Bursluluk İndirimi hk.

Bursluluk İndirimi hk.

Kanun Numarası

193

Kanun

GELİR VERGİSİ KANUNU

Özelge No

E-93767041-125-

Özelge Tarihi

29.07.2025

Sayı :E-93767041–125-

Bursluluk Konu: indirimi

ilgi

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Kocaeli Defterdarlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

29.07.2025

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununa

göre faaliyet gösterdiğiniz belirtilerek, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları

Yönetmeliği hükümleri kapsamında ücretsiz öğrenci okuttuğunuz, Yönetmelik üst

sınırı olan %10'dan fazla ücretsiz öğrenci okutmanız ve yine Yönetmelik gereği %100

katma değer vergisi ve kurumlar vergisi yönünden Başkanlığımızca

değerlendirilmesi talep edilmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanunu Yönünden Değerlendirme:

5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 13 üncü maddesinde, Kanunda

tanımlanan özel öğretim kurumlarının öğrenim gören öğrenci sayısının yüzde

üçünden az olmamak üzere ücretsiz öğrenci okutmakla yükümlü oldukları,

Bakanlıkça bu oranın yüzde ona kadar artırılabileceği, ücretsiz okutulacak

öğrencilerin yüzdesi, seçimi ve kuruma kabul şartlarına ilişkin usul ve esasların

yönetmelikle belirleneceği, özel öğretim kurumlarının ayrıca öğrenim bursu

verebilecekleri, öğrenim bursu verilmesine ilişkin usul ve esasların da yönetmelikle

belirleneceği hüküm altına alınmıştır.

Bu hüküm uyarınca 20.03.2012 tarihli ve 28239 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin 57 ila 63 maddeleri

arasında ücretsiz veya burslu okuyacak öğrenci ve kursiyerlere ilişkin açıklamalara

yer verilmiştir. Anılan Yönetmeliğin 63 üncü maddesinde de okullarda öğrencilere,

öğrenim ücreti ve kırtasiye masrafının karşılanması, Milli Eğitim Bakanlığının resmi

okul öğrencileri için tespit ettiği en az burs miktarı kadar harçlık ve benzeri şekillerde

burs verileceği; okullar dışındaki diğer kurumlarca öğrenci veya kursiyerlere;

öğrenim ücretinin ve kırtasiye masrafının karşılanması, Milli Eğitim Bakanlığının resmi

okul öğrencileri için tespit ettiği en az burs miktarı kadar harçlık ve benzeri şekillerde

burs verilebileceği belirtilmiştir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde ise kurumlar vergisinin,

mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden

hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari

kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "İndirilecek Giderler" başlıklı 40 ıncı maddesinde

ise safi kazancın tespit edilmesi sırasında indirilecek giderler sayılmış olup bu

maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi ile ticari kazancın elde edilmesi ve

idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirim konusu

yapılacağı hükme bağlanmıştır.

Ticari kazançta elde etme tahakkuk esasına bağlanmış bulunmaktadır. Bu esas

dikkate alındığında, gelir veya gider unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı

sürece, mahiyet ve tutar itibarıyla kesinleştiği dönemin kazancında dikkate alınması

gerekmektedir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, iktisadi işletmeniz tarafından verilen hizmetler

ticari faaliyet kapsamında olduğundan ticari kazancın tespitine ilişkin esas ve

hükümler uygulanacaktır. Ticari kazançta gelirin elde edilmesi tahakkuk esasına

bağlandığından iktisadi işletmenizde ücretsiz veya burslu okuyacak öğrencilerden

ir bodol

esas alınarak hesaplanacak tutarın ticari kazancın bir unsuru olarak kurum

kazancına dâhil edilmesi gerekir.

Bu kapsamda, Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile bahse konu Yönetmelik

çerçevesinde belirlenen oranla sınırlı olmak üzere, ücretsiz veya burslu okuyacak

öğrencilerin öğrenim ücretinin belirli bir kısmının veya tamamının karşılanması

halinde, ücretsiz veya burslu okutulan öğrencilerle ilgili olarak tahsil edilmeyen

tutarlar için hasılat kaydının yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Ancak, ilgili

mevzuatta belirlenen oranın üzerinde ücretsiz veya burslu okutulan öğrencilerle ilgili

olarak tahsil edilmeyen tutarlar için emsal bedel üzerinden hasılat kaydının

yapılacağı tabiidir.

