2017/2245 K. 2021/1771 T. 23.2.2021

11. CD., E. 2017/2245 K. 2021/1771 T. 23.2.2021

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2017/2245
Karar No.: 2021/1771
Karar tarihi: 23.02.2021
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura düzenleme

HÜKÜM : Mahkumiyet

A) Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;

Sanığa yüklenen "2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçunun, 213 sayılı VUK’nin 359/b-1. maddesindeki cezasının üst sınırına göre 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanun'un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,

B) Sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;

Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK‘nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığının anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

Sanık hakkında 2009 yılında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, "Kemal Baysal isimli kişinin bir şirket olduğunu ve üzerine alıp alamayacağını sorduğunu, işsiz olduğu için kabul ettiğini, birlikte notere giderek imzalar attığını, durumdan şüphelendiği için bir süre sonra tekrar Notere gittiğini ve evraklarını istediğini ancak verilmediklerini, olayla ilgili suç duyurusunda bulunduğunu ancak takipsizlik kararı verildiğini, şirketin adresini dahi bilmediğini, bu kişilerle üvey ablası olan ... sayesinde tanıştığını" savunması, tanık olarak dinlenen ve aynı zamanda söz konusu şirketin ortağı olan ...’nın sanığın savunmasını doğrulaması, dosyaya konulan Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2008/30044 soruşturma, 2008/25598 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar ve eklerindeki ifade tutanakları incelendiğinde; sanığın savunmasını doğrular nitelikte olduğunun anlaşılması, ayrıca dosyada mevcut yoklama tutanaklarını ... isimli kişinin imzaladığı, sanık tarafından Kadıköy 10. Noterliği’nin 26 Kasım 2008 tarih ve 004488 yevmiye numarası ile ...’e şirket işlerinin takibi için vekaletname verildiğinin anlaşılması karşısında, suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından;

1- Kemal Baysal, Hamza Kasap ve ...’in CMK’nin 48. maddesindeki çekinme hakları hatırlatılarak tanık olarak dinlenmeleri, suça konu faturaların 2009 yılına ait olanlardan kanaat oluşturacak sayıda temin edilerek, sanığa ve adı geçen kişilere gösterilerek kendileri tarafından düzenlenip düzenlenmediğinin sorulması, kendileri tarafından düzenlenmediğini söylemeleri halinde faturalardaki yazı ve imzaların sanığın ve bu kişilerin eli ürünü olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,

2- Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ve ismi geçen kişilere ait olmadığının anlaşılması halinde ise;

a) Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,

b) Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,

c) Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı ve .... ve ...’i tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,

3- Mali müşavir olduğu belirtilen ...’nun CMK’nin 46. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi, kendisine sanığın tanıyıp tanımadığı, şirket işlemlerinde kiminle muhatap olduğu, faturaları kimlerin getirdiği, beyannamelerin kimin tarafından verildiği hususlarının sorulması,

Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması yasaya aykırı,

4-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 23.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.