Bilim Komitesi oluşturulması işinin yıllara sari inşaat işi olup olmadığı hk.

Özelge: Bilim Komitesi oluşturulması işinin yıllara sari
inşaat işi olup olmadığı hk.
Sayı: 
50426076-120.01.02.08[42-2012/20524]-24
Tarih: 
14/03/2014
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : 50426076-120.01.02.08[42-2012/20524]-24 14/03/2014
Konu : Bilim Komitesi oluşturulması işinin yıllara sari inşaat işi  
olup olmadığı
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, 14.12.2012 tarihinde ... Genel Müdürlüğü ile iş
ortaklığınız arasında imzalanan "Hizmet Alımına İlişkin Sözleşme"de ... Barajı ve ... Projesi
kapsamında çevresel faaliyetlerin izlenmesi, denetlenmesi ve raporlanması maksadıyla 36 aylık süre
için bir Bilimsel Komite oluşturulacağı belirtilerek
            1- Anılan Sözleşmenin 5 inci maddesi de dikkate alındığında, söz konusu yükleniminizin;
yıllara sari inşaat ve onarma işi kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği,
            2- Sözleşme uyarınca kurulacak Bilim Komitesinde hizmet akdi olmaksızın yurtiçindeki
akademisyenlerden ve yurtdışındaki uzmanlardan gerçekleştirilecek hizmet alımınızla ilgili olarak
Kolombiya'da ikamet eden Kolombiya uyruklu uzman mühendisler ile Türkiye'de ikamet eden ...
Üniversitesi öğretim üyesi olan yabancı uyruklu uzmanlara yapılacak ödemelerden vergi kesintisi
yapılıp yapılmayacağı,
            3- Yine bu komitede görev alacak emekli öğretim görevlilerine yapılacak ödemelerin gider
pusulası ile yapılıp yapılamayacağı,
            4- Bu işle ilgili olarak elde edilecek kazanca ait geçici vergi beyanı ile kurumlar vergisi
beyanının iş ortaklığı adına mı yoksa ortaklığı oluşturan şirketler adına mı verileceği
            hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
            1- 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesinin birinci fıkrasında, birden fazla
takvim yılına sirayet eden inşaat (dekapaj işleri de inşaat işi sayılır) ve onarma işlerinde kar veya
zararın işin bittiği yıl kati olarak tespit edileceği ve tamamı o yılın geliri sayılarak, mezkur yıl
beyannamesinde gösterileceği hükme bağlanmıştır.
            Bir işin yıllara sari inşaat ve onarım olarak değerlendirilebilmesi için konusunun inşaat ve
onarma işi olması, işin taahhüde bağlı olarak yapılması ve birden fazla takvim yılına sirayet etmesi
gerekmektedir.
            Genel anlamı ile inşaat, malzeme ve işçilik kullanmak suretiyle meydana getirilen
gayrimenkulün yapı kısmına ait faaliyetlerinin tümünü kapsar. Onarım ise, bir gayrimenkulün
iskeleti dışında harap olan kısımlarının yeniden yapılması ile ilgili büyük ölçüdeki tamirat ve
yenileme faaliyetlerini ifade eder.
            İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ekinde yer alan sözleşmenin 5 inci maddesinde iş
ortaklığınızca gerçekleştirilecek iş "... Barajı ve ... Projesi kapsamında, çevresel faaliyetlerin inşaat
çalışmaları ile beraber yürütülmesi ve tamamlanması maksadıyla Bilim Komitesinin (BK)kurulmasını kapsamaktadır. Bu kapsamda, DSİ ve ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yürütülen
çevresel faaliyetlerin (çevre, yeniden yerleşim ve kültürel miras) izlenmesi, denetlenmesi ve
raporlanması maksadıyla ... Genel Müdürlüğü (..GM) tarafından bir BK kurulacak olup söz konusu
BK, çevresel faaliyetler ile alakalı tüm çalışmalarının izlenmesi ve denetlenmesi, yapılan
çalışmaların düzenli aralıklar ile raporlanması ve kamuoyu ile paylaşılmasından sorumlu olacaktır.
İşin teknik özellikleri ve diğer ayrıntıları sözleşme ekinde yer alan ve ihale dokümanını oluşturan
belgelerde düzenlenmiştir." şeklinde  tanımlanmıştır. 
            Buna göre, anılan İdareye karşı yüklenicisi olduğunuz ... Barajı ve ... Projesi kapsamında,
çevresel faaliyetlerin (çevre, yeniden yerleşim ve kültürel miras) izlenmesi, denetlenmesi ve
raporlanması maksadıyla Bilim Komitesi oluşturulması işinin Gelir Vergisi Kanununun 42 nci
maddesi uyarınca inşaat ve onarma işi olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
            2- Gelir Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, Türkiye'de yerleşmiş olmayan gerçek
kişilerin sadece Türkiye'de elde ettikleri kazanç ve iratları üzerinden vergilendirileceği, 7 nci
maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde, dar mükellefiyete tabi kimseler bakımından
serbest meslek kazançlarının Türkiye'de elde edildiğinin, serbest meslek faaliyetlerinin Türkiye'de
icra edilmesi veya Türkiye'de değerlendirilmesi şartlarına göre tayin olunacağı, maddenin son
fıkrasında ise değerlendirmeden maksadın, ödemenin Türkiye'de yapılması veya ödeme yabancı
memlekette yapılmışsa Türkiye'de ödeyenin veya nam ve hesabına ödeme yapılanın hesaplarına
intikal ettirilmesi veya karından ayrılması olduğu; 65 inci maddesinde, serbest meslek faaliyetinin,
sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari
mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına
yapılması olduğu hükme bağlanmıştır.
