Almanya mukimi şirketten isim hakkının satın alınması halinde yapılacak ödemeler üzerinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı.
Almanya mukimi şirketten isim hakkının satın alınması
halinde yapılacak ödemeler üzerinden tevkifat yapılıp
yapılmayacağı.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.34.16.01-125[30-2014/165]-177
Tarih:
02/02/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 62030549-125[30-2014/165]-177 02/02/2015
Konu : Almanya mukimi şirketten isim
hakkının satın alınması halinde
yapılacak ödemeler üzerinden
tevkifat yapılıp yapılmayacağı.
İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formunda, Almanya mukimi “…” firmasından “…” markalarının
isim haklarını satın almak istediğinizi, söz konusu firmanın diğer grup firmanızın bağlı ortaklığı
olduğu, ilgi (b)’de kayıtlı ek dilekçenizde; söz konusu markaların satın alınmasından sonra
şirketinizin bilançosunun aktifine “Maddi Olmayan Duran Varlıklar” olarak kaydedileceği, satın
alma yoluyla devralınan markaların yurt içi ve yurt dışında bütün hak ve tasarruflarının şirketinize
ait olacağı belirtilerek alınacak markalar için yapılacak ödemeler üzerinden tevkifat yapılıp
yapılmayacağı hususunda bilgi talep edilmektedir.
Kurumlar Vergisi Kanunu Yönünden
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; Kanunun
birinci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye'de
bulunmayanların sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançları üzerinden dar mükellefiyet esasında
vergilendirileceği hükme bağlanmış ve üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyette kurum kazancını
oluşturan kazanç ve iratlar bentler halinde sayılmıştır.
Anılan Kanunun 30 uncu maddesinde, dar mükellefiyete tâbi kurumların maddede bentler
halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil olmak üzere
nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi
yapılacağı hükmüne yer verilmiş olup, maddenin ikinci fıkrasında ise ticari veya zirai kazanca dahil
olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri
gayrimaddî hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk
ettirilen bedeller üzerinden kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. Vergi
kesintisi oranları, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 3/2/2009 tarihinden itibaren
gayrimaddi hak bedeli ödemelerinde %20 olarak belirlenmiştir.
Aynı Kanunun “Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı” başlıklı 13 üncü
maddesinin birinci fıkrasında, kurumların ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak
tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunmaları
halinde, kazancın tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış
sayılacağı; alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para
alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemlerin her hal ve şartta
mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirileceği hükmü yer almıştır.
Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması Yönünden
"Türkiye Cumhuriyeti İle Federal Almanya Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan
Vergilerde Çifte Vergilendirmeyive Vergi Kaçakçılığını Önleme Anlaşması" 01/01/2011 tarihinde
yürürlüğe girmiş olup, söz konusu Anlaşmanın “Sermaye Değer Kazançları” başlıklı, 13 üncü
maddesi,
“1. Bir Akit Devlet mukimince, diğer Akit Devlette yer alan ve 6 ncı maddede belirtilen
gayrimenkul varlığın elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, bu diğer Devlette
vergilendirilebilir.
2. Bir Akit Devlet mukimince, değerinin yüzde ellisinden fazlası, doğrudan veya dolaylı
olarak diğer Akit Devlette bulunan gayrimenkul varlığı temsil eden hisse senetleri ve benzeri
hakların elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
3. Bir Akit Devlet teşebbüsünün diğer Akit Devlette sahip olduğu bir işyerinin ticari
varlığına dahil menkul varlıkların veya bir Akit Devlet mukiminin diğer Akit Devlette serbest meslek
faaliyeti icra etmek üzere kullandığı sabit bir yere ait menkul varlıkların elden çıkarılmasından
doğan kazançlar, bu işyerinin (yalnız veya tüm teşebbüsle birlikte) veya sabit yerin elden
çıkarılmasından doğan kazanç da dahil olmak üzere, bu diğer Devlette vergilendirilebilir.
4. Bir Akit Devlet mukiminin, uluslararası trafikte işletilen gemi veya uçakların veya söz
konusu gemi veya uçakların işletilmesiyle ilgili menkul varlıkların elden çıkarılmasından sağladığı
kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilecektir.
5. 1, 2, 3 ve 4 üncü fıkralarda belirtilenlerin dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından
sağlanan kazançlar, yalnızca elden çıkaranın mukim olduğu Akit Devlette vergilendirilecektir.
Bununla beraber, bundan bir önceki cümlede bahsedilen ve diğer Akit Devlette elde edilen sermaye
değer artış kazançları, iktisap ve elden çıkarma arasındaki süre bir yılı aşmadığı takdirde bu diğer
Akit Devlette de vergilendirilecektir.”
hükümlerini öngörmektedir.
Bu hükümlere göre, Almanya mukimi şirketin “…” ve “…” markalarının isim haklarının
satışından elde ettiği kazancın Anlaşmanın 13’üncü maddesinin 5’inci fıkrası kapsamında
değerlendirilmesi gerekmekte olup Almanya mukimi şirketin, satışını yapacağı isim haklarından
elde edeceği kazanç Almanya'da vergilendirilecektir.
Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için söz konusu Alman şirketinin Almanya’da tam
mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin Almanya
yetkili makamlarından alınacak bir belge ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile birlikte Türkçe
tercümesinin noterce veya Almanya’daki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen bir örneğinin vergi
sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin ibraz
edilememesi durumunda ise ilgili anlaşma hükümleri yerine iç mevzuat hükümlerimizin
uygulanacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.