2018/1583 K. 2022/12476 T. 14.6.2022

11. CD., E. 2018/1583 K. 2022/12476 T. 14.6.2022

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2018/1583
Karar No.: 2022/12476
Karar tarihi: 14.06.2022
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇLAR : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme, Sahte belge düzenleme ve kullanma

HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraaat

1) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, CMK'nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine imkan sağlayacak biçimde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği;

Besni Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 26.12.2013 tarihli, 2013/571 Esas sayılı iddianamesi ile sanık ... hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçu ile 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme ve kullanma suçlarından, sanık ... hakkında ise sanık ...'in 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme eylemine iştirak etmek suretiyle 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme suçundan kamu davası açıldığı, hükmün gerekçesinde "...sanıklardan ...'e yapılan usulüne uygun tebligata rağmen 2008-2009 yıllarına ait defter ve belgelerini herhangi bir mücbir sebep olmadan ibraz etmediği, yine 2008 yılı için 38, 2009 yılı için 49 adet sahte fatura düzenlemek suretiyle sahte fatura tanzim ettiği, sanıklardan ...'in ise temin edilmesi ve kullanılmasında düzenlenen sahte faturaların düzenlenmesinde yardımcı olması fiilini işlediği sübut bulmuştur..." denilmek suretiyle sanık ...'in defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçu ile 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme suçunu, sanık ...'in de 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte belge düzenleme suçuna iştirak suçunu işlediği kabul edilmesine karşın hüküm fıkralarında sanıklar hakkında hangi suçlardan hüküm kurulduğunun denetime olanak sağlayacak şekilde açık ve net olarak belirtilmeden sanık ... hakkında "2008 yılı eylemi için.... VUK'nin 359/a-2, 2009 eylemi için... VUK'nin 359/a-2 maddesi gereğince iki yıl hapis cezası ile iki kez cezalandırılmasına, 213 sayılı VUK'nin 359/a-2 suçundan 2010 yılı için dava açılmış ise de, sanığın mahkumiyetine yeter, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından.... beraatine; "2008 yılı eylemi için VUK'nin 359/b, 2009 eylemi için... VUK'nin 359/b maddesi gereğince üç yıl hapis cezası ile iki kez cezalandırılmasına, 213 sayılı VUK'nin 359/b suçundan 2010 yılı için dava açılmış ise de sanığın mahkumiyetine yeter, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından.... beraatine; sanık ... hakkında ise "2008 yılı eylemi için.... VUK'nin 359/a-2, 213 sayılı Kanun'un 360. maddesi uyarınca 2009 eylemi için.... VUK'nin 359/a-2 213 sayılı Kanun'un 360. maddesi uyarınca bir yıl hapis cezası ile iki kez cezalandırılmasına, 213 sayılı VUK'nin 359/a-2 suçundan 2010 yılı için dava açılmış ise de sanığın mahkumiyetine yeter, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından... beraatine, 213 sayılı VUK'nin 359/b suçundan 2008, 2009 ve 2010 yılları için üç kez dava açılmış ise de sanığın mahkumiyetine yeter, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından.... beraatine" dair denetime olanak vermeyecek şekilde mahkumiyet ve beraat hükümleri kurulması suretiyle gerekçeyle hükmün karıştırılması yasaya aykırı,

2) Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun'un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.