2021/1094 K. 2023/342 T. 29.3.2023

VDDK., E. 2021/1094 K. 2023/342 T. 29.3.2023

T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2021/1094
Karar No.: 2023/342
Karar tarihi: 29.03.2023
 

T.C.

D A N I Ş T A Y

VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No : 2021/1094

Karar No : 2023/342

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı - … (…Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …Alüminyum Cephe Sistemleri

Sanayi Ticaret Limited Şirketi

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Davacı adına, …tarafından gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmaksızın düzenlendiği tespit edilen faturaları kayıtlarına dahil etmesi nedeniyle 2013 yılı için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezası ile anılan mükelleften temin edilen faturalara ilişkin ödemelerin banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğuna uyulmadığından bahisle aynı Kanun'un mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

…Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı:

…hakkında düzenlenen …tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda şu tespitlere yer verilmiştir:

i. 10/10/2003 tarihi itibarıyla alüminyum doğrama ve bina dış cephe kaplama, kapı, pencere, bunların kasaları, kapı eşiği, panjur vb. ürünlerin imalatı faaliyetinde bulunmak üzere mükellefiyet tesis ettirmiştir.

ii. 15/10/2003 tarihli yoklamada alüminyum doğrama işi ile iştigal etmek üzere işe başladığı, iş yeri mülkiyetinin …'a ait olduğu, muhasebecisinin … olduğu, işletme defterinin 12/10/2003 tarihinde tasdik ettirildiği, bir kişinin çalıştığı, alüminyum eritme ocağı, altı kalıp aparatı, kesme makinesi, büyük matkap kantar, kaynak makinesi, bilgisayar, fax, masa ve beş koltuk bulunduğu tespit edilmiştir.

iii. 04/03/2011 tarihli yoklama tutanağında alüminyum doğrama faaliyetine devam ettiği, şube ve depo gibi bir eklentisinin olmadığı, iki çalışanı olduğu, vergi levhasının 16/05/2011 tarihinde tasdik edildiği belirtilmiştir.

iv.11/08/2012 tarihli yoklamada mükellefin adresine gidildiği, apartman numaralarının değişmesi sonucunda adreste tanınmadığı tespiti yapılmıştır.

v. 17/08/2012 tarihli yoklamada adreste faaliyet göstermediği tutanağa bağlanmıştır.

vi. 31/08/2012 tarihli yoklamada alüminyum doğrama faaliyetine devam ettiği, üç çalışanı olduğu tespit edilmiştir.

vii. 26/11/2013 tarihinde yapılan yoklamada adresin kapalı, boş ve kiralık olduğu belirlenmiştir.

viii. Alışlarının çoğunu hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden alınan faturalarla belgelendirdiği tespit edilmiştir.

ix. Katma değer vergisi beyannamelerinde yüksek tutarlı matrah beyanına karşılık ödenecek verginin düşük tutarlı olduğu görülmektedir.

Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda, şirket temsilcisine faturaların nasıl temin edildiği sorulduğunda "mal alışları sonucu düzenlenen faturalar olduğunu, gerçeği yansıttığını, ödemelerin çekle yapıldığını" beyan ettiği belirtilmiştir.

…'in 2013 yılında mal ve hizmet alımında bulunduğu mükellef hakkında vergi tekniği raporu düzenlenmediği, 04/03/2011 ve 31/08/2012 tarihli yoklamalarda faaliyetinin devam ettiğinin tespit edildiği, adres değişikliği sebebiyle yapılan 11/08/2012 ve 17/08/2012 tarihli yoklamalarda mükellefe ulaşılamamasına rağmen 31/08/2012 tarihli yoklamada mükellefin faaliyetine devam ettiğinin tespit edildiği, mükellefin işe başladığı tarih ile adresin kapalı olarak tespit edildiği 26/11/2013 tarihine kadar gerçek bir faaliyetinin olmadığı hususunun saptanamadığı dikkate alındığında anılan mükellefin, davacı adına fatura düzenlediği dönemde faaliyette olmadığı ve salt gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan fatura ticareti yaptığı yönünde şüpheden uzak ve hukuken kabul edilebilir somut tespitlerin mevcut olmadığı sonucuna varılmıştır.

