2021/1655 K. 2023/45 T. 25.1.2023

VDDK., E. 2021/1655 K. 2023/45 T. 25.1.2023

T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2021/1655
Karar No.: 2023/45
Karar tarihi: 25.01.2023
 

T.C.

D A N I Ş T A Y

VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No : 2021/1655

Karar No : 2023/45

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Davacı adına, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca edinilen bağımsız bölümlerin satışından elde edilen ticari kazancın kayıt ve beyan dışı bırakıldığından bahisle takdir komisyonu kararı uyarınca re'sen tarh edilen 2009 yılına ait gelir vergisi ile verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı:

Ankara ili Etimesgut ilçesi ...Mahallesi Mevkii ...ada ve ...parseldeki arsanın maliki olan davacı ile ... İnşaat Orman Ürünleri Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında 11/02/2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmıştır. Davacının, bu sözleşme uyarınca hissesine düşen 14 adet daireyi ve başka ada ve parseldeki bir daireyi, 2009 yılında 8, 2010 yılında 4, 2011 yılında 1, 2012 yılında 1, 2013 yılında 1 adet olmak üzere sattığı idarece tespit edilmiştir. Bu tespit üzerine davacı adına mükellefiyet tesis edilerek dava konusu cezalı tarhiyat yapılmıştır.

Kişinin arsası karşılığında müteahhitle yaptığı sözleşme üzerine inşa edilen binada müşterek mülkiyete konu bağımsız bölümler oluşmaktadır. Böylelikle arsa sahibinin arsası üzerindeki mülkiyet hakkı kişisel olmaktan çıkarak kendisine intikal eden dairelere bağlı olarak müşterek mülkiyet hükümlerine göre arsa payı oranında diğer kat malikleri ile paydaş duruma gelmektedir. Bu nedenle, kişinin arsasını müteahhide vermesi ve inşa edilen binada bağımsız bölüm sahibi olması servetin değerlendirilmesi, servetin biçim değiştirmesidir.

Olayda, ticari bir organizasyon ve devamlılık olmaksızın davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca edindiği dairelerin satışından elde ettiği kazancın servetin şekil değiştirmesi niteliğini haiz olduğu, bu satışları dışında bir dairenin satışının bulunduğu ve bunun da devamlılık unsuru oluşturduğundan bahsedilmeyeceği anlaşılmıştır. Dolayısıyla ticari faaliyet çerçevesinde yapılan bir teslim bulunmadığından, dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Mahkeme bu gerekçeyle cezalı tarhiyatı kaldırmıştır.

Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 23/11/2020 tarih ve E:2016/10878, K:2020/4714 sayılı kararı:

Davacının 2009 ilâ 2013 yılları arasında yaptığı gayrimenkul alım satım işlemlerine ilişkin olarak izahat istenilmesine dair 15/08/2014 tarihli yazı davacının bilinen adresinde tebliğ edilmesine rağmen davacı tarafından izahatta bulunulmamıştır. E-VDO kayıtlarının tetkikinden, davacının 11/10/2013 tarihinde mükellef olduğu, ancak 2009 yılında 8, 2010 yılında 4, 2011 yılında 1, 2013 yılında 1 adet gayrimenkul satışının bulunduğu tespit edilmiştir. Alış ve satışlarının devamlılık arz etmesi ve ticari bir organizasyon çerçevesinde yapılması nedeniyle davacı hakkında ilk gayrimenkul satış tarihi olan 12/02/2009 tarihi itibarıyla ticari kazanç yönünden mükellefiyet kaydı açılmıştır.

Davacının bir yılda birden fazla olmak üzere takip eden yıllarda devamlı şekilde yapılan gayrimenkul satışlarının ticari kazanç elde etme maksadıyla yapıldığı sonucuna varılmıştır.

Bu nedenle, Mahkemece, davacının hem yüklenici firmanın hissesine düşen dairelerin hem de kendi hissesine düşen dairelerin satışının tapuda kendisi adına yapılmış göründüğü yolundaki iddiasının ve matrahın hukuka uygunluğu değerlendirilerek karar verilmesi gerekmektedir.

Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.

... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararı:

Mahkeme, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Ticari bir organizasyon çerçevesi içinde devamlı olarak gayrimenkul alım satım faaliyetinde bulunan davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'İN DÜŞÜNCESİ: Temyizen incelenen ısrar kararının, Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,

2- ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı ısrar kararının ONANMASINA,

2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X -

KARŞI OY

Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.