2019/57 K. 2019/705 T. 23.10.2019

VDDK., E. 2019/57 K. 2019/705 T. 23.10.2019

T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2019/57
Karar No.: 2019/705
Karar tarihi: 23.10.2019

TEMYİZEDEN(DAVACI): F1 Oto Servis Satış İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret

Limited Şirketi

(Eski Ünvanı:F2 Oto Servis Satış İnşaat Turizm

Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi)

VEKİLİ:Av. K1

KARŞITARAF(DAVALI): Samsun Vergi Dairesi Başkanlığı-SAMSUN

(Ondokuz Mayıs Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ: Av. K2-(Aynı yerde)

İSTEMİN KONUSU : Samsun Vergi Mahkemesinin, 25/10/2018 tarih ve E:2018/792, K:2018/965sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem:Davacı adına, sahte fatura düzenlediği vergi tekniği raporuyla tespit edilen F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketi tarafından 2010 yılında düzenlenen faturaların özel maliyet olarak kaydedildiği ve kaydedilen tutarın 44.404,80 TL'lik kısmının 2011 yılında amortisman ayrılarak giderleştirildiğinin belirtilmesi üzerine, 44.404,80 TL'nin giderlerden çıkarılması sonucu bulunan matrah farkı üzerinden re'sen salınan 2011 yılına ait üç kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, 2012/Nisan dönemine ait gelir (stopaj) vergisi ile 2011 yılı Ekim-Aralık dönemine ait aslı aranmayan geçici vergi üzerinden üç kat kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

SamsunVergiMahkemesinin 05/06/2014tarih ve E:2013/1657, K:2014/836sayılı kararı:

Davacıya fatura düzenleyen F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketi'nin 2009 ila 2011 yıllarına ilişkin faaliyetlerinin incelenmesi sonucu düzenlenenvergi tekniği raporunda mükellefin 21/04/2009 tarihinde faaliyete başladığı ve bilinen adreslerinde bulunamaması nedeniyle mükellefiyetinin 31/01/2011 tarihi itibariyle terkin edildiği belirtilmiştir. Şirketin 2009 yılının Nisan ayında kurulmuş olmasına rağmen Haziran ayından itibaren yüksek matrahlı katma değer vergisi beyannamesi verdiği, ödenmesi gereken 43.985,58 TL vergi borcu olduğu, şirket ortağı K5 şirketi 2009 Nisan döneminde K4 ile birlikte kurduklarını, başlangıçta işlerinin iyi olduğunu, ancak daha sonra ortağı ile anlaşamadığı için 2009 yılı sonunda hisselerini devrettiğini beyan etmiştir. Şirket muhasebecisi K3 2010 yılı Temmuz ayına kadar muhasebecilik hizmeti verdiğini bu tarihten sonra defterlerini teslim ettiğini, firmanın daha sonradan el değiştirdiğini, bu tarihten sonra firmanın yerinde bulunamadığını, faturaların kendilerine gecikmeli olarak geldiğini, firmayı bıraktığı dönemde faturaları basan matbaayı aradığı, matbacının böyle bir fatura basmadığını bildirmesi üzerine ilgili faturayı kaydetmediğini ifade etmiştir. 29/03/2010 tarihinde yapılan yoklamada işyerinin 1.000 metrekare olduğu, işyerinde 18 bin adet tuğla, 300 adet kireç, 180 adet saten alçı, 150 adet sıva alçı bulunduğu, 3 kişinin çalıştığının tespit edilmiştir. 18/01/2011 tarihinde yapılan yoklamada işyerinde iş makinaları ve araca rastlanmadığı, az miktarda tuğla, çakıl, kum ve çimentonun bulunduğu, adresin sürekli açık olmadığı saptanmıştır. 25/04/2011 tarihinde yapılan yoklamada adreste kimsenin bulunamadığı tutanak altına almıştır. Şirketin sadece 2009 yılında kurumlar vergisi beyannamesi verdiği, çok yüksek tutarlı brüt satış hasılatına rağmen çok küçük tutarlı brüt satış kârının olduğu tespit edilmekle hisse değişikliğinin olduğu 14/12/2009 tarihinden itibaren düzenlenen faturaların sahte olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Anılan tespitlerin değerlendirilmesinden F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir emtia teslimine dayanmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda matraha yönelik yapılan hesaplamalar neticesindebulunan matrah farkı üzerinden 2011 yılı için re'sen tarh edilen cezalı kurumlar vergisi ve gelir(stopaj) vergisinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Davacının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/2. maddede belirtilen muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanmak fiilini işlediği anlaşıldığından, davacı adına kurumlar vergisi ve gelir (stopaj) vergisi üzerinden kesilen üç kat vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık görülmemiştir.

Geçici vergi cari dönem kurumlar vergisinden mahsup edilmek üzere alınan peşin bir vergi olup davacı vergi ziyaına sebebiyet verdiğinden vergi ziyaı cezası kesilmesi gerekmekte ise de geçici verginin niteliği dikkate alındığında vergi ziyaı cezasının bir kat olarak kesilmesi gerekirken üç kat olarak kesilmesinde hukuka ve hakkaniyete uygunluk bulunmamaktadır.

Vergi mahkemesi bu hukuksal nedenler ve gerekçeye dayanarak davanın üç kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, gelir (stopaj) vergisi ve kurum geçici vergisi üzerinden kesilen tek kat vergi ziyaı cezasına ilişkin kısmını reddetmiş, kurum geçici vergisi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasının tek katı aşan kısmını kaldırmıştır.

