.2019

11. CD., E. 2016/5964 K. 2019/3153 T. 26.3.2019

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/5964
Karar No.: 2019/3153
Karar tarihi: 26.03.2019
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura kullanma, resmi belgede sahtecilik

HÜKÜM : Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan: Beraat

Sahte fatura kullanma suçundan: Mahkumiyet

Sanık ... hakkında sahte fatura kullanma suçundan: Beraat

1- Katılan vekilinin, sanık ... hakkında sahte fatura kullanma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ;

Sanığın UYAP aracılığı ile MERNİS üzerinden temin edilen nüfus kaydında, hükümden sonra 24.05.2014 tarihinde vefat ettiği belirtiliğinden, bu durumun kesin olarak tespiti halinde 5237 sayılı TCK'nin 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,

2- Sanık müdafinin ... hakkında sahte fatura kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları ile katılan vekilinin sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ;

a) 01.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2010 gün ve 6009 sayılı Kanun'un 13. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 367. maddesinin birinci fıkrasında bulunan "Yaptıkları inceleme sırasında 359 ve 360. maddelerde yazılı suçların işlendiğini tespit eden vergi müfettişleri ve vergi müfettiş yardımcıları tarafından ilgili rapor değerlendirme komisyonunun mütalaasıyla doğrudan doğruya ve vergi incelemesine yetkili olan diğer memurlar tarafından ilgili rapor değerlendirme komisyonunun mütalaasıyla vergi dairesi başkanlığı veya defterdarlık tarafından keyfiyetin Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilmesi mecburidir." hükmü karşısında; sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura kullanmak suçu ile ilgili olarak Vergi Dairesi tarafından 03.11.2011 tarihli yazı ekinde “suç duyurusu raporu” gönderilerek doğrudan doğruya suç duyurusunda bulunulduğunun anlaşılması karşısında, yukarıda bahsedildiği üzere mütalaa tarihi itibarıyla Rapor Değerlendirme Komisyonu'nun mütalaasının zorunlu olduğu gözetilmek suretiyle, durma kararı verilerek 213 sayılı V.U.K'nin 367. maddesi gereğince usulüne uygun şekilde mütalaa alınıp dava şartı yerine getirildikten sonra yargılamaya devamla hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,

b) Sanık hakkında Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 26.12.2011 tarihli 2011/3459 esas sayılı iddianamesi ile “...’in kendisine verdiği vekaletnameye dayanarak söz konusu sahte faturaları iş yerinin defter ve belgelerinde bilerek kullandığı ve üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği” belirtilerek resmi belgede sahtecilik suçundan dava açıldığı, daha sonra Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.02.2012 tarihi 2012/449 esas sayılı iddianamesi ile aynı eylemle ilgili olarak “...’in verdiği vekaletname ile sahte fatura kullanma suçuna iştirak ettiği” belirtilerek sahte fatura kullanma suçundan dava açılıp asıl dosya ile birleştirildiği, sanık hakkındaki her iki iddianamede anlatılan eylemin tek bir “sahte fatura kullanma” suçu olmasına karşın eylemin bölünerek resmi belgede sahtecilik suçundan beraat, sahte fatura kullanma suçundan mahkumiyet hükmü verilmek suretiyle çelişkiye düşülmesi ,

Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.