Diğer taraftan, başarılı öğrencilere kurumda eğitim verilmesi ve bu öğrencilerin

gösterecekleri başarıların ilan edilmesinin, kurumun tanıtımına katkı sağlayıcı ve

talebi artırıcı etkisi olduğu, dolayısıyla bu kapsamda yapılan giderlerin pazarlama ve

reklam gideri olarak dikkate alınabileceği değerlendirilmiştir.

Bu bağlamda, ilgili mevzuatta belirlenen oranın üzerinde ücretsiz veya burslu

okutulan öğrencilerden tahsil edilmeyen ancak hasılat kaydı yapılan tutarların,

öğrencilerin kurumla ilişkili kişi kapsamında olmamaları ve belirli başarı kriterlerine

göre seçilmiş olmaları kaydıyla, pazarlama ve reklam gideri olarak kurum

kazancından indirim konusu yapılabilmesi mümkün bulunmaktadır.

Ayrıca, burslu veya ücretsiz okutulan öğrencilerin kırtasiye masraflarının

karşılanması ve/veya Milli Eğitim Bakanlığının resmi okul öğrencileri için tespit ettiği

en az burs tutarı kadar harçlık ve benzeri şekilde burs verilmesi halinde, bu

kapsamda yapılan harcama tutarlarının gider olarak dikkate alınması mümkündür.

Vergi Usul Kanunu Yönünden Değerlendirme:

213 sayılı Vergi Usul Kanunun, "İspat edici kāğıtlar" başlıklı 227 nci maddesinde, "Bu

kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla

olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir." hükmüne yer

verilmiş olup söz konusu kayıtların ise aynı Kanunun 229 ve müteakip maddelerinde

düzenlenen veya Bakanlığımıza verilen yetkiye dayanılarak kullanılma zorunluluğu

getirilen belgelerle tevsik edilmesi gerekmektedir.

Bu kapsamda, mezkûr Kanunun;

- 3 üncü maddesinin (B) fıkrasında, "B) İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay

ve bu olaya, ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.

Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç

her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık

bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz.

mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden

tarafa aittir.",

- 229 uncu maddesi, "Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin

borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar

tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.",

-

231 inci maddesi, "Faturanın düzenlenmesinde aşağıdaki kaidelere uyulur:

Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde

düzenlenir. Hazine ve Maliye Bakanlığı; mal veya hizmetin nevi, miktarı, fiyatı, tutarı,

satışın yapılma şekli, faaliyet konusu, sektör veya mükellefiyet türünü ayrı ayrı veya

birlikte dikkate alarak, bu süreyi indirmeye ya da faturanın malın teslim edildiği veya

hizmetin yapıldığı anda düzenlenmesi zorunluluğu getirmeye yetkilidir. Bu süreler

içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır.

...

- 232 nci maddesinde, "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar kazancı basit usulde tespit

edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler:

1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;

2. Serbest meslek erbabına;

3. Kazançları basit usulde tesbit olunan tüccarlara;

4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;

5. Vergiden muaf esnafa.

Sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek

ve almak mecburiyetindedirler.

...

- 234 üncü maddesinde, "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit

edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler, bu

Kanun kapsamındaki belgeleri düzenleme zorunluluğu bulunmayanlara yaptırdıkları

işler veya onlardan satın aldıkları mallar (gerçek usulde vergilendirilmeyen

çiftçilerden satın aldıkları mallar hariç) için işi yapana veya malı satana imza

ettirecekleri gider pusulası düzenlerler. Vergiden muaf esnaf için düzenlenen gider

pusulası, bu kişiler tarafından verilmiş fatura hükmündedir.

Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nevi ile miktar ve bedelini ve iş

ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlariyle

soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve

nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur.

Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir.

iki

Gider pusulası, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi

gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen gider pusulası hiç

düzenlenmemiş sayılır.

İkinci fıkrada belirtilen bilgileri ihtiva etmeleri kaydıyla;

a) Malın veya hizmetin bedelinin, dördüncü fıkrada belirtilen süre dâhilinde satıcıya;

19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda tanımlanan banka, 20/6/2013

tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme

Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş

ödeme kuruluşları veya 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa

göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi aracılığıyla ödenmesi halinde,

bu kurumlarca düzenlenen belgeler,

b) 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında

satın alınan malların gider pusulası düzenlemek zorunda olanlara iade edilmesinde,

6502 sayılı Kanun uyarınca iade edilecek tutarların, (a) bendinde yer alan kurumlar

aracılığıyla iadesinde bu kurumlarca düzenlenen belgeler,

c) Bu Kanuna göre belge düzenleme zorunluluğu bulunmayan kamu kurum ve

kuruluşlarının, tabi oldukları ilgili mevzuat dâhilinde, yaptıkları işler veya sattıkları

mallar için düzenledikleri belgeler, gider pusulası yerine geçer.

Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye

Bakanlığı yetkilidir.

- 267 nci maddesinde, "Emsal bedeli, gerçek bedeli olmıyan, veya bilinmiyen

veyahut doğru olarak tesbit edilemiyen bir malın, değerleme gününde satılması

halinde emsaline nazaran haiz olacağı değerdir.

Emsal bedeli sıra ile, aşağıdaki esaslara göre tayin olunur:

Birinci sıra: (Ortalama fiyat esası) ...

İkinci sıra: (Maliyet bedeli esası)...

Üçüncü sıra: (Takdir esası)...",

hükümleri yer almaktadır.

Bu bağlamda, Bakanlığımız tarafından farklı süre belirlenen işlemler saklı kalmak

üzere, faturanın malın teslimi ve/veya hizmetin ifasından itibaren azami yedi gün

içerisinde düzenlenmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, kısım kısım hizmet yapılması

lo bor bir kie

yapılmasından itibaren, bedelin tahsil edilip edilmediğine bakılmaksızın, azami yedi

gün içerisinde her bir kısım hizmete ilişkin faturanın düzenlenmesi, dolayısıyla, bir

vergilendirme döneminden fazla devam eden eğitim hizmetinde, takvim yılının aylık

dönemlerinden oluşan KDV vergilendirme dönemleri itibarıyla, dönem sonundan

itibaren azami yedi gün içinde fatura düzenlenmesi icap etmektedir.

Buna göre, başvurunuza konu eğitim ve öğretim hizmetlerinizden;

Kurumlar vergisi uygulaması bakımından hasılat kaydı yapılması ve KDV

uygulaması bakımından da KDV hesaplanması gerekmeyen eğitim/öğretim

hizmetlerinizde, hizmet bedelinin sıfır olduğu fatura düzenlenmesi ve düzenlenen

faturalarda "Ücretsiz/Burslu okutulan öğrenci" şerhine yer verilmesi,

- Kurumlar vergisi uygulaması bakımından hasılat kaydı yapılması ve/veya KDV

uygulaması bakımından KDV hesaplanması gereken eğitim/öğretim hizmetlerinizde,

Vergi Usul Kanununun 267 nci maddesi uyarınca emsal bedel üzerinden fatura

düzenlenmesi ve işlemin mahiyetine ilişkin açıklamaya faturada ayrıca yer verilmesi,

- Kısmi burs uygulanan eğitim ve öğretim hizmetlerinde, işlemin karşılığını teşkil

eden bedel üzerinden, iskonto/kısmi burs tutarına ve "Kısmi burslu okutulan öğrenci'

şerhine de ayrıca yer verilmek suretiyle, fatura düzenlenmesi

gerekmektedir.

