2021/1720 K. 2023/338 T. 29.3.2023

VDDK., E. 2021/1720 K. 2023/338 T. 29.3.2023

T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2021/1720
Karar No.: 2023/338
Karar tarihi: 29.03.2023
 

T.C.

D A N I Ş T A Y

VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No : 2021/1720

Karar No : 2023/338

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı

(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Turizm Ticaret Gıda Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU :… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Davacı adına, bir kısım emtia ve hizmet alımlarını gerçeği yansıtmayan faturalarla belgelendirdiği yolundaki saptamaları içeren vergi inceleme raporuna istinaden sözü edilen faturalara dayalı katma değer vergisi indirimleri reddedilmek ve yeniden düzenlenen beyan tablosu dikkate alınmak suretiyle 2011 yılının Ocak ila Mart, Mayıs ila Temmuz, Eylül dönemleri için re'sen salınan katma değer vergileri, verginin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları ve aynı yılın Ocak dönemi için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:

Davacıya fatura düzenleyen … Ürünleri Elektrik Tekstil Taahhüt Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda şu tespitlere yer verilmiştir:

Şirket, hafriyat, inşaat ve nakliye faaliyetinde bulunmak üzere 17/03/2008 tarihinde mükellefiyet tesis ettirmiştir.

İşe başlama yoklamasında, şirketin belirtilen adreste bulunamadığı tespit edilmiştir. Şirketin ilgili adresini değiştirdiğini bildirmesi üzerine değişen adreste 26/03/2008 tarihinde yapılan yoklamada, yazıhane olan iş yerinin kira olduğu, şirketin aktif çalışanının bulunmadığı, şirketin aktif faaliyetinin olmadığı, inşaat, hafriyat ve taahhüt işleriyle iştigal edeceği tespit edilmiştir.

Şirket hakkında 19/03/2009 ve 25/09/2009 tarihlerinde yapılan yoklamalarda, büro olarak kullanılan iş yerinin kira olduğu, ortaklar kurulunun kararı ile adres değişikliğine gidildiği, aktif çalışanının bulunmadığı tespit edilmiştir.

Şirkette hisse sahibi olan şahısların ortağı olduğu diğer şirketler hakkında sahte belge düzenleme yönünden vergi tekniği raporları düzenlenmiştir.

Şirket ortaklarından …'nin ifadesine başvurulmuştur. … şirketin sadece ortağı olduğunu, şirketin işleri ile ilgisinin olmadığını, başka bir şirketin müdürü olduğunu beyan etmiştir.

Şirketin yasal defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmemesi üzerine vergi incelemesi tarh dosyasındaki bilgiler nazara alınmak suretiyle yapılmıştır.

Şirket, 2009, 2010, 2012, 2013 yıllarına ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerini; 2009 ila 2013 yıllarına ait geçici vergi beyannamelerini, 2009 ila 2013 yıllarının muhtelif dönemlerine ilişkin katma değer vergisi beyannamelerini vermiştir. 2011 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesini ise vermemiştir.

Şirket, 2012 ve 2013 yıllarına ait kurumlar vergisi beyannamelerinde sırasıyla 6.720,00 TL ve 5.400,00 TL ticari bilanço zararı beyan etmiştir.

Mükellef, 6111 sayılı Kanun kapsamında kurumlar vergisi ve katma değer vergisi yönünden matrah artırımında bulunmuştur.

2012 ve 2013 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi beyannameleri matrahsız olarak verilmiştir.

Mükellefin tarh dosyasında yer alan kayıtlardan 2009 ve müteakip yıllarına ait defterlerini tasdik ettirdiğine dair herhangi bir tespit yapılamamıştır.

Şirket, 2009 ila 2011 yıllarında mal ve hizmet alımında bulunmuş, 2012 ve 2013 yıllarında herhangi bir mal ve hizmet alımında bulunmamıştır.

Şirketin 2009 yılında mal ve hizmet alımı yaptığı firmaların birçoğu hakkında vergi tekniği raporu düzenlendiği görülmüştür.

Şirketin 2010 ve 2011 yıllarında mal ve hizmet alımı yaptığı bazı şirketler hakkında sahte belge düzenleme ve kullanma ihtimali yönünden tespitin yapıldığı, diğer kısmı hakkında sahte belge düzenleme yönünden vergi tekniği raporu tanzim edildiği görülmüştür.

