2017/345 K. 2017/541 T. 8.11.2017
VDDK., E. 2017/345 K. 2017/541 T. 8.11.2017
T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2017/345
Karar No.: 2017/541
Karar tarihi: 08.11.2017
İstemin_Özeti : Davacı adına, sahte fatura düzenlemek suretiyle komisyon geliri elde ettiği yolunda düzenlenen vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2010 yılı için re'sen salınan kurumlar vergisi, Temmuz-Eylül, Ekim-Aralık dönemleri için re'sen salınan geçici vergi ile üç kat kesilen vergi ziyaı cezaları davaya konu yapılmıştır.
İstanbul 7. Vergi Mahkemesi, 28.10.2015 gün ve E:2015/50, K:2015/2514 sayılı kararıyla; davacı adına, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30'uncu maddesinin 6'ncı maddesi uyarınca sevk edildiği takdir komisyonunca belirlenen matrah dikkate alınarak cezalı tarhiyat yapılmışsa da davacının ilgili dönem defter ve belgelerinin incelenmediği, defterler veya belgelerdeki kayıtların gerçek durumu yansıtmadığına dair tespitlerin açıkça ortaya konulmadığı, takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahat gösterilmeksizin soyut gerekçelerle matrah takdirine gidildiği, bu durumda davacı tarafından tutulması zorunlu defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığı tüm delilleriyle ortaya konulamadığından takdir komisyonunca takdir edilen matrah üzerinden yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle cezalı tarhiyatı kaldırmıştır.
Davalı idarenin temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesi, 15.6.2016 gün ve E:2016/9049, K:2016/4545 sayılı kararıyla; 213 sayılı Kanunun 30'uncu maddesine göre, öncelikle defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların incelenmesi, bu kayıt ve vesikalarda vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitini engelleyen noksanlık, usulsüzlük ve karışıklıklar bulunuyorsa bunların açıkça ortaya konulması gerektiği, bu inceleme ve tespit yapılmadan, yani re'sen matrah takdirini gerektiren sebep açıkça ortaya konulmadan vergi matrahının re'sen takdiri yoluna gidilemeyeceği, dosyanın incelenmesinden, sahte fatura düzenlemek suretiyle komisyon geliri elde ettiği yolunda düzenlenen vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle 213 sayılı Kanunun 30'uncu maddesinin 6'ncı fıkrası uyarınca sevkedildiği takdir komisyonu kararına dayanılarak tarhiyat yapıldığı ancak, Mahkemece re'sen tarh nedeninin varlığı ortaya konulmadan davanın sonuçlandırıldığının anlaşıldığı, re'sen takdiri gerektiren sebepler bulunmadıkça mükelleflerin dönem matrahının re'sen belirlenemeyeceği yolundaki düzenlemeler karşısında, davacının kayıtlarına intikal ettirdiği ileri sürülen faturaların sahteliği hakkında yapılacak inceleme ve araştırma sonucu re'sen tarh nedeninin varlığı ortaya konulmadan, davayı, doğrudan tarh matrahının hukuka uygunluğu yönünden yaptığı inceleme sonucu yazılı gerekçeyle sonuçlandıran vergi mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur.
İstanbul 7. Vergi Mahkemesi, 24.1.2017 gün ve E:2017/83, K:2017/70 sayılı kararıyla; aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ilk kararında ısrar etmiştir.
Davalı idare tarafından; davacı hakkında düzenlenen 19.12.2013 tarih ve 2013-A-3555/56 sayılı vergi tekniği raporunda yer alan tespit ve verilerden yola çıkılmak suretiyle matrahın takdir edildiği ileri sürülerek, ısrar kararının bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : K1
Düşüncesi :Temyiz isteminin kabulüyle, ısrar kararının Danıştay ÜçüncüDairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davacı adına, sahte fatura düzenlemek suretiyle komisyon geliri elde ettiği yolunda düzenlenen vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2010 yılı için re'sen salınan kurumlar vergisi, Temmuz-Eylül, Ekim-Aralık dönemleri için salınan geçici vergi ile üç kat kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılmasıyolunda verilen ısrar kararı, davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Danıştay Üçüncü Dairesinin, yukarıda yer verilen kararının dayandığı aynı hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca temyiz isteminin kabulü ile İstanbul 7. Vergi Mahkemesinin 24.1.2017 gün ve E:2017/83, K:2017/70 sayılı ısrar kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, kararın tebliğ tarihini izleyen on beş (15) gün içinde Danıştay nezdinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 8.11.2017gününde oyçokluğuyla karar verildi.
X - KARŞI OY
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında vergi mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.