Bakırcılık faaliyetinin esnaf muaflığı kapsamında değerlendirilmesi hk.

Özelge: Bakırcılık faaliyetinin esnaf muaflığı kapsamında
değerlendirilmesi hk.
Sayı: 
38418978-120[9-12/104]-164
Tarih: 
27/02/2013
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : 38418978-120[9-12/104]-164 27/02/2013
Konu : Bakırcılık faaliyetinin esnaf muaflığı kapsamında  
değerlendirilmesi
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, işyerinizde ham bakırı vurarak ve döverek şekil vermek
suretiyle hediyelik eşya haline getirilmesi işi ile iştigal ettiğinizi belirterek, bu faaliyetinizin
unutulmaya yüz tutmuş sanat eseri kapsamında değerlendirilerek esnaf muaflığından yararlanıp
yararlanamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun "Vergiden Muaf Esnaf" başlıklı 9 uncu
maddesinde,"Ticaret ve sanat erbabından aşağıda yazılı şekil ve suretle çalışanlar gelir vergisinden
muaftır.
            ...
            8.(6322 sayılı kanunun 4.maddesiyle değişen bent; Yürürlük 15.06.2012)Bu Kanunun
47 nci maddesinde yazılı şartları haiz olanlardan kendi ürettikleri ürünleri satanlara münhasır
olmak üzere el dokuma işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek yapımı, sedef kakma ve ahşap oyma
işleri, kaşıkçılık, bastonculuk, semercilik, yazmacılık, yorgancılık, keçecilik, lüle ve oltu taşı işçiliği,
çarıkçılık, yemenicilik, oyacılık ve bunlar gibi geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve
kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyette bulunanlar;
            ...
            Ticari, zirai veya mesleki kazancı dolayısı ile gerçek usulde Gelir Vergisine tabi olanlar ile
yukarıda sayılan işleri Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde yapanlar
esnaf muaflığından faydalanamazlar."
            ...
            (6322 sayılı kanunun 4.maddesiyle eklenen fıkra; Yürürlük 15.06.2012)Esnaf muaflığına
ilişkin şartları taşıyanlara talepleri halinde vergi dairesince Esnaf Vergi Muafiyeti Belgesi verilir. Bu
belgenin şekil ve muhtevasının tayin ve tespiti ile iptali ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları
belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir."
            hükmü yer almıştır.
            Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin "2.2.
Geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olduğu ve kaybolmaya yüz tuttuğu belirlenen meslek
kollarında faaliyette bulunanlarla ilgili esnaf muaflığının kapsamı"  başlıklı bölümünde,
            "Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasına 6322 sayılı Kanunla eklenen
(8) numaralı bent hükmü uyarınca;            El dokuma işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek yapımı, sedef kakma ve ahşap oyma
işleri, kaşıkçılık, bastonculuk, semercilik, yazmacılık, yorgancılık, keçecilik, lüle ve oltu taşı işçiliği,
çarıkçılık, yemenicilik, oyacılık ve bunlar gibi geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve
kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyette bulunanlar esnaf muaflığından
yararlanacaklardır.
            Anılan meslek kollarında faaliyette bulunanların söz konusu muafiyetten yararlanabilmeleri
için Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı basit usule tabi olmanın genel şartlarını
topluca taşımaları ve münhasıran kendi ürettikleri ürünleri satmak suretiyle faaliyette bulunmaları
gerekmektedir.
            Öte yandan, söz konusu meslek kollarında; devamlı veya arızi olarak, işyeri açılarak,
motorlu  araç kullanılarak, yardımcı işçi veya çırak çalıştırılarak faaliyette bulunulması muafiyetten
yararlanmaya engel teşkil etmeyecektir.
            Ancak, söz konusu meslek kollarında aşağıdaki şekilde faaliyette bulunulması halinde ise
muafiyetten yararlanılması mümkün değildir:
            - Ticari işletmelere ait malları mutat olarak veya belli aralıklarla satanlar ile kendi
ürettikleri ürünlerle birlikte başkalarına ait ürünleri de satanlar,
            - Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde faaliyette bulunanlar,
            -  Ticarî, ziraî veya meslekî kazancı dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tâbi olanlar.
            Diğer taraftan, halen basit usulde veya gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden söz
konusu muafiyete ilişkin şartları topluca taşıyanların bağlı oldukları vergi dairesine başvurmaları
halinde hükmün yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla mükellefiyetleri kapatılacaktır. Şartları topluca
taşıyanlardan muafiyet hükmünden faydalanmak istemediğini ilgili vergi dairesine yazı ile
bildirenler ise durumlarına göre basit veya gerçek usulde vergilendirilecektir. "
            açıklamaları yer almaktadır.
            Anılan Kanunun 47 nci maddesinde de basit usule tabi olmanın genel şartları;
           "1. Kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak (işinde yardımcı işçi ve çırak kullanmak,
seyahat, hastalık, ihtiyarlık, askerlik, tutukluluk ve hükümlülük gibi zaruri ayrılmalar dolayısıyla
geçici olarak bilfiil işinin başında bulunmamak bu şartı bozmaz. Ölüm halinde iş sahibinin dul eşi
veya küçük çocukları namına işe devam olunduğu takdirde, bunların bilfiil işin başında bulunup
bulunmamalarına bakılmaz.),
           2. İşyeri mülkiyetinin iş sahibine ait olması halinde emsal kira bedeli, kiralanmış olması
halinde yıllık kira bedeli toplamı büyükşehir belediye sınırları içinde (280 Seri No'lu Gelir Vergisi
Genel Tebliği ile 1.1.2012 tarihinden itibaren) 5.000 lirayı, diğer yerlerde 3.500 lirayı aşmamak,
            3. Ticari, zirai veya mesleki faaliyetler dolayısıyle gerçek usulde Gelir Vergisi'ne tabi
olmamak,"
            şeklinde belirlenmiştir.
            Aynı Kanunun 94 üncü maddesinde,"Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu
müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve
vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan
etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme
hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak
ödenenler dahil) nakden veya hesaben  yaptıkları  sırada,  istihkak  sahiplerinin  gelir vergilerine
mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar." hükmüne yer verilmiş olup, aynı maddenin (13/a)
numaralı bendinde, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (8) numaralı bendinde yer alan emtiabedelleri veya bu emtianın imalinde ödenen hizmet bedelleri üzerinden (2012/3322 sayılı B.K.K
uyarınca) % 2 oranında tevkifat yapılacağı belirtilmiştir.
            Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Gelir Vergisi Kanununun 47 nci
maddesinde yazılı basit usule tabi olmanın genel şartlarını taşımanız ve kendi ürettiğiniz ürünleri
satmanız ve diğer şartları da taşımanız kaydıyla, aynı Kanunun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının
(8) numaralı bendinde sayılan geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve kaybolmaya yüz tutan
meslek kolları arasında yer alan bakır işlemeciliği faaliyetiniz dolayısıyla esnaf muaflığından
yararlanmanız mümkün bulunmaktadır. Söz konusu ürünleri anılan Kanunun 94 üncü maddesinde
tevkifat yapacaklar arasında sayılanlara satmanız durumunda, bu satış karşılığında yapılacak
ödemeler üzerinden anılan maddenin 13 üncü bendinin (a) alt bendi gereğince %2 oranında gelir
vergisi tevkifatı yapılacaktır.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.