2017/6840 K. 2018/10265 T. 12.12.2018

11. CD., E. 2017/6840 K. 2018/10265 T. 12.12.2018

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2017/6840
Karar No.: 2018/10265
Karar tarihi: 12.12.2018
 

TÜRK MİLLETİ ADINA

1-Güneşli Vergi Dairesi mükellefi olan sanığın 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddia edilen kamu davasında, sanığın savunmalarında mükellefiyet tesis edildikten sonra tüm işlerin idaresini vermiş olduğu vekaletname uyarınca K1 isimli şahsın yürttüğünü, sahte fatura düzenlenmiş ise bu eylemin K1 tarafından yapılmış olduğunu beyan edip, vermiş olduğu vekaletnameyi mahkemeye ibraz ettiği tüm dosya kapsamından anlaşılmakla gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından sanık tarafından ibraz edilen Bakırköy 19. Noterliğine ait 15.10.2009 tarih 32312 yevmiye nolu vekaletname ilgili noterlikten sorulup, vekaletnamede T.C. kimlik numarası bulunan K1 isimli şahıs CMK'nın 48. maddesi hatırlatılarak tanık olarak dinlenip, faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişiler de tanık olarak dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları ve sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulup, gerektiğinde Aksaray 1. Asliye Ceza Mahkemesi 2012/651 Esas2014/243 Karar sayılı dosya arasında bulunan fatura aslı üzerinde yazı imza incelemesi yaptırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,

2-213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/a-2 maddesi uyarınca Defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu "..varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit olan defter ve belgelerin, saklama zorunluluğu olan 5 yıllık süre içerisinde usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen vergi incelemesi için yetkili memura ibraz edilmemesi" şeklinde oluşacağı cihetle, somut olayda, Güveşli Vergi Dairesi mükellefi olan sanıktan 05.10.2010 tarihli yazı ile 2009 ve 2010 takvim yıllarına ait defter ve belgelerin istenildiği, sanığın bu yazıyı 06.10.2010 tarihinde bizzat tebliğ almasına rağmen yasal süre içinde istenilen defter ve belgeleri ibraz etmediği, sanığın vekaletname ile işlerini yürüten K1'in bu defter ve belgeleri kaybettiğini beyan ettiği ancak vekalet ilişkisinin sanığın defter belge saklama yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı nazara alınarak, sanığın tüm unsurlarıyla oluşan defter ve belgeleri ibraz etmeme suçundan mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi,

Kabule göre de;

a)Sanık hakkında 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından ve defter, belge ibraz etmemek suçundan dava açıldığı gözetilmeden hangi suçtan beraat kararı verildiği belirtilmeksizin "atılı suçu işlemediği" denilmek suretiyle hüküm tesisi,

b)Defter belge ibraz etmeme suçu yönünden, suç tarihinin, defter belge isteme yazısının tebliğ edildiği tarih olan 06/10/2010 tarihinden 15 gün sonrası olan 22.10.2010 tarihi olduğu gözetilmeden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin eksik yazılması,

Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğine uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.