Binanın inşaatı süresince ortaya çıkan ve genel yönetim gideri olarak yapılan harcamaların doğrudan gider yazılıp yazılmayacağı.

T.C.

 GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

 Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

 Sayı :B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-661 21/02/2012

 Konu :Binanın inşaatı süresince ortaya çıkan ve

 genel yönetim gideri olarak yapılan

 harcamaların doğrudan gider yazılıp

 yazılmayacağı.

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda Kurumunuzun akti nde kayıtlı arsa üzerine iş merkezi inşa edildiği ve söz

 konusu binanın tamamlandıktan sonra gerçek ve tüzel kişilere kiraya verileceği belirtilerek, inşaat bitimi sonunda iş

 merkezi inşaatı esnasında binaya dahil edilen ve inşaatın projesinde yer alıp binanın içinde bulunan yürüyen merdiven,

 asansör, jenaratör, farkoil ve trafo gibi binadan bağımsız olabilen iktisadi kıymetlerin binanın tabi olduğu amortisman

 oranına göre mi yoksa kendileri için tespit edilen oran üzerinden mi amortisman ayrılacağı ile binanın inşaatı süresince

 ortaya çıkan ve genel yönetim gideri (yönetici ücretleri, o s kirası, araç kiraları, akaryakıt, kırtasiye vb.) olarak

 isimlendirilen harcamaların doğrudan gider yazılması mı gerektiği yoksa yatırım maliyetine mi dahil edileceği hususunda

 Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

            213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 262'nci maddesinde hüküm altına alındığı üzere, maliyet bedeli, iktisadi bir

 kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum

 giderlerin toplamını ifade eder.

             269'uncu maddesinde; "İktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedelleri ile değerlenir.

            Bu kanuna göre, aşağıdaki yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir:

            1. Gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatı;

            2. Tesisat ve makinalar;

            3. Gemiler ve diğer taşıtlar;

            4. Gayrimaddi haklar."

            270'inci maddesinde "Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satın alma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler

 girer:

              1. Makine ve tesisattan gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;

             2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit giderler.

            Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerinimaliyet

 bedelini ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükelle er serbesttirler."

            271'inci maddesinde; "İnşa edilen binalarda ve gemilerde, imal edilen makina ve tesisatta, bunların inşa ve imal

 giderleri, satın alma bedeli yerine geçer."

            272'nci maddesinde "Normal bakım, tamir ve temizleme giderleri dışında, gayrimenkulü veya elektrik üretim ve

 dağıtım varlıklarını genişletmek veya iktisadi kıymetini devamlı olarak artırmak maksadıyla yapılan giderler,

 gayrimenkulün veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının maliyet bedeline eklenir.

            (Bir geminin iktisap tarihindeki süratini fazlalaştırmak, yolcu ve eşya yükleme ve barındırma tertibatını genişletmek

 veya değiştirmek suretiyle iktisadi kıymetini devamlı olarak artıran giderlerle bir motorlu kara nakil vasıtasının kasa veya

 motorunun yenisi ile değiştirilmesi veya alımında mevcut olmayan yeni bir tertibatın eklenmesi için yapılan giderler

 maliyet bedeline eklenmesi gereken giderlerdendir.)

              Gayrimenkuller kira ile tutulmuş ise veya elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının işletme hakkı verilmiş ise, kiracı

 veya işletme hakkına sahip tüzel kişi tarafından yapılan bir ve ikinci fıkralardaki giderler bunların özel maliyet bedeli

 olarak ayrıca değerlenir. Kiracının veya işletme hakkına sahip tüzel kişinin faaliyetini icra için vücuda getirdiği tesisata ait

 giderler de bu hükümdedir.

            Gayrimenkuller veya elektrik üretim ve dağıtım varlıkları için yapılan giderler hem tamir, hem de kıymet artırma

 giderlerinden terekküp ettiği takdirde, mükellef bu giderlerden maliyet bedeline  eklenecek kısmı ayrı göstermek

 mecburiyetindedir."

             hükümleri yer almaktadır.

            Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 313'üncü maddesinde; " İşletmede bir yıldan fazla kullanılan ve

 yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269'uncu madde gereğince

 gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edavat, mefruşat, demirbaş ve sinema lmlerinin birinci kısımdaki

 esaslara göre tespit edilen değerinin bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesi amortisman mevzuunu teşkil eder."

 hükmü yer almaktadır.

            Anılan Kanun'un 5024 sayılı Kanun'la değişen 315'inci maddesine göre de, mükelle erin amortismana tabi iktisadi

 kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri ve ilan edilecek oranların

 tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı hükme bağlanmış olup, söz konusu maddenin

 Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak "Faydalı Ömür ve

 Amortisman Oranları" tespit edilmiş ve bu oranlar 333, 339, 365, 389, 399 ve 406 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel

 Tebliğleri ile açıklanmıştır.

            Vergi Usul Kanunu'nun yukarıda yer verilen hükümlerine göre, maliyet bedeli ile değerlenen binaların maliyet

 bedeline, inşaat projesinde yer alan ve binanın inşaası sırasında yapılan kalorifer ve asansör tesisatı, havalandırma,

 ısıtma ve soğutma tesisatı, yürüyen merdiven, trafo vb. iktisadi kıymetlerin harcamaları da dahil bulunmaktadır. Bu

 kıymetlerin binayla birlikte ve binanın faydalı ömrüne göre amortismana tabi tutulacağı tabiidir.

            Ayrıca; binanın yapımı süresince ortaya çıkan yönetici ücretleri, o s kirası, araç kiraları, akaryakıt, kırtasiye vb.

 harcamalardan binanın inşası ile doğrudan ilgili olanların maliyete dahil edilmesi mümkün bulunmaktadır.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 (*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

 (**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

 (***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu illeriniz dolayısıyla vergi tarh

 edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.