Şirket 2009 ila 2011 yıllarında mal ve hizmet satışında bulunmuş, 2012 ve 2013 yıllarında mal ve hizmet satışında bulunmamıştır.

Şirketin emtia teslimi veya hizmet ifasında bulunduğu firmalar hakkında birtakım olumsuzluklar tespit edilmiştir.

Şirket tarafından yıllar itibarıyla yüksek tutarlarda hasılat ve katma değer vergisi matrahı beyan edilmesine rağmen, ödenecek vergilerin cüzi tutarlı olması ve bu vergilerin de bir kısmının ödenmesi, şirkete ait ambar, ardiye, şubenin vb. olmaması, faaliyet konusu ile ilgili stokunun olmaması, şirket adına tescil edilmiş herhangi bir aracın bulunmaması, 2009 ila 2013 yılları arasında bildirime konu edilen çalışanı bulunmaması, ödenmiş sermaye tutarına göre elde edilen hasılatın orantısız olması, şirketin (rapor tarihi itibarıyla) vadesi geçmiş ve ödenmemiş 88.137,70 TL vergi borcunun bulunması, inceleme yılları içerisinde şirketin emtia alışı gerçekleştirdiği mükelleflerin birçoğu hakkında gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan faturaları düzenlediğinin tespit edilmesi, Ba-Bs formlarında beyan edilen tutarların uyumsuz olması hususları birlikte dikkate alındığında mükellefin 2009 yılından itibaren düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmıştır.

Davacıya fatura düzenleyen şirket hakkındaki tespitlerden şirketin davacıya düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığından, cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Diğer taraftan davacının, aldığı fatura tutarı kadar başka mükelleflerden gerçek bir emtia ya da hizmet almasına rağmen fatura temin etmediğinden bahisle özel usulsüzlük cezası kesilmiş ise de tespit edilen fiil özel usulsüzlük cezasının kesilmesini gerektiren eylemler arasında gösterilmediği gibi bu durum cezanın kesilmesinde öngörülen amaca da uygun düşmemektedir. Bu nedenle kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuki isabet görülmemiştir.

Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle, bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden davayı reddetmiş, 213 sayılı Kanun'un 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasını kaldırmıştır.

Tarafların istinaf istemlerini inceleyen … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:

Mahkeme kararının özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına dair hüküm fıkrasında hukuka aykırılık bulunmadığından davalının istinaf isteminin reddedilmesi gerekmektedir.

Dosyanın incelenmesinden Mahkeme kararında özetlenen maddi olaya ve tespitlere ek olarak şu hususlar görülmüştür:

i. Şirket ortağı tarafından verilen ifadede, şirketin bir dönem Isparta ilinde taş ocağında faaliyette bulunduğu beyan edilmiştir.

ii. Şirketin emtia teslimi veya hizmet ifasında bulunduğu firmalar hakkında yapılan karşıt incelemelerde ilgili firmaların yetkililerince, esas itibarıyla emtianın veya hizmetin şirketten temin edildiği, bu alışları ödemelerini tevsik edici belgelerle veya banka kanalıyla yaptıklarını beyan ettikleri görülmüştür.

iii. Diğer taraftan şirket tarafından 2009 yılına ait Bs bildiriminde Karacadağ Belediye Başkanlığına 63.700,00 TL tutarında fatura düzenlendiği; yine 2011 yılında aynı belediyeye 11.969,00 TL tutarında fatura düzenlendiği beyan edilmiştir.

iv. Davacının dosyaya sunduğu 01/09/2010 tarihli sözleşmeye konu "Muratlı Regülatörü ve Hidro Elektrik Santrali" projesinde, 16/08/2011 tarihli sözleşmeye konu "Yeşil Irmak Enerji Tozanlı Deresi Dikilitaş Mevkii Özlüce Köyü HES" inşaatında ve davacı şirketin faaliyet gösterdiği çalışma sahaları içerisinde hafriyat, nakliyat ve makine kiralaması için yaptığı görülen 01/01/2010-31/12/2011 tarihlerini kapsayan sözleşmede şirketin taşeron firma olduğu görülmektedir.

Anılan sözleşme ekinde yer alan taahhütnamede, taahhüt edilen işte kullanılacağı belirtilen plaka numuraları yazılı kamyonlar ve tonajları yazılı ekskavatörlere ilişkin olarak inceleme elemanı tarafından herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Ayrıca şirketin faaliyeti hakkında 2009 yılından sonra herhangi bir yoklama da yapılmamıştır.

