2016/7088 K. 2019/986 T. 4.2.2019

11. CD., E. 2016/7088 K. 2019/986 T. 4.2.2019

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2016/7088
Karar No.: 2019/986
Karar tarihi: 04.02.2019
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet

HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 09.06.1998 tarih, 1998/11-154 Esas, 1998/213 Karar ve Dairemizin, 02.02.2012 tarih, 2011/11383 Esas ve 2012/950 Karar sayılı kararlarında açıklandığı üzere, VUK'nin 139. maddesine göre; vergi incelemeleri, esas itibarıyla incelemeye tabi olanın iş yerinde yapılır. İş yerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları isterlerse inceleme dairede yapılabilir. İş yeri faal olan mükelleflere gönderilen, defter ve belgelerin vergi dairesine getirilmesi yönünden yapılan tebligatlar usulüne uygun olmadığından suçun unsurları oluşmayacaktır. Somut olaya gelince, vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatla defter ve belgelerin incelenmek üzere ibrazı için denetmenlik adresine getirilmesinin istenerek sürecin mükellef aleyhine tersine çevrildiğinin anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından;

Hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Kanun’un 139. maddesinin 2. fıkrasındaki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin, iş yerinde faaliyetin devam edip etmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, iş yeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki sonuç doğurmayacağından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-Kabule göre de;

a) Defter belge ibraz etme istem yazısının sanığa “06.06.2011” tarihinde tebliğ edilmesinden itibaren 15 günlük sürenin bitimi olan “22.06.2011” tarihinin, defter ve belge ibraz etmeme suçunun işlendiği tarih olduğunun gözetilmemesi,

b) Defter belge ibraz etmeme suçundan temel ceza belirlenirken 03.07.2009 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5409 sayılı Kanun’un 23. maddesiyle değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a-2 maddesi yerine aynı kanunun 359/a-1 maddesinin yazılması,

c) 5271 sayılı CMK'nin 5728 sayılı Kanun ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu neticesinde oluşan herhangi bir somut maddi zarar bulunmadığı gibi adli sicil kaydına göre engel mahkumiyeti olmayıp, hakkında takdiri indirim maddesi uygulanarak cezası ertelenen sanık hakkında, “zararın giderilmediği” şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,

d) Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, kasten işlenmiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 04.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.