2017/9685 K. 2021/2811 T. 22.3.2021

11. CD., E. 2017/9685 K. 2021/2811 T. 22.3.2021

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2017/9685
Karar No.: 2021/2811
Karar tarihi: 22.03.2021
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma

HÜKÜM : Mahkumiyet

Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 11.03.2014 tarih, 2012/11-1382 esas, 2014/124, 11.07.2014 tarih, 2012/11-1512 esas, 2014/366 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, CMK'nin 225/2. maddesi gereğince, mahkeme fiilin nitelendirmesini serbestçe yapabilecek olup, nitelendirmede mütalaa ve iddianame ile bağlı olmadığı, "sahte belge kullanma" ve "muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma" suçlarının vasıflarının farklı olduğu, ancak mahkemenin bu suçlar yönünden vasıf değişikliğinde yeniden mütalaa alması gerekmediği, bu suçların birbirine dönüşebileceği göz önünde bulundurulduğunda, tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

1- Şen Ortaklar Harfiyat İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. yetkilisi olan sanığın, "2011 takvim yılında muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma" suçunu işlediğinin kabul edildiği olayda; sanığın faturaları muhasebecisinin kullandığı sahte olduğunu bilmediğini beyan etmesi suretiyle üzerine atılı suçlamaları kabul etmemesi karşısında,

Maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;

a) Faturaları düzenleyen Mega Grup Petrol Nakliyat İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile Arifağaoğulları Petrol Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirtilmesi,

b) Aynı mükellefler hakkında ilgili takvim yılında “sahte fatura düzenleme suçundan” dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise dosyaların getirtilerek incelenmesi ve ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,

c) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; faturaları düzenleyen mükelleflere ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ile faturaları düzenleyen mükellefin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, faturaları düzenleyen mükellefler ile kullanan mükellefin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,

Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,

2-Sanık hakkında, Trabzon Vergi Dairesi Başkanlığı’nın mütalaası ve ekindeki vergi inceleme raporuna uygun olarak "2011 takvim yılında muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanma" suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/b. maddesinde düzenlenen "sahte belge kullanmak" ile 359/a-2. maddesinde düzenlenen "muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanma" suçlarının birbirinden farklı ve bağımsız suçlar olduğu, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanma suçunun oluşabilmesi için taraflar arasında gerçek bir mal veya hizmet alışverişinin bulunması, ancak alışveriş miktar veya mahiyetinin gerçekte olduğundan farklı gösterilmesinin gerektiği, somut olayda ise hakkında sahte fatura düzenlemekten dolayı vergi inceleme raporu düzenlendiği belirtilen Mega Grup Petrol Nakliyat İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve Arifağaoğulları Petrol Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. ile sanığın yetkilisi olduğu şirket arasında bu şekilde gerçek bir alışverişin bulunmadığının iddia olunması, sebebiyle, sanığın eyleminin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/b. maddesinde düzenlenen sahte belge kullanmak suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, suç vasfında yanılgı sonucu “muhteviyatı itibariyle yanıltıcı fatura kullanma” suçundan hüküm kurulması,

3-Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 22.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.