2017/12367 K. 2022/4169 T. 14.3.2022

11. CD., E. 2017/12367 K. 2022/4169 T. 14.3.2022

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2017/12367
Karar No.: 2022/4169
Karar tarihi: 14.03.2022
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura düzenleme

HÜKÜMLER : Mahkumiyet

5271 sayılı CMK'nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip suçun sübutu yönünden vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.

Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hukuka uygun yöntemlerle elde edilen delillerin değerlendirilerek fiillerin sanık tarafından işlendiğinin tespit edildiği, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezaların kanuni takdir sınırlarında uygulandığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükümlerin ONANMASINA, 14.03.2022 tarihinde Üye ...’ın karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi. KARŞI OY

Maddi ceza hukukunun en önemli ilkelerinden olan suç ve cezanın şahsiliği ilkesi 5237 sayılı TCK'nin 20. Maddesinde "ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz" şeklinde düzenlenmiş olup kişi ancak kendisinin işlediği fiil nedeniyle sorumlu tutulabilir, başkasının işlediği fiile iştirak etmedikçe sorumlu tutulamaz.

213 sayılı VUK' nin 359. maddesinde düzenlenen suçlar yönünden de 5237 sayılı TCK'nin 20. maddesinde düzenlenen "Ceza sorumluluğu şahsidir " ilkesi geçerli olduğundan ceza kanununun genel hükümleri vergi suçlarında da uygulanır.

Tüzel kişilerin yönetici ve yasal temsilcileri ile vergi mükellefi veya sorumluları VUK' nin 359. maddesinde düzenlenen sahte belge düzenleme suçunun faili olabileceği gibi herhangi bir üçüncü şahısta bu suçu işleyebilir ve iştirak edebilir.

Kural olarak gerçek kişi mükelleflerde de cezai sorumluluk vergiyi doğuran olayı gerçekleştiren mükellefe ait ise de bazı durumlarda vergi sorumluluğu ile cezai sorumluluk örtüşmeyebilir, bu durumda da cezaların şahsiliği ilkesi gereği cezanın muhatabı suçu işleyen fail olmalıdır.

Keza temsilcinin haberi, talimatı ve emri olmadan eylemi gerçekleştiren kişiler de (personel, muhasebeci) işlediği eylemden sorumlu olacağından cezaların şahsiliği ilkesi gereğince suçun şekli sorumlusundan ziyade sahte belgeyi düzenleyen gerçek failler araştırılmalıdır.

Sahte faturayı kimin düzenlediği belli değilse kullanıcı konumunda olan mükelleflerden faturanın kimden alındığı ve gerçek bir durumu yansıtıp yansıtmadığı araştırılıp sorulmalı, gerekirse faturalar üzerinde imza yazı incelemesi yaptırılmalıdır.

Somut olayda ise sanık ......; " Benim ...... isimli bir arkadaşım vardı, ben soğuk demirciyim, işsiz olduğum bir zamanda ....... beni Ankara'ya götürdü, "birlikte iş yapacağız" dedi, ben "nasıl bir iş?" diye sorduğumda "toptan demir alım satımı yapacağız" dedi, "sen bu işlerden anlıyorsun, sen işin başında duracaksın" dedi, Ankara'ya gittikten sonra.... (..... TC kimlik numaralı) ve..... isimli kişilere vekalet vermemi istedi, onlara verdiğim vekaletname ile şirket kuruldu, ayrıca..... ve .......isimli kişilerle tanıştırdı, bu kişilerde şirket sahipleri olarak tanıştırıldı, anladığım kadarıyla ...değişik yerlerden insanları buluyor ve Ankara'ya götürerek üzerine şirket kuruyor, bana şirket kurulumundan sonra "sen Adana'ya dön" dediler, bende "neden döneyim, işin başında olmayacak mıyım?" dedim, ..... "senin hisseni göndereceğiz" dedi, ben Adana'ya döner dönmez Adana CBS Suç Üstü Bürosu'na şikayette bulundum, adıma kurulan şirketin benle ilgisi olmadığını söyledim, .......'ı da telefonla aradım, o da "senin adına olan şirketi kullanmayacağız" dedi, fakat daha sonra Maliyeden borç kağıtları geldi, ben ....'ü ise tanımam, onu da Ankara'da bir gün gördüm, onu da ...getirdi" şeklinde savunmalar yaparak suçlamayı kabul etmediği,

Yargılama aşamasında ölen diğer sanık ... de "Ben alkol bağımlısı bir insanım ....'de yatıp 3 kere tedavi gördüğüme dair raporlarım var, ...'i bir kere gördüm ama tanımam ben ırmak kenarında alkol aldığım bir gün yanıma 2 kişi geldi, isimleri ..... ve .... sana iş bulacağız dediler beni Adana'dan Ankara'ya götürdüler birtakım şeylere imza attırdılar 100 TL de cebime para koydular biz sana haber vereceğiz dediler beni Adana'ya gönderdiler ben bu şahısların bir daha yüzlerini görmedim, arayıp sormadım, benim bu şirket ile ilgim alakam yoktur, sahte belge düzenlemedim, zaten bu işlerden de anlamam yukarıda da söylediğim gibi ben alkol bağımlısı bir insanım istesem de bir şirket kurup yönetemem suçsuzum beraatimi isterim" şeklinde savunma yaptığının anlaşılması karşısında; Maddi gerçeğin hiç bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından öncelikle sahte faturaların kimin tarafından bastırıldığı ve düzenlendiğinin, sahte faturaların düzenlenmesi eylemine sanık ........'in iştirakinin bulunup bulunmadığı, faturaların sanığın bilgisi ve rızası dahilinde düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti gerektiğinden;

1-İlgili takvim yılına ilişkin kanaat oluşturacak sayıda sahte fatura ile faturaların matbaadan bastırılması ve teslim alınmasına ilişkin belge asılları temin edilerek fatura ve belgeler üzerindeki yazı ve imzaların kime ait olduğu, sanığa ya da beyanında geçen ..... (...... TC kimlik numaralı) ......., .... ve ......'a ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,

2-Sanık ... ......'in beyanında geçen... (..... TC kimlik numaralı) ...... ... ve .....ın açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra suça konu faturalar ile faturaların matbaadan bastırılması ve teslim alınmasına ilişkin belge asılları gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması,

3- Sanığın, şirket kurulduktan sonra Adana CBS Suç Üstü Bürosu'na şikayette bulunduğuna ilişkin beyanı araştırılarak soruşturma yapıldığının anlaşılması halinde soruşturma dosyasının duruşmaya getirtilip incelenerek bu dosyayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması,

4-Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanık ... ......'i tanıyıp tanımadıklarını sorulması ve yine mükellefin defter kayıtlarını tutan muhasebecinin de tanık olarak dinlenerek sanığı tanıyıp tanımadığını, şirket işleri ile kimin ilgilendiğinin sorularak faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının araştırılması,

Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile kurulan mahkumiyet hükmünün bozulması düşüncesi ile sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum. 14.03.2022