2018/654 K. 2022/8332 T. 12.5.2022

11. CD., E. 2018/654 K. 2022/8332 T. 12.5.2022

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2018/654
Karar No.: 2022/8332
Karar tarihi: 12.05.2022
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte belge düzenleme

HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Sanıklar hakkında “2010,2011,2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme“ suçlarından açılan kamu davasında; sanık ...'ın savunmasında ...'ın isteği üzerene suça konu faturaları düzenleyen şirketin ortağı olmayı kabul ettiğini, ancak sahte fatura düzenlenmesi ile ilgisinin olmadığını beyan etmesi, sanık ...'ın ise savunmasında suça konu faturaları düzenleyen şirketi diğer sanık ... ile birlikte kurduklarını, resmi kayıtlarda kendisinin şirket yetkilisi olarak belirlendiği ancak şirketin gerçek yetkilisinin ... olduğunu ve bütün işlemleri ...'in yaptığını, sahte fatura düzenlenmesi konusunda bilgisinin bulunmadığını beyan etmesi, davanın dayanağını oluşturan vergi suçu raporu ve ekinde yer alan vergi tekniği raporlarının incelenmesinde, sanık ...'ın vergi müfettişine verdiği ifadesinde şirketi bilmediğini ve sanık ...'ı tanımadığını beyan ettiği, yine şirketin muhasebe işlemlerini yerine getiren ...'ın vergi müfettişine verdiği ifadesinde, sanıklar ... ve ... ile birlikte notere giderek şirket işlemleri için her iki sanık tarafından birlikte kendisine vekaletname verildiğini beyan ettiği ve Tuzla Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/3014 sayılı soruşturma evrakı kapsamında ...'un adresinde sahte fatura ticareti kapsamında yapılan aramada sanıkların şirketine ait belge ve bilgilerin de bulunduğunun belirtildiğinin anlaşılması karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;

1)Tuzla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 09.05.2013 gün ve 2013/19946 esas sayılı iddianame ile ..., ... ve ... haklarında açılan kamu davasının akıbetinin araştırılması ile bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosya arasına alınması,

2) İlgili takvim yıllarına ilişkin faturaların teminin ile sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını ve ...'e ait olduğunu söylemeleri halinde; ismi bildirilen kişinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,

3) Byaram Güney'in de faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi halinde sanıkların ve adı bildirilen kişinin temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,

4)Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ya da ...'e ait olmadığının anlaşılması halinde ise;

a)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,

b)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,

c)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanıkların bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,

Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet ve beraat hükümleri kurulması,

5)Kabule göre de;

aa)Her iki sanık hakkında kurulan hükümler yönünden; suçun sübutu halinde ise; hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359 maddesinin 3,4,5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek, sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

bb)Sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden ilgili takvim yıllarında birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluşturduğu ve TCK'nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,

cc) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 12.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.