Tarafların temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesinin, 15/03/2017 tarih ve E:2016/5922, K:2017/2800 sayılı kararı:

Davalı idaretarafından aslı aranmayan kurum geçici vergi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmına yönelik ileri sürülen iddialar vergi mahkemesi kararının bu kısmının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.

Davacı hakkında, 2010 yılında F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketi'nden alım yaptığı ve özel maliyet bedeli adı altında amortisman ayırmak suretiyle dönemler itibariyle gider yazdığı tutarın, anılan firma tarafından düzenlenen faturaların sahte kabul edilmesi nedeniyle kayıtlarından çıkartılarak cezalı tarhiyat yapılmıştır.

Ancak söz konusu faturaların sahte olduğundan bahisle davacı adına re'sen tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasına karşı açılan davayı reddeden Samsun Vergi Mahkemesinin 05/06/2014 tarih ve E:2013/1652, K:2014/833 sayılı kararı Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 15/03/2017 tarih ve E:2016/5484, 2017/2796 sayılı kararı ile F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketitarafından davacıya düzenlenen faturaların sahte olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.

Bu nedenle vergi mahkemesi kararının F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketitarafından düzenlenen 185.020,00 TL faturanın 44.404,80 TL'sinin giderlerden çıkarılması sonucu bulunan matrah farkı üzerinden re'sen tarh edilen üç kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile kurum geçici vergisi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.

Re'sen tarh edilen kurumlar vergisinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varıldığından, sahte fatura kullanarak vergiye tabi matrahı azaltmak suretiyle beyan dışı bırakılan tutarın kurum kazancı kabul edilerek ortaklara kar olarak dağıtıldığı varsayımı üzerine tarh edilen gelir (stopaj) vergisinde ve kesilen üç kat vergi ziyaı cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Daire bu gerekçeyle davalının temyiz istemini reddetmiş, davacı tarafından yöneltilen temyiz istemini kabul etmiş ve kararın davacı adına re'sen tarh edilen kurumlar vergisi ile üç kat kesilen vergi ziyaı cezası ve aslı aranmayan geçici vergi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezasına isabet eden kısım ile 2012/Nisan dönemi için re'sen tarh edilen gelir(stopaj) vergisi ile üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin kısmını bozmuş, davalı idarenin karar düzeltme istemini reddetmiştir.

SamsunVergiMahkemesinin 25/10/2018tarih ve E:2018/792, K:2018/965sayılı ısrar kararı:

Davacıya fatura düzenleyen F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketi hakkında yapılan tespitlerin değerlendirilmesinden, şirkete işyeri adresinde ulaşılamaması, tahakkuk eden vergilerin ödenmemesi, katma değer vergisi matrahları ile mal alışı ve satışı yapılan firmaların Ba-Bs bildirimleri arasında büyük farkların bulunması, Ataşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince savcılık kararına istinaden K6 isimli şahsın ikametgah olarak kullandığı adreste yapılan aramada çok sayıda şahıs ve şirkete ait belgelerin mevcut olduğunun görülmesi ve bunlar arasında F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketi'ne ait vergi levhasının da bulunması, şirketin eski ortağı K5 ile şirketin bir dönem muhasebe işlemlerini yürüten K3 ve davacı şirketin faaliyet gösterdiği işyeri binasının sahibi K7 ile şirket adına davacı tarafından düzenlenen çekin tahsilatını yapan şahıs olan K8'ın beyanlarının birlikte değerlendirilmesinden davacının bu mükelleften aldığı faturaların herhangi bir mal veya hizmet alışverişine dayanmayan faturalar olduğu sonucuna varılmış, vergi müfettişinin matrah tespit yöntemi ve hesaplamaları uygun görülmüştür.

Davacı adına re'sen tarh edilen üç kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile aslı aranmayan kurum geçici vergisi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasının vergi aslının bir katına isabet eden kısmında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Dava konusu verginin hesaplanmasına esas teşkil eden kurumlar vergisi tarhiyatının Mahkememizce hukuka uygun bulunmuş olması ve davacı şirket tarafından, kayıt ve beyan dışı bırakılan kazancın yasal defter ve bilanço kayıtları ile kurum bünyesinde bulunduğunun ispat edilememesi nedeniyle, davacı adına tarh edilen üç kat vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

Vergi mahkemesi ilk kararda yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeye ek olarak bu gerekçeyle ilk kararın bozulan kısmında ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı tarafından Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 15/03/2017 tarih ve E:2016/5484, 2017/2796 sayılı kararı ile F3 Yapı İnşaat Hafriyat Nakliyat Taahhüt Ticaret Limited Şirketinden alınan faturaların sahte olmadığı hususunun ortaya konulduğu ısrar kararın bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ K9'IN DÜŞÜNCESİ :Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- Davacının temyiz isteminin REDDİNE,

2- Samsun Vergi Mahkemesinin, 25/10/2018 tarih ve E:2018/792, K:2018/965 sayılı ısrar kararının ONANMASINA,

2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/10/2019tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

XX - KARŞI OY:

Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dokuzuncu Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.

XXX - KARŞI OY:

Davacı şirketin kayıt dışı kalan kâr payını ortaklara dağıttığına, kâr payının nakden veya hesaben ödendiğine ilişkin bir saptama olmaksızın, kârın kayıtlarda gösterilmemesine dayanılarak dağıtıldığının kabulü suretiyle gelir (stopaj) vergisi salınmasında hukuka uygunluk bulunmadığından, davacının temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının gelir (stopaj) vergisine ilişkin hüküm fıkrasının bu gerekçe ile bozulması gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz.

Danıştay