Adi ortaklığın, hisselerin bir ortağa devredilmesi dolayısıyla son bulması halinde, mevcut emtia ile taşıtlar ve demirbaşların devrinin nasıl faturala
Özelge: Adi ortaklığın, hisselerin bir ortağa devredilmesi
dolayısıyla son bulması halinde, mevcut emtia ile taşıtlar ve
demirbaşların devrinin nasıl faturalandırılacağı ile
bastırılmış belgelerden terk tarihi itibariyle kullanılmamış
olanların devralan
Sayı:
B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-134
Tarih:
12/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-134 12/01/2012
Konu : Adi ortaklığın son bulması halinde emtia ve demirbaşın
nasıl faturalandırılacağı, ortaklığa ait belgelerin akıbeti ve
devralınan hisseler için ödenen KDV'nin indirim konusu
yapılıp yapılamayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, hisse oranlarının %30 ... ve %70 ... adına olduğu
adi ortaklığın, ortaklardan ... 'nun hissesini diğer ortağa devretmesi dolayısıyla son bulması halinde,
mevcut emtia ile taşıtlar ve demirbaşların nasıl faturalandırılacağı ile bastırılmış belgelerden terk
tarihi itibariyle kullanılmamış olanların devralan ortak ( ... ) tarafından tekrar kullanılıp
kullanılamayacağı ve adi ortaklığa ait devreden KDV'nin %70 hisseye sahip ... tarafından indirim
konusu yapılıp yapılamayacağı konusunda tereddüde düştüğünüz belirtilerek, Başkanlığımız görüşü
talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1/1'inci maddesinde; ticari, sınai, zirai faaliyet
ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer
vergisine tabi olduğu,
8/1-a maddesinde; mal teslimlerinde ve hizmet ifalarında bu işi yapanların verginin
mükellefi olduğu,
29/1-a maddesinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan
katma değer vergisinden bu Kanun'da aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak
kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri
vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirebileceği,
29/3'üncü maddesinde; indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı
aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde
kullanılacağı,
Hükümleri yer almaktadır.
Diğer taraftan; 25 Seri No'lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin "Adi Ortaklıklarda
Vergileme" başlıklı (C) bölümündeki açıklamalara göre,
"...adi ortaklıklarda ortaklığın sona ermesi sonucunu doğurmayan hisse devri işlemleri
katma değer vergisine tabi olmayacak, ortaklığın sona ermesi sonucu doğuran devir işlemlerinde
ise vergi uygulanacaktır. Adi ortaklıkta, ortaklardan biri veya birkaçının hisselerini diğer ortaklara veya üçüncü
şahıslara devretmesi, bu şekilde ortaklıktan bazı ortakların ayrılması veya ortaklığa yeni ortakların
alınması halinde, mevcut adi ortaklık, ortak sayısındaki değişiklik dışında aynen devam ediyorsa, bu
hisse devri işlemlerinde vergi uygulanmayacaktır.
Hisse devri işlemleri adi ortaklığın sona ermesi sonucunu doğuruyor veya ortaklık,
ortakların kararı ile fesh ediliyorsa, bu devir işlemlerine vergi uygulanması gerekmektedir...
Ortaklardan biri veya birkaçının hisselerinin diğer ortak veya ortaklara devredilmesi
suretiyle ortaklığın sona ermesi halinde; devralan ortak veya ortakların kendi hisseleri ile satın
aldıkları hisseler dikkate alınmaksızın, ortaklıkça, devralan ortak veya ortaklara teslim edilen
toplam mal bedeli üzerinden katma değer vergisi hesaplanacaktır. Ortaklık tarafından
düzenlenecek olan faturada ayrıca gösterilecek olan bu vergi ilgili dönem işlemleri ile birlikte adi
ortaklığın son beyannamesine dahil edilerek beyan edilecek, devralan ortak veya ortaklar
tarafından ise genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılabilecektir..."
Buna göre; iki ortaktan oluşan adi ortaklıkta ortaklardan birinin hissesini diğer ortağa
devretmesi halinde bu hisse devri, adi ortaklığın sona ermesi sonucunu doğurduğundan katma
değer vergisine tabi bulunmaktadır.
Öte yandan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 160'ıncı maddesinde; 153'üncü maddede yazılı
mükelleflerden işi bırakanların, keyfiyeti vergi dairesine bildirmeye mecbur oldukları hükmü yer
almakta olup aynı Kanun'un 161'inci maddesinde, vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin
tamamen durdurulması ve sona ermesinin işi bırakmayı ifade ettiği hüküm altına alınmıştır.
"Faturanın Tarifi" başlıklı 229'uncu maddesinde; fatura, satılan emtia veya yapılan iş
karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar
tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmıştır. Kanun'un 231'inci maddesinin 5
numaralı bendinde de faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi
gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş
sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Adi ortaklıklar 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 520-541'inci maddelerinde düzenlenmiştir.
Anılan Kanun'un 520'nci maddesinde adi ortaklık, iki veya daha fazla kişinin, bir sözleşmeye
dayanarak ortak bir amaca ulaşmak için emek ve mallarını birleştirmesi olarak tanımlanmıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre;
- ... 'nun hisselerinin diğer ortak olan ... 'ya devredilmesi suretiyle ortaklığın sona ermesi
halinde, hisseyi alan ortak adına ( ... ) devir tarihi itibarıyla işletmede mevcut emtianın tamamı için
ve ayrıca demirbaş ile taşıtlar için fatura düzenlenerek katma değer vergisi hesaplanacaktır.
Ortaklık tarafından düzenlenecek olan bu faturada ayrıca gösterilecek olan bu vergi, ilgili dönem
işlemleri ile birlikte adi ortaklığın son beyannamesine dahil edilerek beyan edilecektir.
- Ortaklığın sona ermesi sonucu faaliyetine devam edecek olan ... 'nun bu şekilde devraldığı
hisseler için hesaplanan KDV genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılabilecektir.
- Ancak, adi ortaklığın sona ermesi sonucunda, ortaklığa ait devreden KDV'nin hisseyi alan
ortak ( ... ) tarafından indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.
- Diğer taraftan, devir neticesinde gerçek kişi mükellefiyete tabi olacak ortağın, adi
ortaklığa ait defter ve belgeleri kullanması mümkün olmayıp; devir tarihi itibarıyla kullanılmamış
olanların iptal edilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.