Bu durumda, ihtilafa konu dönemde kayıtlarına intikal ettirdiği faturaların gerçeği yansıtmadığı yönünde yeterli ve somut tespitler bulunmayan davacı şirket adına emtia alışları için gerçek alım satıma taraf olan mükelleften fatura almadığından bahisle 213 sayılı Kanun'un 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında ve emtia alışlarına ait ödemelerin gerçek satıcıya banka veya özel finans kurumları aracılığıyla yapılmadığından bahisle Kanun'un mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle cezaları kaldırmıştır.

Davalının temyiz istemini reddeden Danıştay Üçüncü Dairesinin karar düzeltme istemini kabul ederek önceki kararını kaldırdıktan sonra temyiz istemini yeniden inceleyerek verdiği 25/11/2020 tarih ve E:2020/625, K:2020/4773 sayılı kararı:

Davacı adına, aynı maddi olay nedeniyle re'sen tarh edilen katma değer vergileri ile kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması yolunda verilen …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı Danıştay Üçüncü Dairesinin 25/11/2020 tarih ve E:2019/5175 K:2020/4771 sayılı kararıyla bozulduğundan ve bozma üzerine verilecek karar dava konusu özel usulsüzlük cezalarını etkileyeceğinden, anılan kararın sonucuna göre yeniden bir karar verilmek üzere temyize konu kararın da bozulması gerekmiştir.

Daire, bu gerekçeyle kararı bozmuştur.

… Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı ısrar kararı:

Davacı adına, aynı maddi olay nedeniyle re'sen tarh edilen katma değer vergileri ile kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması yolunda verilen kararda …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile ısrar edilmiştir.

Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeye ek olarak bu gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Uyuşmazlık konusu özel usulsüzlük cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, ısrar kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :

Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda, davacının … tarafından gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmaksızın düzenlendiği saptanan faturaları kayıtlarına dahil ettiği tespit edilmiştir.

Raporda, söz konusu alımları nedeniyle gerçek alım satıma taraf olan mükelleften fatura alınmayarak bu alımların gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmaksızın düzenlen faturalar ile belgelendirildiğinden bahisle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilmesi önerilmiştir.

Ayrıca bu alımlar için gerçek alım satıma taraf olan mükelleften fatura alınmadığı, dolayısıyla bu emtia alımlarına ait ödemelerin gerçek satıcıya banka veya özel finans kurumları aracılığıyla yapılmadığından bahisle de aynı Kanun'un mükerrer 355. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilmesi önerilmiştir.

İdarece anılan öneriler doğrultusunda kesilen özel usulsüzlük cezaları bu idari davaya konu edilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin dördüncü fıkrasında da tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayan mükelleflerden her birine, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az olmamak üzere işleme konu tutarın %5'i nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği hususu düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemi yönünden yapılan inceleme:

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz istemi yönünden yapılan inceleme:

Gerçek bir emtia teslimi ve hizmet ifasına dayanmaksızın düzenlendiği tespit edilen faturaların kayıtlara dahil edildiği durumlarda 213 sayılı Kanun'un mükerrer 355. maddesinin dördüncü fıkrası fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için gerçek alım satıma taraf olan mükelleften fatura alınmadığının, dolayısıyla bu emtia alımlarına ait ödemelerin gerçek satıcıya banka veya özel finans kurumları aracılığıyla yapılmadığının hukuken geçerli delillerle somut olarak tespit edilmesi gerekmektedir.

Uyuşmazlık konusu olayda Kanun'un ceza kesilebilmesi için öngördüğü koşulların gerçekleştiği somut bir şekilde ortaya konulmadığından, kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk, cezanın kaldırılması yolundaki ısrar kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı ısrar kararının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz isteminin REDDİNE ve anılan hüküm fıkrasının ONANMASINA,

2- Kararın 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,

2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.