Çinicilik ile yüzük kolye ve benzeri süs eşyaları üstüne çini taşının işlenmesi faaliyetinin esnaf muaflığı kapsamında olup olmadığı
Çinicilik ile yüzük kolye ve benzeri süs eşyaları üstüne çini
taşının işlenmesi faaliyetinin esnaf muaflığı kapsamında
olup olmadığı
Sayı:
B.07.1.GİB.4.16.16.01-120[ÖZG-15-54]-39
Tarih:
23/02/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 17192610-120[ÖZG-15-54]-39 23/02/2016
Konu : Çinicilik ile yüzük kolye ve benzeri
süs eşyaları üstüne çini taşının
işlenmesi faaliyetinin esnaf muaflığı
kapsamında olup olmadığı
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; hediyelik eşya satışı faaliyetinden dolayı 01.02.2015
tarihinden itibaren İznik Vergi Dairesi Müdürlüğünün basit usulde mükellefi olduğunuz, esnaf
vergi muafiyeti belgesi almak üzere vergi dairesine 17.06.2015 tarihli dilekçe ile başvurmanız
üzerine düzenlenen 25.06.2015 tarihli yoklama fişi ile tabak, vazo, süs eşyası ve takı satışının
yapıldığı tespit edildiğinden, esnaf vergi muafiyeti belgesinin verilmediği belirtilerek, kendi el
emeğinizle gerçekleştirdiğiniz çini üretimi ile yüzük ve kolye gibi süs eşyaları üzerine çini taşının
işlenmesi faaliyetiniz nedeniyle, esnaf muaflığından yararlanıp yararlanamayacağınız hususunda
Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinde vergiden muaf esnafa ilişkin
düzenlemelere yer verilmiş, kimlerin esnaf muaflığından faydalanacakları da maddede bentler
halinde sayılmıştır.
Aynı maddenin birinci fıkrasının (8) numaralı bendinde, "Bu Kanunun 47 nci maddesinde
yazılı şartları haiz olanlardan kendi ürettikleri ürünleri satanlara münhasır olmak üzere el dokuma
işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek yapımı, sedef kakma ve ahşap oyma işleri, kaşıkçılık,
bastonculuk, semercilik, yazmacılık, yorgancılık, keçecilik, lüle ve oltu taşı işçiliği, çarıkçılık,
yemenicilik, oyacılık ve bunlar gibi geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve kaybolmaya yüz
tutan meslek kollarında faaliyette bulunanlar;" hükmü yer almakta olup, maddenin mülga ikinci
fıkrasından sonra gelen üçüncü fıkrasında, ticarî, ziraî veya meslekî kazancı dolayısı ile gerçek
usulde Gelir Vergisine tâbi olanlar ile yukarıda sayılan işleri Gelir ve Kurumlar Vergisi
mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde yapanların esnaf muaflığından faydalanamayacakları
açıklanmıştır.
Söz konusu maddenin 7 nci fıkrasında ise, "Esnaf muaflığına ilişkin şartları taşıyanlara
talepleri halinde vergi dairesince Esnaf Vergi Muafiyeti Belgesi verilir. Bu belgenin şekil ve
muhtevasının tayin ve tespiti ile iptali ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye
Bakanlığı yetkilidir." hükmüne yer verilmiş olup, maddenin son fıkrasında "Bu muaflığın GelirVergisi Kanununun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle kesilen vergiye şümulü yoktur."
denilmiştir.
Konu ile ilgili olarak yayımlanan 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "2.2.
Geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olduğu ve kaybolmaya yüz tuttuğu belirlenen meslek
kollarında faaliyette bulunanlarla ilgili esnaf muaflığının kapsamı" başlıklı bölümünde;
" Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasına 6322 sayılı Kanunla eklenen
(8) numaralı bent hükmü uyarınca;
El dokuma işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek yapımı, sedef kakma ve ahşap oyma
işleri, kaşıkçılık, bastonculuk, semercilik, yazmacılık, yorgancılık, keçecilik, lüle ve oltu taşı işçiliği,
çarıkçılık, yemenicilik, oyacılık ve bunlar gibi geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve
kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyette bulunanlar esnaf muaflığından
yararlanacaklardır.