Öte yandan, burslu/ücretsiz okutulan öğrencilerin kırtasiye masraflarının

karşılanması, harçlık vb. amaçla öğrencilere yapılan burs ödemelerine ilişkin

kayıtların gider pusulası düzenlenmek suretiyle tevsiki veya banka, 6493 sayılı Kanun

kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları veya PTT A.Ş. aracılığıyla ödenmesi

halinde, bu kurumlarca düzenlenen belgelerle (dekont, makbuz vb) tevsiki mümkün

bulunmaktadır.

Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden Değerlendirme:

KDV Kanununun "Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar" başlıklı 17/2-b

maddesinde; 08/02/2007 tarihli ve 5580 sayılı Kanun hükümlerine tabi özel okullar

tarafından ilgili dönemdeki kapasitelerinin %10 unu, üniversite ve yüksekokullarda ise

%50 sini geçmemek üzere verilen bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri katma değer

vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun; 25/a maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde fatura ve benzeri

vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontoların KDV

matrahına dahil olmadığı, 29/1-a maddesinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi

işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm

olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler

dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma

değer vergisini, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla,

ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme

indirebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

döneminde

Öte yandan Kanunun 30/a maddesinde; vergiye tabi olmayan veya vergiden

istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet ifası (Bu Kanunun 17 nci

maddesinin (2) numaralı fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri ile (4) numaralı fıkrasının

(1) ve (ö) bentleri uyarınca katma değer vergisinden istisna edilen işlemler hariç) ile

ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer

alan katma değer vergisinin indirilemeyeceği, Kanunun 33 üncü maddesinde ise

indirim hakkı tanınan işlemlerle indirim hakkı tanınmayan işlemlerin bir arada

yapılması halinde, fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV'nin ancak indirim

hakkı tanınan işlemlere isabet eden kısmının indirim konusu yapılacağı hükümlerine

yer verilmiştir.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/F) başlıklı "F. Sosyal Ve Askeri Amaçlı İstisnalarla

Diğer İstisnalar" başlıklı bölümünün "2.2. Özel Okullar ve Üniversiteler Tarafından

Bedelsiz Olarak Verilen Eğitim ve Öğretim Hizmetleri ile Öğrenci Yurtları Tarafından

Bedelsiz Olarak Verilen Yurt Hizmetlerinde İstisna" alt başlığında;

3065 sayılı Kanunun (17/2-b) maddesinde;

8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Kanun hükümlerine tâbi özel okullarca bedelsiz

verilen eğitim ve öğretim hizmetlerinde ilgili dönemdeki kapasitelerinin (%10)'unu,

24/3/1950 tarihli ve 5661 sayılı Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları ve Aşevleri

Hakkındaki Kanuna Ek Kanun ile 30/4/1992 tarihli ve 3797 sayılı Milli Eğitim

Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun hükümlerine göre kurulan öğrenci

yurtları tarafından bedelsiz verilen yurt hizmetlerinde ilgili dönemdeki kapasitelerinin

(%10)'unu,

- Üniversite ve yüksekokullarda ise (%50)'sini, geçmemek üzere verilen bedelsiz

eğitim ve öğretim hizmetlerinin KDV'den istisna olduğu hüküm altına alınmıştır.

1/1/2019 tarihinden itibaren bu istisna kapsamında yapılan işlemlere ilişkin yüklenilen

KDV indirilebilir, ancak indirim yoluyla giderilemeyen KDV iade edilmez.

açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre;

- KDV Kanununun 17/2-b maddesi kapsamında ilgili dönemdeki kapasitenin %10'unu

geçmemek üzere verilen bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri için KDV

hesaplanmayacak olup, yüklenilen KDV ise Kanunun 30/a maddesi uyarınca indirim

konusu yapılabilecektir.

Bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri kapasitenin %10'u ile sınırlandırıldığından,

belirlenen oranın üzerinde ücretsiz öğrenci okutulması halinde söz konusu hizmetler

için KDV hesaplanacağı tabiidir.

Okulunuz tarafından %10'luk burslu öğrenci kontejanını doldurduktan sonra diğer

öğrenciler için yapılan iskontoların ise ticari teamüllere uygun olması halinde KDV

Kanununun 25/a maddesi çerçevesinde KDV matrahına dahil edilmemesi mümkün

bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.