Balık halinde balık komisyonculuğu faaliyetinde bulunanların vergi kanunları karşısındaki durumu hk.

Balık halinde balık komisyonculuğu faaliyetinde
bulunanların vergi kanunları karşısındaki durumu hk.
Sayı: 
11395140-105[229-2014/VUK1-17318]-523898
Tarih: 
05/12/2017
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı :11395140-105[229-2014/VUK1-17318]-523898 05.12.2017
Konu :Balık halinde balık komisyonculuğu  
faaliyetinde bulunanların vergi
kanunları karşısındaki durumu.
 
İlgi : 16/01/2013 tarih ve 567 evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz incelenmiş ve konuya ilişkin açıklamalar aşağıda
yapılmıştır.
I- GELİR VERGİSİ VE KURUMLAR VERGİSİ KANUNLARI YÖNÜNDEN
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında kurumlar
vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden
hesaplanacağı, ikinci fıkrasında ise safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari
kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında
tevkifat yapmakla sorumlu olanlar sayılmış olup anılan fıkranın (11) numaralı bendinde,
"Çiftçilerden satın alınan zirai mahsuller ve hizmetler için yapılan ödemelerden;
a) Hayvanlar ve bunların mahsulleri ile kara ve su avcılığı mahsulleri için,
i) Ticaret borsalarında tescil ettirilerek satın alınanlar için (2009/14592 sayılı BKK ile % 1)
ii) (i) alt bendi dışında kalanlar için (2009/14592 sayılı BKK ile % 2) ..." vergi tevkifatı
yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.Ayrıca, 128 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "X- Vergi Tevkifatı ve Esasları" başlıklı
bölümünde, "... Diğer taraftan yaş meyve sebze komisyonculuğu ile uğraşanlar her ne kadar
komisyoncu adı altında faaliyet göstermekteyseler de müstahsilden aldıkları ürünler için müstahsil
makbuzunu bizzat kendileri düzenledikleri ve satın alan kimseye bu ürünleri kendi faturaları ile
devrettiklerinden, Vergi Kanunları yönünden yaptıkları iş bir alım-satım faaliyeti niteliğinde
bulunmaktadır. Bu nedenle komisyoncu adı altında çalışmakla beraber faaliyeti alım-satım
niteliğinde olan bu şahıslarda çiftçilerden satın alacakları zirai ürünlerin bedellerinden tevkifat
yapmak zorundadırlar. Vergi Usul Kanununda yapılan değişiklikle vergilemede vergiyi doğuran
olayın gerçek niteliği esas alındığı ve canlı hayvanların müstahsilleri tarafından kestirilerek et
olarak satılması hali gerçek yönüyle canlı hayvan satışı niteliğinde olduğundan bu halde de tevkifat
yapılacaktır." açıklamaları yer almıştır.
Buna göre; … Balık Halinde, şirketiniz tarafından gerçekleştirilen balık komisyonculuğundan
elde edilen kazancın kurum kazancı olarak vergilendirilmesi gerekmekte olup, çiftçilerden satın
alınan zirai ürünler için yapılan ödemeler üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin
birinci fıkrasının (11-a) numaralı bendi gereğince vergi tevkifatı yapılması gerekmektedir.
II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;
- (1/1) maddesinde, Türkiye'de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti
çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,
- (10/d) maddesinde, komisyoncular vasıtasıyla yapılan satışlarda malların alıcıya teslimi
anında vergiyi doğuran olayın meydana geldiği,
- (17/4-b) maddesinde, Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde vergiye tabi olmayan
çiftçiler tarafından yapılan teslim ve hizmetlerin KDV den istisna olduğu,
- (24/b) maddesinde, ambalaj giderleri, sigorta, komisyon ve benzeri gider karşılıkları ile vergi,
resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurların matraha dahil olduğu
hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, bahse konu Kanunun 28 inci maddesinin Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye
dayanılarak yayımlanan 2007/13033 sayılı Kararname ile mal teslimi ve hizmet ifalarında
uygulanacak KDV oranları belirlenmiş olup, Kararname eki (II) sayılı listenin "A) GIDA
MADDELERİ" bölümünün (l/c) sırasına göre, Türk Gümrük Tarife Cetvelinin 3 No.lu faslında yer
alan balıkların (0301.10 pozisyonunda yer alan süs balıkları hariç) teslimi %8 oranında KDV'ye
tabidir.5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların
Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin üçüncü fıkrasında komisyoncuların,
alıcı ve satıcı arasında aracılık etmekle görevli oldukları hüküm altına alınmıştır.
60 No.lu KDV Sirkülerinin "Belediyelere Ödenen Hal Rüsumu" başlıklı (4.2) bölümünde ise;
"... Hal rüsumu, yeterli hizmet altyapısına sahip bankalar nezdinde malın üretildiği yerdeki
toptancı halinin bağlı olduğu belediye veya işletmecisi adına açılacak hesaba beş iş günü içinde
yatırılır. Bu hesapta toplanan tutarın yüzde yetmiş beşi, malın tüketime sunulduğu yerdeki toptancı
halinin bağlı olduğu belediye veya işletmecisi adına açılacak hesaba aylık olarak izleyen ayın beşinci
gününe kadar aktarılır. " denilmiştir.
