Birleşme yoluyla devir halinde öz varlık tutarı ile kayıtlı sermaye arasındaki farkın birleşen şirketin sermayesine ilavesi veya sermaye yedeklerinde

Özelge: Birleşme yoluyla devir halinde öz varlık tutarı ile
kayıtlı sermaye arasındaki farkın birleşen şirketin
sermayesine ilavesi veya sermaye yedeklerinde
tutulmasında vergi yükümlülüğü hk.
Sayı:
45404237-130[I.12.103.]-218
Tarih:
06/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I.12.103.]-218 06/08/2013
Konu : Birleşme yoluyla devir halinde öz varlık tutarı ile kayıtlı
sermaye arasındaki farkın birleşen şirketin sermayesine
ilavesi veya sermaye yedeklerinde tutulmasında vergi
yükümlülüğü
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, şirket ortaklarınızın bir kısmının öz varlığına sahip olduğu
kardeş kuruluşlarınızdan olan başka bir anonim şirketin birleşme yoluyla ve tüm aktif ve pasifiyle
devir alınacağı, şirketlerin ortaklık yapılarında farklılık bulunması nedeniyle, şirketlerdeki yeni
hisse tutarlarının belirlenmesi amacıyla Asliye Ticaret Mahkemesince tayin edilecek bilirkişi
tarafından öz varlık tespitinin yapılacağı ve bunun sonucunda oluşan öz varlık tutarı ile kayıtlı
sermaye arasındaki farkın birleşilen şirketin sermayesine ilavesi veya sermaye yedeklerinde
tutulması durumunda vergisel yükümlülüğünüz hakkında bilgi talep edilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde;
"(1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir
hükmündedir.
a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin
Türkiye'de bulunması.
b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün
halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.
(2) Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir."
hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrasında da;
"Devirlerde, aşağıdaki şartlara uyulduğu takdirde, münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar
elde ettiği kazançlar vergilendirilir; birleşmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez:
a) Şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarih, devir
tarihidir. Münfesih kurum ile birleşilen kurum;
1) Devir tarihi itibarıyla hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait
kurumlar vergisi beyannamesi ile,
2) Devir işleminin hesap döneminin kapandığı aydan kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın
sonuna kadar geçen süre içerisinde yapılması halinde, münfesih kurumun önceki hesap dönemine
ilişkin olarak hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi
beyannamesini, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde
münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verirler.
b) Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve
diğer ödevlerini yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle verilecek olan kurumlar
vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt eder. Mahallin en büyük mal
memuru, bu hususta birleşilen kurumdan ayrıca teminat isteyebilir."
hükmüne yer verilmek suretiyle yukarıda belirtilen şartların oluşması halinde münfesih kurumun
sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlarının vergilendirileceği, birleşmeden doğan kârların
ise hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği belirtilmiştir.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "19" ve "20" numaraları bölümlerinde konu ile ilgili
ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup Tebliğin "19.3.1. Alınan hisse senetlerinin durumu" başlıklı
bölümünde de;
"Devir veya bölünme işlemine konu olan varlıkların kayıtlı değerleri üzerinden diğer şirketlere
intikal ettirilmesi, devrolan veya bölünen şirketin ortaklarına ya da bölünen şirkete varlıkların
kayıtlı değeri kadar hisse verilmesini gerektirmemektedir. Bölünen ve devralan şirketlerin karşılıklı
olarak devre konu varlıkların değerlerini belirlemek suretiyle devrolan veya bölünen şirketin
ortaklarının haklarını koruyacak bir değişim oranı tespit etmeleri gerekmektedir. Değişim oranının
bölünen ve devralan şirketlerin hisselerinin gerçek değeri üzerinden belirlenebilmesi mümkündür.
Ancak, yapılan işlemin Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yapılan devir veya bölünme işlemi
sayılabilmesi için devir veya bölünmeye konu edilen varlıklara karşılık iktisap edilen hisselerin,
varlıklarını devreden şirketin ortaklarına, devreden veya bölünen şirketteki hisselerine isabet eden
servet değeri ile orantılı olarak dağıtılması gerekecektir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
KDV Kanununun 17/4-c maddesinde, Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme
işlemlerinin katma değer vergisinden istisna olduğu belirtilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, devrolunan şirketin devir tarihindeki bilânço değerlerinin,
devralacak şirket tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi
kaydıyla söz konusu devir işlemi, 5520 sayılı Kanunun 19 uncu maddesi kapsamında
gerçekleştirilen bir devir işlemi olarak kabul edilecek ve aynı Kanunun 20 inci maddesinde
belirtilen şartlara uyulduğu takdirde de devir nedeniyle doğan kârlar hesaplanmayacak ve
vergilendirilmeyecektir.
Ayrıca, devre konu varlıklara karşılık iktisap edilen hisselerin, devir olan şirketin ortaklarına,
devredilen şirketteki hisselerine isabet eden servet değeri ile orantılı olarak dağıtılması gerektiği
de tabiidir.
Bunun yanı sıra, Asliye Ticaret Mahkemesince tayin edilecek bilirkişi tarafından tespit edilecek
şirket değerlerinin, devralan şirketin hisselerinin dağıtımı yapılırken dikkate alınması ve kayıtlı
değere göre oluşacak farkların bilançonun dipnotlarında sadece bilgi amaçlı gösterilmesi
mümkündür.
Öte yandan, Kurumlar Vergisi Kanununa uygun olarak yapılan devir işlemi katma değer vergisinden
de istisna olacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.