Anılan meslek kollarında faaliyette bulunanların söz konusu muafiyetten yararlanabilmeleri
için Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı basit usule tabi olmanın genel şartlarını
topluca taşımaları ve münhasıran kendi ürettikleri ürünleri satmak suretiyle faaliyette bulunmaları
gerekmektedir.
Öte yandan, söz konusu meslek kollarında; devamlı veya arızi olarak, işyeri açılarak, motorlu
araç kullanılarak, yardımcı işçi veya çırak çalıştırılarak faaliyette bulunulması muafiyetten
yararlanmaya engel teşkil etmeyecektir.
Ancak, söz konusu meslek kollarında aşağıdaki şekilde faaliyette bulunulması halinde ise
muafiyetten yararlanılması mümkün değildir:
-Ticari işletmelere ait malları mutat olarak veya belli aralıklarla satanlar ile kendi ürettikleri
ürünlerle birlikte başkalarına ait ürünleri de satanlar,
-Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde faaliyette bulunanlar,
-Ticarî, ziraî veya meslekî kazancı dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tâbi olanlar."
açıklamasına yer verilmiştir.
Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin 8 numaralı bendi ile getirilen muafiyet hükmü
ile geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyette
bulunan küçük esnafın korunması amaçlanmıştır.
Dolayısıyla yapılan faaliyetin;
-Seri üretime imkan sağlayacak şekilde ticari bir organizasyon içinde yapılması,
-Sanayi tipi makine ve aletler kullanılarak yürütülmesi,
-Üretimin işçi ve usta vasıtasıyla yapılması (mesleğin devamı veya zorunlu nedenlerle işinde
yardımcı işçi ve çırak kullanılması hariç),
-Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine bağlılık arz edecek şekilde yapılması,
hallerinde, Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin 8 numaralı bendinde yer alan
muafiyet hükmünden faydalanılamayacaktır.
Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin 8 numaralı bendi ile getirilen muafiyet
hükmünden yararlanmak için, söz konusu bentte yer alan ürünlerin münhasıran kendileri
tarafından üretilip satılması gerekmekle birlikte, üretim aşamasında üreticinin kendisinde olmayan
komşu üreticilere veya esnaflara ait alet veya edevatları kullanması, yaptığı ürünlere çeşitli metal
ve aksesuarlar ilave etmesi mümkün bulunmaktadır. Diğer bir ifade ile her çini üreticisinin her
türlü alet ve edevatla her türlü ekipmanı bir arada bulundurmaması bu kişinin çinicilik yapmadığı
anlamını doğurmamaktadır.
Diğer taraftan İznik Vergi Dairesi tarafından hakkınızda düzenlenen 02.10.2015 tarihli
yoklama fişinin tetkikinden; iş yerinizin 10 metrekare olduğu, çini üretiminde kullanılan tabak,
karo, vazo ve süs eşyalarının ham maddesinin ve takıların metal kısımları ile karoların
çerçevelerinin dışarıdan temin edildiği, temin edilen ürünlerin zımparalanması, desen basılması,
desenin çizimi, boyanması ve sırlanmasının kendiniz tarafından yapıldığı, çini fırınının olmadığı,
çinilerin kiralanan fırınlarda pişirildiği, gerekirse aparatlandığı, sanayi tipi herhangi bir makinenin
bulunmadığı, kendinizden başka çalışanın olmadığı, iş yerinde bulunan tüm ürünlerin kendiniz
tarafından üretildiği, çini dışında başka bir ürün veya kendinizin üretmediği ürün satışının olmadığı
anlaşılmıştır.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, söz konusu faaliyetinizden dolayı
Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı basit usule tabi olmanın genel şartlarını topluca
taşımanız, sadece kendinizce üretilen çinileri satmanız halinde, Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu
maddesinin 8 numaralı bendi uyarınca esnaf muaflığı kapsamında değerlendirilmeniz mümkün
bulunmaktadır. Söz konusu ürünlerin hammaddesinin dışarıdan temin etmeniz veya üretim
aşamasında başka üreticilerden alet veya ekipman yardımı veya desteği almanız muafiyetin
uygulanmasına engel teşkil etmemektedir.
Ancak, faaliyetinizde gümüş, altın ve zümrüt gibi kıymetli maden, değerli ya da yarı değerli
taşlar kullanılması, kendi ürettiğiniz çiniler yanında başkalarına ait çinilerin veya diğer emtiaların
da satışının yapılması hallerinde esnaf muaflığından yararlanamayacağınız tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.