Dar mükellef kişinin kurumlar vasıtasıyla yapacağı forex işlemlerinden elde edeceği gelirin vergilendirilmesi.

Özelge: Dar mükellef kişinin kurumlar vasıtasıyla yapacağı
forex işlemlerinden elde edeceği gelirin vergilendirilmesi
hk.
Sayı:
62030549-120[37-2012/1170]-1245
Tarih:
14/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 62030549-120[37-2012/1170]-1245 14/08/2013
Konu : Dar mükellef kişinin kurumlar vasıtasıyla yapacağı forex
işlemlerinden elde edeceği gelirin vergilendirilmesi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, İngiltere mukimi olarak kurumlar vasıtasıyla Türkiye'de
forex işlemleri yapacağınız belirtilerek, elde edilen kazancın vergilendirilmesi hususunda bilgi talep
edildiği anlaşılmakta olup, konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti ile Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı Arasında Gelir ve
Sermaye Değer Artış Kazançları Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve
Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması'nın "Sermaye Değer Artış Kazançları" başlıklı 13 üncü
maddesinin dördüncü fıkrasında, "Bu Maddenin 1 inci, 2 nci ve 3 üncü fıkralarında değinilenler
dışında kalan varlıkların elden çıkarılmasından doğan kazançlar yalnızca, elden çıkaranın mukim
olduğu Akit Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, böyle bir varlığın, iktisap tarihinden
itibaren bir yıl içinde elden çıkarılmasından dolayı bir Akit Devlette elde edilen kazanç, bu Devlette
vergilendirilebilir." hükmü yer almaktadır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun " Ticari Kazancın Tarifi" başlıklı 37 nci maddesinin
birinci fıkrasında her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu
hüküm altına alınmıştır.
Ticari faaliyet bir tür emek-sermaye organizasyonuna dayanmakta olup, kazanç sağlama
niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle bir organizasyon tarafından icra edilen faaliyetin
"ticari faaliyet" olma niteliğine etki etmemektedir. Ancak, bir faaliyetin "ticari faaliyet"
sayılabilmesi için, kazanç sağlama niyet ve kastı gerekmemekle birlikte faaliyeti icra eden
organizasyonun bütün unsurları ile birlikte değerlendirildiğinde kazanç sağlama potansiyeline sahip
olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.
Gelir Vergisi Kanununun "Değer Artışı Kazançları" başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde,
hangi mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançların değer artışı kazancı olarak
değerlendirileceği tek tek sayılmış olup, döviz alım satımından doğan kazançlar bu madde
kapsamına girmemektedir.
Aynı Kanunun geçici 67 nci maddesinde ise, menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası
araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri,
repo gelirleri ve özel finans kurumlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik
düzenlemeler yer almakta olup, döviz alım-satımından doğan kazançların bu madde kapsamında
vergiye tabi tutulması da mümkün bulunmamaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre; forex işlemlerinden elde edilen kazanç, söz konusu
Anlaşmanın 13 üncü maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında değerlendirilecek olup, söz konusu
kazanç elden çıkaranın mukim olduğu İngiltere'de vergilendirilmekle birlikte böyle bir varlığın,
iktisap tarihinden itibaren bir yıl içinde elden çıkarılmasından dolayı Türkiye'de elde edilen kazanç,
Türkiye'de vergilendirilebilecektir.
Söz konusu kazancın Türkiye'de vergilendirilmesi durumunda, foreks işlemleri olarak da
adlandırılan kaldıraçlı döviz alım satım faaliyetlerinden doğan kazançların Gelir Vergisi Kanununun
geçici 67 nci maddesi kapsamında tevkifat yoluyla yahut mükerrer 80 inci madde kapsamında
beyan yoluyla vergiye tabi tutulması söz konusu olmamakla birlikte, söz konusu faaliyetin ticari
organizasyon içerisinde devamlılık arz edecek şekilde yapılması durumunda ticari faaliyet olarak
değerlendirilmesi ve bu faaliyetler neticesinde elde edilen kazancın, Gelir Vergisi Kanununun ticari
kazançlara ilişkin hükümleri çerçevesinde vergilendirilmesi gerekmektedir.
Bigi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.