Dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar için düzenlenen yazının özel kargo firması ile gönderilmesi durumunda şüpheli alacak kaydı y

Özelge: Dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük
alacaklar için düzenlenen yazının özel kargo firması ile
gönderilmesi durumunda şüpheli alacak kaydı yapılıp
yapılamayacağı hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.99.16.01.0-VUK-323-167
Tarih: 
24/07/2012
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.99.16.01.0-VUK-323-167 24/07/2012
Konu : Dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük  
alacaklar için düzenlenen yazının özel kargo firması ile
gönderilmesi durumunda şüpheli alacak kaydı yapılıp
yapılamayacağı.
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ile şirketinizin ... ürünlerinin ithalat, ihracat ve dahili
toptan ticareti faaliyeti ile iştigal ettiği, tahsilatlarını banka yoluyla yapmak suretiyle ürünlerinizin
satışlarını perakende olarak doğrudan son satıcıya yaptığınız, ... aşkın satış temsilcisine doğrudan
satış yöntemiyle yapmış olduğunuz satışlar sonucunda tahsil edemediğiniz tutarların icra takibine
değmeyecek derecede küçük tutarlar olabildiği, söz konusu alacaklar posta yoluyla iadeli taahhütlü
olarak gönderdiğiniz yazı ile istenildikten sonra şüpheli alacak karşılığı ayrıldığı belirtilerek, PTT
maliyetlerinin yüksek olması, kurumunuzun iş hacminin büyük olması hususları göz önüne
alındığında dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacakların tahsili için düzenlenen
yazının özel bir kargo şirketi tarafından gönderilmesi durumunda şüpheli alacak karşılığı ayrılıp
ayrılamayacağı hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
            Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 323 üncü maddesinde, "Ticari ve zirai
kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;
            1. Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar;
            2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından
ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar;
            şüpheli alacak sayılır.
            Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte
karşılık ayrılabilir.
            Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda
bu karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder.
            Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kar-zarar
hesabına intikal ettirilir." hükmü yer almaktadır.
            Bu hükme göre; bir alacağın şüpheli alacak niteliği kazanabilmesi için birinci şart bu alacak
ile işletmenin elde etmeyi amaçladığı ticari ve zirai kazanç arasında illiyet bağı bulunması, ikinci
şart ise alacağın dava veya icra safhasında bulunması ya da yapılan protestoya veya yazı ile bir
defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibinedeğmeyecek derecede küçük alacaklardan oluşmasıdır.
            Dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacakların tespiti açısından dava
edilecek alacak için avukatlık ücreti, yargı harcı, notere yapılacak ödemeler ile posta giderleri
toplamı dikkate alınarak tahmini bir dava maliyeti bulunacak ve bu tutar alacakla kıyaslanacaktır.
Tahmini dava maliyetinin alacaktan daha büyük olması halinde, borçlunun noter vasıtasıyla protesto
edilmesi veya borcun (3. kişilere ispat açısından kanaat verici belge olacak şekilde) bir yazı ile
istenmesi ve protestonun ya da yazının muhatabına ulaşmış olması gerekmektedir.
            Bahsi geçen madde hükmünden de anlaşılacağı üzere "yazı ile isteme" herhangi bir şekil
şartına bağlanmamıştır. Bununla birlikte ilgili kanun metninde borcun istenilmesine ilişkin yazıların
taahhütlü olarak gönderileceği hususunda hüküm bulunmamış olsa da, şüpheli alacak karşılığı
ayırabilmek için "yazı ile borcun bir defadan fazla istenmesi" halinin tarafınızca tevsik edilebilmesi
gerekmektedir.
            Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesinin (b) bendinde,
vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas
olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her
türlü delille ispatlanabileceği belirtilmiştir.
            Yukarıda belirtilen hüküm ve açıklamalardan da anlaşılacağı üzere dava ve icra takibine
değmeyecek derecede küçük alacakların yazı ile istenmesi durumunda,
Yazının farklı günlerde muhatabına bir defadan fazla ulaşmış olması,
Yazının borçlunun kendisine veya hukuken teslim alabilecek şahıslara tebliğ edilmiş olması,
Yazının kime ve hangi tarihte tebliğ edildiğini tevsik eden evrakın zamanaşımı süresince
muhafaza edilmesi,
Mezkur Kanunun 323 üncü maddesinin uygulamasına mahsus olması,
Yazıların özel kargo şirketi vasıtasıyla gönderilmesinin posta mevzuatına aykırılık teşkil
etmemesi,
şartıyla borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük
alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün bulunmaktadır.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.