Damga vergisine uygulanacak gecikme faizinin hesaplanmasında, sözleşmenin mahkemeye ibraz tarihinin esas alınması gerek

Özelge: Damga vergisine uygulanacak gecikme faizinin
hesaplanmasında, sözleşmenin mahkemeye ibraz tarihinin
esas alınması gerek
Sayı: 
B.07.1.GİB.0.02.62/6202- 2771
Tarih: 
12/02/2008
 
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı
 
Sayı   : B.07.1.GİB.0.02.62/6202- 2771                                                                           
Konu :
 
............ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞINA
(......... Grup Müdürlüğü)
 
İlgi : ....... tarih ve .......sayılı yazınız.
İlgide kayıtlı yazınız ve eklerinin incelenmesinden, ....... Turizm Yatırımları San. ve Tic. A. Ş. ile ......-
...... Büyükşehir Belediyesi İç ve Dış Tic. A.Ş. arasında 10 yıl için 1.2.2000 tarihinde düzenlenen kira
sözleşmesine ait damga vergisinin ödenmediğinin ......Turizm Yatırımları San. ve Tic. A. Ş.'nin
1.5.2007 tarihinde ..... A.Ş. aleyhine kira konusu gayrimenkul için açtığı tespit davası sonucunda
 tespit edilmesi üzerine, söz konusu kira sözleşmesine ait damga vergisinin tahsilinin ..... 4 üncü
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ilgili vergi dairesinden talep edildiği, mükellef adına ilgili dönem
için cezalı tarhiyat yapıldığı, bu tarhiyata ilişkin olarak mükellefin uzlaşma talep etmesi üzerine bu
konuda uzlaşmanın vaki olduğu belirtilerek damga vergisine uygulanacak gecikme faizinin
hesaplanmasında kira sözleşmesinin düzenlenip imzalandığı tarihin mi yoksa sözleşmenin
mahkemeye ibraz tarihinin mi dikkate alınacağı hususunda tereddüte düşüldüğü anlaşılmıştır.
488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı
kağıtların damga vergisine tabi olacağı; 4 üncü maddesinde ise, bir kağıdın tabi olacağı verginin 
tayini  için o kağıdın mahiyetine bakılacağı ve buna göre tabloda yazılı vergisinin bulunacağı,
kağıtların mahiyetlerinin tayininde şekli kanunlarda belirtilmiş olanlarda kanunlardaki adlarına,
belirtilmemiş olanlarda ise üzerlerindeki yazının tazammun ettiği hüküm ve manaya bakılacağı,
mahiyeti tayin edilmek istenen kağıt üzerinde başka bir kağıda atıf yapılmışsa, atıf yapılan kağıdın
hükümlerine nazaran iktisap ettiği mahiyete göre vergisinin alınacağı; Kanuna ekli (1) sayılı
tablonun "I-Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün A/2 fıkrasında, kira mukavelenamelerinin
(mukavele süresine göre kira bedeli üzerinden) binde 1,5 nispetinde damga vergisine tabi olacağı
hükme bağlanmıştır.
Yukarıda belirtilen Kanun hükümlerinin birlikte incelenmesinden, bir kağıdın damga vergisine tabi
tutulabilmesi;a) Düzenlendiği anda herhangi bir hususu ispat ve belli etmek için ibraz edilebilecek belge vasfında
olması,
b) Aynı zamanda söz konusu kağıdın 488 sayılı Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yer alması,
şartlarının birlikte olmasına bağlıdır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 19 uncu maddesinde, vergi alacağının vergi kanunlarının vergiyi
bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğduğu; 114 üncü maddesinde,
vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve
mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmıştır.
Damga vergisinde de zamanaşımı vergi alacağının doğduğu yılı takip eden yıldan itibaren işlemeye
başladığından, zamanaşımı süresinin başlangıcının belirlenebilmesinde vergi alacağının doğduğu
anın öncelikle belirlenmesi gerekmektedir. Damga vergisinde vergiyi doğuran olay ve aynı zamanda
vergi alacağının doğduğu an, vergiye tabi kağıdın düzenlendiği, hüküm ifade eder hale geldiği
andır.
Diğer taraftan, damga vergisinde bahsedilen beş yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra
zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başladığı özel bir durum, Vergi Usul Kanununun 114 üncü
maddesinin son fıkrasında, "Damga vergisine tabi olup vergi ve cezası zamanaşımına uğrayan
evrakın hükmünden tarh zamanaşımı süresi dolduktan sonra faydalanıldığı takdirde mezkûr evraka
ait vergi alacağı yeniden doğar." şeklinde hükme bağlanmıştır. Buna göre, damga vergisinde tarh
zamanaşımı süresi dolduktan sonra damga vergisine tabi evrakın hükmünden yeniden
yararlanıldığında, yararlanılan an itibariyle vergiyi doğuran olay ikinci kez ortaya çıkmakta olup,
zamanaşımı süresi de  hükmünden yararlanılan yılı takip eden yılın başından yeniden itibaren bir
kez daha işlemeye başlamaktadır.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, zamanaşımı süresi içerisinde damga vergisi ödenmeyen
kira sözleşmesinin mahkemeye ibraz edilmesi üzerine, vergiyi doğuran olayın tekrar meydana
geldiği dolayısıyla sözleşmenin hükmünden yararlanma tarihi itibariyle vergi alacağının yeniden
doğduğu dikkate alındığında, damga vergisine uygulanacak gecikme faizinin hesaplanmasında,
sözleşmenin mahkemeye ibraz tarihinin esas alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.