Buna göre, Yaş Sebze ve Meyve Halinde yapılan toptan satışlardan alınan hal rüsumu, KDV
Kanununun 24/b maddesine göre KDV matrahına dahil olacaktır. Bu tutarların ilgili belediyeye
aktarılması ise KDV/nin konusuna girmemektedir." açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre,
- Hal komisyoncularının kendilerine mal gönderen üreticilere (gerçek usulde vergiye tabi olsun
ya da olmasın) veya tüccarlara verdikleri aracılık hizmetleri KDV'ye tabi olduğundan, şirketinizin
verdiği aracılık hizmetlerine ilişkin bedel üzerinden %18 oranında KDV'yi hesaplayarak genel
hükümlere göre beyan etmeniz gerekmektedir.
- KDV Kanununun (17/4-b) maddesi uyarınca, Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde
vergiye tabi olmayan su avcıları tarafından yapılan teslimler KDV'den istisna olduğundan, bu
kişilere  ait  ürünlerin  şirketiniz  aracılığıyla  satılmasında  ürün  bedelleri  üzerinden  KDV
hesaplanmayacağı gibi, ürün bedeli üzerinden ödenen hal rüsumu için de KDV hesaplanmayacaktır.
- Tüccarlara ya da defter tutmak mecburiyetinde olan su avcılarına ait ürünlerin şirketiniz
tarafından teslimleri KDV'ye tabi olduğundan, süs balıkları hariç balık teslimlerinde ürün bedeline
hal rüsumu dahil edilerek %8 oranında KDV hesaplanacaktır. Bu vergi, komisyoncu tarafından malı
gönderilen mükellefe intikal ettirilecek ve mükellef tarafından genel hükümlere göre beyan
edilecektir.
III- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde, faturanın, satılan emtia veya yapılan
iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar
tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanunun;- 230 uncu maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde, "Satılan malların teslim tarihi
ve irsaliye numarası, (Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı
hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının,
taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurulması şarttır...)",
- 232 nci maddesinde, "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle
defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler:
1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;
2. Serbest meslek erbabına;
3. Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara;
4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;
5. Vergiden muaf esnafa
sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek ve almak
mecburiyetindedirler."
- 235 inci maddesinde de "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tespit
edilenler ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler gerçek usulde vergiye tabi olmayan
çiftçilerden satın aldıkları malların bedelini ödedikleri sırada iki nüsha makbuz tanzim etmeye ve
bunlardan birini imzalayarak satıcı çiftçiye vermeye ve diğerini ona imzalatarak almaya
mecburdurlar. Mal tüccar veya çiftçi adına bir adamı veya mutavassıt tarafından alındığı takdirde
makbuz bunlar tarafından tanzim ve imza olunur.
Çiftçiden avans üzerine yapılan mübayaalarda, makbuz, malın teslimi sırasında verilir.
Müstahsil makbuzunun tüccar veya alıcı çiftçi nezdinde kalan nüshası fatura yerine geçer.
Müstahsil makbuzunda en az aşağıda yazılı bilgiler bulunur:
1. Makbuzun tarihi;2. Malı satın alan tüccar veya çiftçinin soyadı, adı unvanı ve adresi;
3. Malı satan çiftçinin soyadı, adı ve ikametgahı adresi;
4. Satın alınan malın cinsi, miktarı ve bedeli;
Bu maddede yazılı makbuzlar hiçbir resim ve harca tabi değildir.
Müstahsil makbuzları seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir."
hükümlerine yer verilmiştir.
Buna göre;
- Gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçilerden su ürünleri alımlarınıza ilişkin olarak
ödenecek bedeller için iki nüsha müstahsil makbuzu düzenlemeniz, bir nüshasını imzalayarak ürünü
aldığınız kişiye vermeniz, diğerini de ürün aldığınız kişiye imzalatarak almanız,
- Şirketinize mal gönderen üreticilere (gerçek usulde vergiye tabi olsun ya da olmasın) veya
tüccarlara ait malların şirketinizce satılması durumunda bu satışlar için malları alan kişiler adına
fatura düzenlemeniz,
- Şirketinize mal gönderen üreticilere (gerçek usulde vergiye tabi olsun ya da olmasın) veya
tüccarlara verilen aracılık hizmeti dolayısıyla söz konusu kişiler adına verdiğiniz hizmet karşılığı
fatura düzenlemeniz,
- Şirketinize mal gönderen üreticilere (gerçek usulde vergiye tabi olsun ya da olmasın) veya
tüccarlara ait malların satış işlemi gerçekleştikten sonra su ürünlerini gönderen bu kişilere
düzenlenecek olan komisyon faturalarında, bu kişiler adına yüklendiğiniz masrafları (nakliye,
navlun, hammaliye, rüsum, komisyon bedeli gibi giderleri ve varsa bunlara ait  KDV'leri) ve söz
konusu malların satış bedeli ve KDV'sini ayrıca göstermeniz, bu fatura ile gerçek muhatabına intikal
ettirilen masraf ve gelirlere ait belgelerin örneklerini düzenleyeceğiniz komisyon faturasına ek
yapmanız,
- Sevk irsaliyesi, ticari mal hareketinin izlenmesi için düzenlenen bir belge olduğundan,
ürünlerin herhangi bir aşamada şirketinizce taşınması veya taşıttırılması durumunda sevk irsaliyesi
düzenleyerek taşıtta bulundurmanızgerekmektedir.
Öte yandan, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin mal ve hizmet alımları ile mal ve
hizmet satışlarının bildirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri 396 Sıra No.lu
Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde açıklanmış bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge
geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla
vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi
hesaplanmayacaktır.