            Aynı Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (2/b) bendinde yaptıkları serbest
meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemeler tevkifat kapsamındaki ödemeler
arasında sayılmış olup söz konusu tevkifat oranı 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile %20
olarak belirlenmiştir.
            Buna göre, iş ortaklığınıza hizmet akdi ile bağlı olmayan yurtiçindeki emekli öğretim
görevlileri ile yabancı uzmanların bir organizasyon kurmayıp kendi sorumlulukları altında ilmi,
mesleki bilgi ve ihtisaslarına dayanarak mutad meslek olarak iş ortaklığınıza karşı ifa edecekleri
hizmetlerden dolayı Türkiye'de ikamet eden ... Üniversitesi öğretim üyesi olan yabancı uyruklu
uzmanlar ile emekli öğretim görevlilerinin icra edecekleri serbest meslek faaliyetlerinin ise tam
mükellefiyet kapsamında değerlendirilmesi; Türkiye'de ikamet etmeyen Kolombiya mukimi
(yerleşik) gerçek kişilerin (uzman mühendis) Türkiye'ye gelmeksizin Kolombiya'da icra edecekleri
serbest meslek faaliyeti ile ilgili olarak Türkiye'de yapılan ödemelerin dar mükellefiyet kapsamında
gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması gerekmektedir. Ancak, Kolombiya ile ülkemiz arasında çifte
vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunması halinde öncelikle bu anlaşma hükümlerinin dikkate
alınması gerekmektedir.
              3- 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Bu kanunda
aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve
muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir." hükmü yer almaktadır.
            Söz konusu Kanunun 229 uncu ve müteakip maddelerinde tevsik edici belgeler; fatura,
perakende satış vesikaları, gider pusulası, müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu, ücret
bordrosu, taşıma irsaliyesi, yolcu listeleri, günlük müşteri listeleri, muhabere evrakı olarak sayılmış
olup aynı Kanunun 236 ncı maddesinde ise "Serbest meslek erbabı, mesleki faaliyetlerine ilişkin her
türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir nüshasını müşteriye
vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir." hükmü mevcuttur.
            253 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "Yurt Dışında Faaliyette Bulunan
Mükelleflere Yaptırılan İş ve Hizmetler Karşılığında Alınan Belgelerle İlgili İşlemler" başlıklı (B)
bölümünde, yurt dışında mukim kişi veya kuruluşlara yaptırılan, iş veya hizmetler karşılığında
ödemede bulunan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin, yurt dışında mukim kişi veyakuruluşlardan aldıkları muteber belgeleri defter kayıtlarında gider olarak göstermelerine ilişkin
açıklamalar yapılmıştır.
            Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar doğrultusunda;
            - Türkiye'de ikamet eden ... Üniversitesi öğretim üyesi olan yabancı uyruklu uzmanlar ile
emekli öğretim görevlilerine yapılan ödemelerin serbest meslek faaliyeti kapsamında
değerlendirilmesi gerekeceğinden, bu kişiler tarafından serbest meslek makbuzu düzenlenmesi
gerekmekte olup iş ortaklığınıza karşı ifa edilecek hizmetlerin arızi serbest meslek kazancı
niteliğinde olması halinde, kendi nam ve hesabına çalışan ve mükellefiyet kaydı bulunmayan kişilere
yapılan ödemeler için gider pusulası düzenlenmesi mümkün bulunmaktadır.
            - Yurt dışında mukim kişi veya kuruluşlara yaptırdığınız iş veya hizmetler nedeniyle
yüklenilen tutarların işin mahiyetine göre gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınabilmesi için
yurt dışındaki firmadan alınacak belgenin hizmetin alındığı ülkede uygulanan vergi mevzuatı
çerçevesinde geçerli bir belge olması gerekmektedir.
            4- Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendine göre; iş
ortaklıkları kurumlar vergisi mükellefi olup bu Kanunun 2 nci maddesinin yedinci fıkrasında; aynı
maddenin diğer fıkralarında yazılı kurumların kendi aralarında veya şahıs ortaklıkları ya da gerçek
kişilerle, belli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa yüklenmek ve kazancını paylaşmak amacıyla
kurdukları ortaklıklardan bu şekilde mükellefiyet tesis edilmesini talep edenler iş ortaklığı olarak
tanımlanmıştır.
             Aynı Kanunun 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında kurumlar vergisi beyannamesinin,
hesap döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın birinci gününden yirmi beşinci günü
akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verileceği hükme bağlanmıştır.
            Bu hükümlere göre, belli bir işin yapımını birlikte üstlenen şirketlerin iş ortaklığı kurması
ortakların tercihine bırakılmış olup, iş ortaklığının şartlarının taşınması ve talep edilmesi halinde
kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilebilecektir. İlgide kayıtlı özelge talebiniz ekinde yer alan
belgelerin tetkikinden ... Bakanlığı ... Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilen "Hizmet Alımı"  işini
... Ltd. Şti. (%80 Pilot Ortak)  .... Ltd. Şti. İş Ortaklığı olarak yüklendiğiniz anlaşılmış olup bu işten
doğan kazancınızın da gerek geçici vergilendirme dönemleri gerekse yıllık dönemler itibarıyla iş
ortaklığınız adına beyan edileceği tabiidir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.