2019/250 K. 2019/897 T. 13.11.2019

VDDK., E. 2019/250 K. 2019/897 T. 13.11.2019

T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2019/250
Karar No.: 2019/897
Karar tarihi: 13.11.2019

TEMYİZEDEN(DAVALI): Afyonkarahisar Vergi Dairesi Başkanlığı - AFYONKARAHİSAR

KARŞITARAF(DAVACI): F1

Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi

VEKİLİ: Av. K1

İSTEMİN KONUSU : Konya 2. Vergi Mahkemesinin, 20/12/2018 tarih ve E:2018/522, K:2018/847sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem:Davacı tarafından, 2012 yılında gerçekleştirilen gayrimenkul satışının Katma Değer Vergisi Kanununun 17. maddesinin dördüncü fıkrasının "r" işaretli bendi uyarınca vergiden istisna olduğu ihtirazi kaydıyla verilen beyannameye istinaden tahakkuk ettirilen 1.115.827,12 TL tutarındaki katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

DenizliVergi Mahkemesinin, 25/10/2013 tarih ve E:2013/108, K:2013/876 sayılı kararı:

Davacı şirketin aktifinde yer alan ve 31/03/2005 tarihi itibariyle satın alınan 1187, 1188, 1268, 1269, 3115 sayılı parsellerde bulunan taşınmazlar ile 15/10/2012 ve 17/10/2012 tarihlerinde satın alınan 1259, 1260, 1266, 1267 sayılı parsellerde bulunan taşınmazlar tevhit işlemine tabi tutularak önce 4008 sayılı parselin oluşturulduğu, daha sonra ifraz işlemi ile 4009 ve 4010 sayılı parseller oluşturularak taşınmazların satıldığı, 2005 yılında şirket aktifine alınan 96.216.60 metrekare büyüklüğündeki taşınmazlar yönünden tahakkuk ettirilen 1.115.827,12 TL katma değer vergisinin istisna kapsamında olduğu ileri sürülerek ihtirazi kayıtla beyanname verildiği, ihtirazi kaydın dikkate alınmaması üzerine tahakkuk ettirilen verginin kaldırılması istemiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır.

Kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde en az iki tam yıl süreyle bulunan gayrimenkullerin 04/04/2007 tarihinden itibaren devir ve teslimleri katma değer vergisinden istisna edilmiş, söz konusu düzenleme ile şirketlerin sermaye yapılarının güçlendirilmesi amaçlanmıştır.

Uyuşmazlığa konu taşınmazların satış tutarları hakkında taraflar arasında ihtilaf yoktur.

31/03/2005 tarihinde satın alınan ve iki tam yıl süreden fazla şirket aktifinde kalan söz konusu taşınmazların sonradan satın alınan taşınmazlar ile birleştirilip tek bir parsele dönüştürülmesi ve bu parselin de ayrıştıralarak satılması işleminin yasa koyucunun öngördüğü istisnayı ortadan kaldırmayacağı, salt tapu kayıtlarındaki parsel dönüşümünün istisnanın uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği sonucuna varılmıştır.

Bu durumda, davacının iki tam yıldan fazla süreyle mülkiyetinde yer alan taşınmazların satışı dolayısıyla tahakkuk ettirilen katma değer vergisinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle dava konusu tahakkuku kaldırmıştır.

Davalı idarenintemyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin, 27/11/2017 tarih ve E:2014/966, K:2017/7716 sayılı kararı:

Davacı şirketin aktifinde yer alan ve 31/03/2005 tarihi itibariyle satın alınan 1187, 1188, 1268, 1269, 3115 sayılı parsellerde bulunan taşınmazlar ile 15/10/2012 ve 17/10/2012 tarihlerinde satın alınan 1259, 1260, 1266, 1267 sayılı parsellerde bulunan taşınmazlar tevhit işlemine tabi tutularak önce 4008 sayılı parselin oluşturulduğu, daha sonra ifraz işlemi ile 4009 ve 4010 sayılı parseller oluşturularak taşınmazların satıldığı, 2005 yılında şirket aktifine alınan 96.216.60 metrekare taşınmazlar yönünden tahakkuk ettirilen 1.115.827,12 TL katma değer vergisinin istisna kapsamında olduğu ileri sürülerek ihtirazi kayıtla beyanname verildiği, ihtirazi kaydın dikkate alınmaması üzerine tahakkuk ettirilen verginin kaldırılması istemiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır.

Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesinde yer alan düzenlemeden de anlaşılacağı üzere bir taşınmazın mülkiyetinin kazanılması tapu siciline tescil ile mümkündür.

Bu durumda, 31/03/2005 tarihinde alınan ve iki tam yıl süreyle davacının mülkiyetinde bulunan 1187, 1188, 1268, 3115 sayılı parsellerdeki taşınmazlar açısından istisna kapsamında değerlendirme yapılabilecekken, 15/10/2012 ve 17/10/2012 tarihlerinde satın alınan 1259, 1260, 1266, 1267 sayılı parsellerde bulunan taşınmazlar açısından iki tam yıl süreyle mülkiyette bulundurma şartı gerçekleşmediğinden istisna kapsamında değerlendirilme yapılamayacağından, mahkeme kararının, 2012 yılında alınan taşınmazlara ilişkin kısmının bozulması, 2005 yılında alınan taşınmazlara ilişkin kısmının onanması gerekmektedir.

Daire bu gerekçeyle kararı kısmen onamış, kısmen bozmuştur.

Konya 2.Vergi Mahkemesinin, 20/12/2018 tarih ve E:2018/522, K:2018/847 sayılı ısrar kararı:

Vergi Mahkemesince, bozma üzerine verilen ara kararlarına davalı idare ve tapu sicil müdürlüğünce verilen cevaplar doğrultusunda davanın, tevhit işleminden önce 31/03/2005 tarihinde satın alınan 1268, 1269, 1187, 1188, 3115 parsel sayılı taşınmazların satışı nedeniyle tahakkuk ettirilen 1.115.827,12 TL tutarındaki katma değer vergisinin kaldırılmasına ilişkin olduğu tespitinde bulunulduktan sonra, aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Somut olayda, taşınmazların 2012 yılında tevhit işlemine tabi tutulmasının ardından satışlarının da aynı yıl itibariyle gerçekleştirildiği, bu durumda anılan satış işleminin vergiden istisna tutulabilmesi için Katma Değer Vergisi Kanunu'nun aradığı iki tam yıl süre ile şirket aktifinde bulundurma şartının gerçekleşmediği belirtilerek aksi yöndeki ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ K2'NİN DÜŞÜNCESİ : İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,

2- Konya 2. Vergi Mahkemesinin, 20/12/2018 tarih ve E:2018/522, K:2018/847 sayılı ısrar kararının ONANMASINA,

2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/11/2019tarihinde oybirliğiyle karar verildi.