2017/2985 K. 2020/6704 T. 10.11.2020

11. CD., E. 2017/2985 K. 2020/6704 T. 10.11.2020

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2017/2985
Karar No.: 2020/6704
Karar tarihi: 10.11.2020
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura düzenleme, defter ve belge gizleme

HÜKÜM : Mahkumiyet

I-Sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde;

Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.11.2018 tarih, 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere, suça konu faturaların yalnızca 213 sayılı VUK'nin 230. maddesinde öngörülen unsurları taşıyıp taşımadığının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığından, tebliğnamede bu hususa ilişkin bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

1-...Ltd. Şti.’nin hem ortağı hem de müdürü olan sanığın 2010 takvim yılında sahte fatura düzenlediği iddia ve kabul edilen kamu davasında, sanığın suçlamaları kabul etmediği, faturalarla ilgisinin olmadığını beyan ettiği anlaşılmakla gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından;

a)Suça konu fatura asılları veya onaylı örnekleri temin edilip sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,

b)Faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylediği takdirde; tanık ...’ın savunmasında geçen ... CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık olarak dinlenip, sanığın ve ...’in yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa veya bu kişiye ait olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,

c)Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ya da ...’e ait olmadığının anlaşılması halinde ise;

aa)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediği ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,

bb)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açıldığının tespiti halinde, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya eklenmesi,

cc)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,

Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,

2-Kabule göre de;

TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,

II-Sanık hakkında defter belge gizlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz nedenlerinin incelenmesinde ise;

1-Defter ve belgeleri gizleme suçunun oluşabilmesi için, bunların vergi incelemesi amacıyla ibrazının istenmesi gerektiğinden, yapılan tebligatta varlığı anlaşılan 25.04.2012 tarihli AGB-A-2202/87-69 sayılı defter ve belge isteme yazısı temin edilip, defter ve belgelerin hangi amaçla istendiğinin belirlenmesi,

2-Kabule göre de;

a)213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a-2. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılan sanık hakkında; düzenlenen vergi inceleme raporunda somut bir zarara yer verilmediği, vergi ve cezaların eylemden doğan zarar niteliğinde olmadığı; sanık hakkında "defter ve belgeleri gizlemek" eylemi nedeniyle CMK'nin 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı gözetilmeden; engel sabıkası bulunmayan, hakkında takdiri indirim nedeni uygulanan ve hükmolunan hapis cezası “bir daha suç işlemekten çekineceği” kanaatiyle ertelenen sanık hakkında, CMK‘nin 231. maddesinin uygulanmasını kabul edip etmediği sorularak, zarar giderilmediğinden bahisle yasal olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,

b)Defter belge ibraz etme istem yazısının 28.04.2012 tarihinde tebliğ edilmesinden itibaren 15 günlük sürenin bitimi olan 14.05.2012 tarihinin, defter belge ibraz etmeme suçunun işlendiği tarih olduğu gözetilmeden, gerekçeli kararda suç tarihinin 2010 olarak yanlış gösterilmesi, yasaya aykırı,

c)TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.