2020/5941 K. 2021/2032 T. 2.3.2021

11. CD., E. 2020/5941 K. 2021/2032 T. 2.3.2021

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2020/5941
Karar No.: 2021/2032
Karar tarihi: 02.03.2021
 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : Sahte fatura kullanma, defter ve belgeleri gizleme

HÜKÜM : Mahkumiyet

I. Sanık hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen hükme yönelik incelemede:

5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 02.11.2012 tarihinden, deneme süresi içinde ikinci suçun işlendiği 22.11.2013 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;

Sanığa yüklenen 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 Sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK'nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,

II. Sanık hakkında defter ve belgeleri gizleme suçundan verilen hükme yönelik incelemede:

Vergi denetmeni ve sanık tarafından imzalanan 14.05.2009 tarihli tutanaktan, sanığın yetkilisi olduğu şirketin, defter ve belgelerin ibrazının istenildiği tarih itibarıyla gayrı faal durumda olduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

Yapılan yargılamaya, gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz nedenlerinin reddine, ancak;

1- Defter ve belge gizleme suçunda, 08.02.2008 tarihli ve 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun'un 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/a-2. maddesindeki 1 yıldan 3 yıla kadar olan hapis cezasının alt sınırının, 03.07.2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanun'un 23. maddesiyle “18 ay” olarak değiştirildiği; suç tarihinin, defter ve belgelerin ibrazı için tebligatın yapıldığı tarihten itibaren 15 günlük sürenin sonu olan “01.05.2009” olduğu, suç tarihinde yürürlükte olan 213 sayılı VUK'nin 359/a-2 maddesi uyarınca öngörülen “1 yıldan 3 yıla“ kadar olan hapis cezasının sanık lehine bulunduğu, uygulamada hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle tayin edildiğine dair bir gerekçenin bulunmaması da dikkate alındığında; suçun işlendiği tarihte temel cezanın alt sınırının "1 yıl" hapis olduğu gözetilmeden yazılı şekilde "18 ay" üzerinden uygulama yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,

2- Hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle yeniden yapılan yargılamada hakkındaki hüküm açıklanırken 5271 sayılı CMK'nin 231/11. maddesi uyarınca erteleme kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesi,

3- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.