2022/1394 T. 16.11.2022

VDDK., E. 2021/725 K. 2022/1394 T. 16.11.2022

T.C. Danıştay Başkanlığı - Vergi Dava Daireleri Kurulu
Esas No.: 2021/725
Karar No.: 2022/1394
Karar tarihi: 16.11.2022
 

T.C.

D A N I Ş T A Y

VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No : 2021/725

Karar No : 2022/1394

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı

(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Davacı adına, esnaf muaflığından faydalanan kişilerden aldığı bir kısım hurda emtiayı tevkifat yükümlülüğünden kaçınmak amacıyla gerçek emtia teslimine dayanmayan faturalar ile belgelendirdiğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden 2006 yılının Ocak-Mart ila Ekim-Aralık dönemleri için re'sen tarh edilen gelir (stopaj) vergileri ile vergilerin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca 2006 yılı için yüzde elli oranında artırılarak kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.

... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:

i. Dava konusu cezalı tarhiyat ve gider pusulası düzenlenmediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden değerlendirme:

Uyuşmazlıkta, davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda davacının gerçek emtia teslimine dayanmayan fatura kullandığı tespitinden hareketle vergiden muaf esnaftan mal aldığı kanısına varılmıştır. Gerçek emtia teslimine dayanmayan fatura kullanma nedeni ise 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinde belirtilen tevkifat yükümlülüğünden kaçınmak olarak belirtilmiştir. Ancak, davacının gerçekten vergiden muaf esnaftan mal alıp almadığı yönünde hukuken geçerli herhangi bir tespite yer verilmemiştir.

Bu durumda, davacının vergiden muaf esnaftan mal alıp almadığı yönünde herhangi bir araştırma yapılmaksızın, hukuken geçerli herhangi bir tespite yer verilmeden (davacıya imzalatılan inceleme raporuna ekli tutanakta davacıya bu yönde soru yöneltilmeden, olayı somut olarak ortaya koyan tutanak vs. olmadan) eksik incelemeye dayalı olarak yapılan cezalı tarhiyatta ve gider pusulası düzenlenmediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk görülmemiştir.

ii. Bir kısım emtia alımlarını gerçeği yansıtmayan faturalarla belgelendirilmesinden dolayı kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden değerlendirme:

213 sayılı Kanun'un 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle maddede sayılan belgelerin verilmediğinin ve alınmadığının belirlenmesi ve bu belgeleri vermeyen ve almayanların saptandığına dair hukuken geçerli bir tespitin mevcut olması gerekmekte olup olayda ise bu yönde yapılmış somut bir tespit bulunmamaktadır. Bu nedenle kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuki isabet görülmemiştir.

iii. Karar sonucu:

Vergi Mahkemesi bu gerekçeyle dava konusu vergi ve cezaları kaldırmıştır.

Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 30/10/2017 tarih ve E:2013/3603, K:2017/7185 sayılı kararı:

Davacının 2006 yılına ilişkin hesaplarının incelenmesi neticesinde vergi inceleme raporu düzenlenmiştir. Bu raporda, davacının vergiden muaf esnaftan yapılan hurda alımlarını sahte faturalar ile belgelendirdiği tespit edilmiştir.

Vergi Mahkemesince sahte fatura kullanımı yönünden re'sen tarh nedeninin olayda gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmemiştir. Bu nedenle mahkemece sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı nitelikte olduğu ileri sürülen faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayanıp dayanmadığı hususunun açıklığa kavuşturulması, re'sen tarhiyat nedeninin gerçekleştiği sonucuna varılması halinde, vergi matrahının tespitine ilişkin yöntemin hukuka uygunluğunun değerlendirilmesi gerekmektedir.

Mahkemece anılan inceleme yapılmaksızın, davacının hurda alışlarını vergiden muaf esnaftan yaptığı yolunda somut bir tespit bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu vergi ve cezaların kaldırılması yolunda karar verilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Daire bu gerekçeyle kararı bozmuştur.

Bozma kararına uyduğunu belirten ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı:

i. Dava konusu cezalı tarhiyat ve gider pusulası düzenlenmediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden değerlendirme:

Davacı adına fatura düzenleyen her bir mükellef için yapılan tespitlerin değerlendirilmesinden, mükelleflerce sahte fatura faaliyetinin değişik yollarla gizlenmeye çalışıldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarında, davacının gerçekten vergiden muaf esnaftan mal alıp almadığı yönünde hukuken geçerli herhangi bir tespite yer verilmediği görülmüştür.

Diğer taraftan, yüksek tutarda hurda alımının vergiden muaf esnaftan yapıldığının kabulü de hayatın olağan akışına ve ticari icaplara uygun düşmemektedir.

ii. Bir kısım emtia alımlarını gerçeği yansıtmayan faturalarla belgelendirilmesinden dolayı kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden değerlendirme:

213 sayılı Kanun'un 353. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle maddede sayılan belgelerin verilmediğinin ve alınmadığının belirlenmesi ve bu belgeleri vermeyen ve almayanların saptandığına dair hukuken geçerli bir tespitin mevcut olması gerekmekte olup olayda ise bu yönde yapılmış bir tespit bulunmamaktadır.

iii. Karar sonucu:

Vergi Mahkemesi, bu gerekçeyle dava konusu vergi ve cezaları kaldırmıştır.

Davalının temyiz isteminde bulunması üzerine dosyanın esas kaydına alındığı Danıştay Dördüncü Dairesinin 13/04/2021 tarih ve E:2019/2727, K:2021/2174 sayılı kararı:

Daire, Vergi Mahkemesince verilen kararın eylemli ısrar niteliğinde olduğu gerekçesiyle dosyanın Danıştay Vergi Dava Daireleri Kuruluna gönderilmesine karar vermiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Temyiz istemine konu kararının hukuka aykırı olduğu belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Danıştay Dördüncü Dairesinin bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince bozma kararına uyulduğu belirtilerek verilen kararın eylemli ısrar mahiyetinde olduğu anlaşıldığından, temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, temyize istemine konu kararın eylemli ısrar kararı niteliğinde olduğuna oybirliğiyle karar verilmesinin ardından Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Danıştay Dördüncü Dairesinin yukarıda yer verilen kararının dayandığı aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle ısrar kararının bozulması gerekmektedir.

Öte yandan, bozma kararı üzerine verilecek kararda, yüzde elli oranında artırılarak kesilen özel usulsüzlük cezalarının hukuka uygunluğunun yeniden değerlendirileceği tabiidir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- Davalının temyiz isteminin KABULÜNE,

2- ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,

3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,

2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/11/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

X -

KARŞI OY

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından, istemin reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.