2017/527 K. 2017/534 T. 8.11.2017
VDDK., E. 2017/527 K. 2017/534 T. 8.11.2017
T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2017/527
Karar No.: 2017/534
Karar tarihi: 08.11.2017
İstemin_Özeti : Davacı iş ortaklığı tarafından, Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca kendilerine ihale edilen "Hakkari İli Şemdinli İlçesi A1 Mevkii 1 Adet Tabur Merkezi, A3 ve A2 Mevkiilerinde Yapılacak 2 Adet Takım Karakolları ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İnşaatı İşi" nedeniyle düzenlenen sözleşmeyle ilgili olarak vergi, resim ve harç istisnası belgesi alındığı ve söz konusu işin 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun ek 2'nci maddesi uyarınca döviz kazandırıcı faaliyet kapsamında bulunduğu ileri sürülerek ödemiş oldukları damga vergisinin yasal faizi ile birlikte iadesi amacıyla yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptaliistemiyle dava açılmıştır.
Malatya Vergi Mahkemesi, 18.2.2014 gün ve E:2013/435, K:2014/152 sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 122 ve 124'üncü maddelerine göre idareden düzeltilmesi talep edilebilecek vergi hatalarının, kendisinden düzeltme isteminde bulunulan idari makamın veya uyuşmazlık halinde yargı yerinin, 3'üncü maddede öngörülen yorum tekniklerine başvurmadan, ilk bakışta anlayabileceği açıklıktaki vergilendirme yanlışlıkları olduğu, olayda, ihale kararı ve sözleşmenin damga vergisine tabi tutulmasının vergi hatası içerdiği iddia edildiğine göre, uyuşmazlığın çözümünün, anılan işin, 488 sayılı Kanuna 5035 sayılı Kanunla eklenen ek 2'nci maddenin birinci fıkrası ile anılan Kanunun yukarıda anılan maddesinin son fıkrasının verdiği yetkiye dayanılarak, döviz kazandırıcı faaliyet türlerinin, bu tür faaliyetlere ilişkin olarak düzenlenen kağıtların damga vergisi ve harçtan istisna edilmesine ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla çıkarılan 1 sayılı Döviz Kazandırıcı Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç İstisnası Uygulaması Hakkında Tebliğ hükümlerinde aranılan koşulları taşıyıp taşımadığının belirlenmesine bağlı bulunduğu, bu belirleme ise anılan düzenlemelerin yorumlanmasını gerekli kıldığından; davada ileri sürülen hatanın, 213 sayılı Kanun hükümlerinin aradığı anlamda bir vergi hatası olmadığı, bu bakımdan; vergilendirme işlemine karşı süresinde açılacak davada incelenebilecek söz konusu iddianın, Vergi Usul Kanununun 122 ve 124'üncü maddelerinde vergi hataları için öngörülen idari başvuru yolu izlenerek tesis ettirilen işleme karşı açılan davada incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Davacının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 9.3.2016 gün ve E:2014/6438, K:2016/1238 sayılı kararıyla; 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun ek 2'nci maddesiyle verilen yetkiye istinaden yayımlanan 1 ve 4 sayılı Döviz Kazandırıcı Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç İstisnası Uygulaması Hakkında Genel Tebliğlerle getirilen düzenlemenin, Kanunla verilen yetki aşılarak yapılması nedeniyle hukuka aykırı olduğu, kaldı ki Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracat Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen vergi, resim ve harç istisnası belgesi ile davacı iş ortaklığı tarafından üstlenilen ihalenin, döviz kazandırıcı faaliyet kapsamında olduğunun kabul edildiği, bu durumda, davacı iş ortaklığının imzalamış olduğu sözleşme konusu işin damga vergisinden istisna tutulduğu iddiasının, vergilendirme hatası kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda karar verilmesinde hukuki isabet bulunmadığı
gerekçesiyle kararı bozmuş; davalı idarenin karar düzeltme istemini reddetmiştir.
Erzurum Vergi Mahkemesi, 18.5.2017 gün ve E:2017/480, K:2017/565 sayılı kararıyla; ilk kararda yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeye ek olarak; Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun, 30.11.2016 gün ve E:2016/955, K:2016/1144 sayılı, 15.2.2017 gün ve E:2017/36, K:2017/87 sayılı kararlarının da bu yönde olduğu gerekçesiyle Malatya Vergi Mahkemesi kararında ısrar etmiştir.
Davacı tarafından; 213 sayılı Kanunun 118'inci maddesinin 3'üncü fıkrasında yer alan açık olarak vergi mevzuuna girmeyen veya vergiden müstesna bulunan gelir, servet, madde, kıymet, evrak ve işlemler üzerinden vergi istenmesi veya alınmasının mevzuda hata olduğu hükmü dururken olayda, hukuki yorum gerektiren konu hakkında düzeltme hükümlerinin uygulanmayacağı yolundaki içtihada göre karar verilemeyeceği ileri sürülerek ısrar kararının bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Tetkik Hakimi : K1
Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulüyle, ısrar kararının Danıştay Dokuzuncu Dairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca tebligat işlemleri tamamlandığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca karar verilmesine gerek görülmeyerek, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan Erzurum Vergi Mahkemesinin, 18.5.2017 gün ve E:2017/480, K:2017/565sayılı ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle, temyiz isteminin reddine, kararın tebliğ tarihini izleyen on beş (15) gün içinde Danıştay nezdinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 8.11.2017gününde oyçokluğuyla karar verildi.
X - KARŞI OY
Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dokuzuncu Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.