Bu itibarla, şirketin birtakım vergisel yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması faaliyetinin tamamen gerçek olmadığı sonucunu doğurmayacağı gibi bu durumun düzenlediği tüm faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı anlamına gelmeyeceği de açıktır. Bu nedenle şirketin davacıya düzenlemiş olduğu faturaların gerçek bir emtia teslimine veya hizmet ifasına dayanmadığı hususunda yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığından söz konusu faturalara isabet eden katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle salınan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Vergi Dava Dairesi, bu gerekçeyle davacının istinaf istemini kabul ederek mahkeme kararının davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasını kaldırdıktan sonra bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisini kaldırmış, mahkeme kararının diğer hüküm fıkrasına yöneltilen davalının istinaf istemini reddetmiştir.

Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 06/04/2021 tarih ve E:2018/5748, K:2021/2594 sayılı kararı:

Davalı tarafından ileri sürülen temyiz iddiaları, Vergi Dava Dairesi kararının, mahkeme kararının özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf isteminin reddine dair hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Mahkeme kararında özetlenen tespitlere ek olarak davacı adına düzenlenen vergi tekniği raporunda şu tespitlere de yer verilmiştir:

Mükellefin 2008 yılının Ocak ila 2010 yılının Aralık dönemlerine ilişkin beyannamelerini veren muhasebecinin verdiği ifadede, şirketin işleri hakkında bilgi sahibi olmadığı, nakliye ve taahhüt işi yaptığı, şirket adına kayıtlı taşıtın bulunmadığı, taşeron olarak iş yapıldığı belirtilmiş, 2011 yılının Ocak ila 2013 yılının Aralık dönemlerine ilişkin beyannamelerini veren başka bir muhasebecinin verdiği ifadede, şirketin hafriyat, nakliyat işi yaptığı ancak herhangi bir makine ve teçhizat parklarının bulunmadığı, ücret ödemedikleri ve işlemlerle ilgilenmedikleri için söz konusu mükellefle çalışmayı bıraktığı beyan edilmiştir.

Adı geçen şirketin davacı adına fatura düzenlediği dönemlerde gerçek bir ticari faaliyetinin olduğu yolunda somut tespitlerin bulunmaması, şirket ortağı ve muhasebecisinin ifadeleri ile eleştiri konusu yapılan fatura içeriği iş makinesi, kamyon, nakliye, hafriyat, kazı hizmetlerini verebilecek herhangi bir taşıtının ve çalışan işçisinin bulunmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık, temyize konu kararın cezalı tarhiyata ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.

Daire bu gerekçeyle Vergi Dava Dairesi kararının cezalı tarhiyatın kaldırılmasına dair hüküm fıkrasını bozmuş, kararın diğer hüküm fıkrasını onamıştır.

… Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararı:

Vergi Dava Dairesi, mahkeme kararının özel usulsüzlük cezasının kaldırılması yolundaki hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf isteminin reddine ilişkin hüküm fıkrasının temyiz incelemesi sonucu kesinleştiğini kararında belirttikten sonra, temyiz incelemesi sonucunda bozulan hüküm fıkrası yönünden, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Faturanın düzenleyicisi firma hakkındaki saptamaların, düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimine veya hizmet ifasına dayanmadığını kanıtlayıcı mahiyette olduğu dolayısıyla davacı adına tarh edilen vergi ve kesilen cezalarda hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek aksi yönde verilen ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyizen incelenen ısrar kararının, Danıştay Dokuzuncu Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu, eki tutanakta yer alan tespitler ile banka hesap dökümlerinin incelenmesinden, davacı tarafından banka hesaplarından … Tekstil Taahhüt Sanayi Ticaret Limited Şirketine ödemeler yapıldıktan sonra ilgili ödeme tutarının belli bir oranı düşülerek veya düşülmeksizin ilgili hesaba nakden geri yatırıldığı, bu durumun birçok işlem sonrasında tekrarlandığı görülmüştür.

Davacının banka hesaplarındaki bu durum ile davacıya fatura düzenleyen … Tekstil Taahhüt Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkındaki saptamalar adı geçen şirketin davacıya düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının kabulünü gerektirmektedir.

Bu nedenle … Tekstil Taahhüt Sanayi Ticaret Limited Şirketinden temin edilen faturalarda yer alan katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığından ısrar kararının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,

2- … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,

3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,

29/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

X -

KARŞI OY

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.