Çiftçilerin kendi yetiştirdikleri ürünleri pazarda satmaları halinde mükellefiyet.
Özelge: Çiftçilerin kendi yetiştirdikleri ürünleri pazarda
satmaları halinde mükellefiyet hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.07.16.01-GVK.2010.148-148
Tarih:
09/06/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANTALYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.07.16.01-GVK.2010.148-148 09/06/2011
Konu : Çiftçilerin kendi yetiştirdikleri ürünleri pazarda satmaları
halinde mükellefiyet.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; pazarlarda kendi ürettiğiniz malı sattığınızı, pazarcılar odasına
kayıt yaptırabilmek için vergiden muaf olup olmadığınız konusunda özelge talep ettiğiniz
anlaşılmıştır.
Gelir Vergisi Kanununun 52 nci maddesinde zirai faaliyet; arazide, deniz, göl ve nehirlerde, ekim,
dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veyahut doğrudan doğruya tabiattan istifade
etmek suretiyle nebat, orman, hayvan, balık ve bunların ürünlerinin istihsalini, avlanmasını, avcıları
ve yetiştiricileri tarafından muhafazasını, taşınmasını, satılmasını veya bu ürünlerden sair bir
şekilde faydalanılmasını ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Aynı maddenin devamında ise bu faaliyet sonucu istihsal olunan maddelere mahsul denileceği ve
mahsullerin değerlendirilmeleri maksadıyla ve zirai istihsale müteferri olarak işlenmesinin de zirai
faaliyete gireceği, ayrıca satışların dükkân ve mağaza açılarak yapılması halinde, mahsullerin
dükkân ve mağazaya gelinceye kadar geçirdikleri safhaların zirai faaliyet safhasında kalacağı
hükme bağlanmıştır.
Konuya ilişkin olarak, çiftçilerin ürettikleri zirai ürünleri mahalle aralarında veya pazar takibi
suretiyle satmaları halinde, bu faaliyetin de zirai faaliyetin bir parçası olduğu, ticari nitelikte
sayılmaması gerektiği 17.04.1995 tarihli ve B.07.0.GEL.0.44/4412-1/20248 sayılı genel yazımızda
açıklanmıştır.
Anılan Kanunun 54 üncü maddesinde ise zirai kazancın gerçek usulde tespiti bakımından bir takvim
yılı içinde dikkate alınacak işletme büyüklüğü ölçüleri belirlenmiştir. Diğer taraftan, aynı Kanunun
94 üncü maddesinin 11 inci bendine göre, çiftçilerden satın alınan zirai mahsuller ve hizmetler için
yapılacak ödemelerden (b)/ii) alt bendine göre % 4 oranında tevkifat yapılacağı hükme
bağlanmıştır.
Bu açıklamalara göre, GVK'nın 54 üncü maddesinde yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşan
çiftçiler gerçek usulde (zirai işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre) tespit
olunarak vergilendirilecek, işletme büyüklüğünün altında kalanlar ise bu Kanunun 94 üncü
maddesine göre hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirilecekler, 94 üncü
maddede belirtilen tevkifat yapmakla yükümlü bulunmayanlara yapılacak satışlarda ise vergileme
doğmayacaktır.
Öte yandan, Vergi Usul Kanununun 156 ncı maddesinde iş yerinin tarifi " Ticari, sınai, zirai ve
mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel,
kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli
mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya
mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir. " şeklinde
tanımlanmıştır.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre; zirai faaliyetle uğraşan kişilerin faaliyetlerini icra
ettikleri tarla, bağ, bahçe, çiftlik veya hayvancılık tesisleri bu işlerle uğraşanların iş yeri olup anılan
yerlerde yapılan işler zirai faaliyet kapsamındadır. Bu itibarla, çiftçilerin kendi ürettiği zirai
mahsulleri devamlılık arz etmeyecek şekilde dükkân ve mağaza açmadan pazar takibi suretiyle
seyyar olarak mevcut pazarlarda ve pazarcı esnafının satış yerlerinden ayrı olarak oluşturulan
bağımsız bölümlerde, günlük işgaliye harcı ödeyerek zirai ürün satmaları zirai faaliyetin devamı
olarak nitelendirilecek, ticari kazançla ilişkilendirilmeyecektir.
Ancak, dükkân veya mağaza açmak ya da belediyece tahsis edilen yerlerde aylık veya yıllık kira
bedeli karşılığı yer kiralamak suretiyle devamlılık arz edecek şekilde zirai ürün satmanız halinde ise
faaliyetinizin ticari kazanç esasları çerçevesinde vergilendirilmesi gerekecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.