2022/1236 K. 2022/5920 T. 26.9.2022

12. CD., E. 2022/1236 K. 2022/5920 T. 26.9.2022

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 12. Ceza Dairesi
Esas No.: 2022/1236
Karar No.: 2022/5920
Karar tarihi: 26.09.2022
 

Mahkemesi:Asliye Ceza Mahkemesi

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/3. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 179/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/02/2016 tarihli ve 2015/562 esas, 2016/126 sayılı kararının 28/03/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içinde 19/01/2018 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbarı üzerine, hakkındaki hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Kanunun 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 179/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/02/2020 tarihli ve 2019/452 esas, 2020/80 sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesinin 15/10/2020 tarihli ve 2020/2646 esas, 2020/3416 sayılı kararı ile bozulmasını takiben, yeniden yapılan yargılama sonunda sanığın, 5237 sayılı Kanunun 179/3. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 62/1, 52/2 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 251/3. maddeleri uyarınca 1.120,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanunun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/05/2021 tarihli ve 2020/346 esas, 2021/128 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği gözetilerek yapılan incelemede,Dosya kapsamına göre, sanık hakkında daha önceden ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/02/2016 tarihli ve 2015/562 esas, 2016/126 sayılı kararı ile verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar bulunduğunun ve bu kararın 28/03/2016 tarihinde kesinleştiği ve denetim süresi içerisinde 19/01/2018 tarihinde sanığın kasıtlı suç işlediğinin anlaşılması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanunun 231/11. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeyerek sanık hakkında tekrardan 5271 sayılı Kanunun 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmesinde isabet görülmemiştir.5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek ... Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 23/11/2021 gün ve 94660652-105-34-18995-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 31.12.2021 tarih ve 2021/144826 sayılı ihbarnamesiyle mevcut evrak tevdi kılınmakla;Dosya incelendi gereği düşünüldü:Sanığın suç tarihinde kolluk tarafından yapılan kontrolde 161 promil olduğunun tespit edilmesi üzerine açılan kamu davası sonucunda ... 5. Aliye Ceza Mahkemesinin 2015/562 esas 2016/9126 karar sayılı kararıyla sanığın TCK’nın 179/3-2, 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, kararın 28.03.2016 tarihinde itiraz edilmeksizin kesinleşmesinin ardından sanığın denetim süresi içinde 213 sayılı VUK 359/a-2 maddesindeki ‘’defter ve belgeleri ibraz etmeme’’ suçunu işlediği ve bu suçtan da Büyükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesince mahkumiyetine karar verilip kararın 20.04.2019 tarihinde kesinleşmesinin ardından yapılan ihbar üzerine ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/452 esas 2020/80 sayılı kararıyla sanık hakkındaki hükmün aynen açıklandığı kararın ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesinin 2020/2646 Esas 2020/3416 karar sayılı ilamıyla basit yargılama usulünun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu, alt sınırdan fazla uzaklaşıldığı gerekçesiyle bozulduğu, bozma üzerine dosyanın yeniden ele alındığı, ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/346 esas 2021-128 karar sayılı ilamıyla, sanığın 179/3-2, 62, CMK'nın 251/3. maddeleri gereğince 1 ay 26 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, TCK’nın 52/2. maddesince günlüğü 20 TL'den (56x20) 1120 TL adli para cezasına çevrilmesine ve mahkumiyet hükmünün yeniden CMK’nın 231/5. maddesi gereğince açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeden 30.06.2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılarak yapılan incelemede, 5271 sayılı Kanununun 231. maddesinin 11. fıkrasında, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suçun işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkemece hükmün açıklanacağı belirtilmiş olup, bu iki halin gerçekleştiğinin saptanması durumunda, mahkemece yapılacak işlem, önceden verilen ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olması nedeniyle hukuki varlık kazanmayan hükmün açıklanmasından ibarettir. Bu iki şarttan birine aykırılık nedeniyle hükmün açıklanması halinde mahkemece, uygulanmasında yasal zorunluluk bulunduğu halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle uygulanamayan yasal hükümler hariç olmak üzere önceki hükümde bir değişiklik yapılmayacağından, yeniden kurulan hükümde önceden verilen hükmün infazını sağlamaya yöneliktir. Yeniden hüküm verilmesi ise yalnızca sanığın “kendisine yüklenen yükümlülüklerin yerine getirilememesi" halinde mümkündür. Bu şart gerçekleştiğinde, sanığa yeni bir imkan sağlamayı düşünen yasa koyucu, yükümlülüğün yerine getirilememesi haline münhasır olarak mahkemeye, sanığın durumunun değerlendirilmesi suretiyle, cezanın kısmen infazına yada önceki hükümde yasal zorunluluk nedeniyle tartışılamayan erteleme veya seçenek yaptırımlara çevirme kurumlarının değerlendirilmesi suretiyle yeniden hüküm kurması imkanını sağlamıştır. Bu son halde dahi mahkeme, sübut ve nitelendirmenin değiştirilmesi veya önceki uygulamadan dönme yönünden bir imkâna sahip olmamakta, yalnızca önceki hükmün varlığı kabul edilerek, belirli bir kısmının infaz edilmemesi ya da önceki hükümde değerlendirilemeyen TCK’nın 50 veya 51. maddelerinin uygulanması yetkisine sahip olabilmektedir. Mahkemece sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeyerek sanık hakkında tekrardan 5271 sayılı Kanunun 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, ... 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.05.2021 tarihli ve 2020/346 esas, 2021/128 karar sayılı kararının CMK’nın 309/4-c maddesi uyarınca aleyhe tesir etmemek ve yeniden yargılamayı gerektirmemek üzere BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.