2022/1372 K. 2022/20556 T. 19.12.2022

11. CD., E. 2022/1372 K. 2022/20556 T. 19.12.2022

T.C. Yargıtay Başkanlığı - 11. Ceza Dairesi
Esas No.: 2022/1372
Karar No.: 2022/20556
Karar tarihi: 19.12.2022
 

KARAR

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 23.11.2021 tarih ve 2021/20280 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 30.12.2021 tarih ve KYB-2021/144762 sayılı ihbarname ile;

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na muhalefet suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 21/06/2021 tarihli ve 2020/27773 soruşturma, 2021/5384 esas, 2021/3987 sayılı iddianamenin iadesine dair Ankara Batı 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/07/2021 tarihli ve 2021/328 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/08/2021 tarihli ve 2021/1094 değişik iş sayılı kararının "Ankara Batı 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/06/2020 tarihli kararı ile şüphelinin kolluk beyanında, iddianameye konu faturaları düzenleyenin ... olduğunu ileri sürmesi karşısında, adı geçenin ifadesine başvurulmadan ve bahsi geçen faturaların kim tarafından düzenlendiğini belirlemek üzere, söz konusu faturalar üzerinde yazı ve imza incelemesi yaptırılmadan, yine sahte faturaların verildikleri kişilere, faturaları veren kişinin kim olduğu hususunda teşhis yaptırılmadan kamu davası açıldığından bahisle, iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de;

Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 18/01/2021 tarihli ve 2020/5097 esas, 2021/341 karar sayılı ilamında, "...İncelenen dosya içeriğine göre; Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının 12/06/2020 tarihli iddianamesi ile şüpheliler hakkında “sahte fatura düzenleme“ suçundan kamu davası açılmasına rağmen, Mahkemenin iade kararında belirtilen hususların “sahte fatura kullanma“ suçuna ilişkin olması karşısında; iddianamenin iadesi kararında belirtilen gerekçelerin CMK’nin 174/1-b maddesi uyarınca suçun sübûtuna doğrudan etki edecek nitelikte olmadığı gibi CMK’nin 170/3-j ve 170/4-5. maddelerine de aykırılık bulunmadığı..." şeklinde belirtildiği üzere,

Dosya kapsamına göre sanık hakkında, defter ve belgeleri ibraz etmemek ve sahte belge düzenlemek suretiyle 213 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan kamu davası açıldığı, şüphelinin adına kayıtlı aynı zamanda sahte faturaların düzenlendiği iş yeri çalışanı ...'in 04/04/2019 tarihinde Vergi Müfettiş Yardımcısına vermiş olduğu beyanında, iş yerine şüphelinin gelip gittiğini beyan ettiği, yine ücretini elden şüpheliden aldığını ve iş yerinde başkaca çalışanın olmadığını ifade ettiği, yine tanık olarak ifadesine başvurulan ... muhasebeci ... 'ın, şüpheli ile sözleşme imzaladığını, iş yeri ile şüphelinin ilgilendiğini beyan ettiği, bu halde diğer deliller ile birlikte, üzerine atılı suçtan şüpheli hakkında kamu davası açılmasına yeterli delilin bulunduğu, son olarak iddianameye konu eylemin 5237 sayılı Kanun'un 204. maddesinde düzenlenen sahtecilik suçunu değil, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/b maddesinde düzenlenen vergi suçunu teşkil ettiği, faturaların sahte olduğuna ilişkin dosyada mevcut vergi suçu raporu ve komisyon mütalaası bulunduğu, mahkemenin bu hususta tekrar rapor alabileceği, mahkemenin bu husustaki ikinci iade gerekçesinin de sahte fatura kullanma suçuna ilişkin olduğu gibi, iade sebeplerinin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 174. maddesinde sayılan iade nedenleri kapsamında da bulunmadığı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,

Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesinde yer alan “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca, Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukuki nitelendirilmesinin de Cumhuriyet savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekeceği, şüpheli hakkında kamu davasının açılması için yeterli şüphenin bulunduğu, iddianamenin iadesi kararında belirtilen gerekçelerin CMK’nin 174/1-b maddesi uyarınca suçun sübûtuna doğrudan etki edecek mahiyette olmadığı anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görüldüğünden, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 21.06.2021 tarihli 2020/27773 Soruşturma ve 2021/5384 Esas sayılı iddianamenin iadesine ilişkin Ankara Batı 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.07.2021 tarih ve 2021/328 iddianame değerlendirme sayılı kararına vaki itirazın reddine dair Ankara Batı 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.08.2021 tarih ve 2021/1094 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 19.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.