Derneğe ait gayrimenkullerin kiraya verilmesi hk.

Özelge: Derneğe ait gayrimenkullerin kiraya verilmesi hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 2-157
Tarih: 
04/06/2010
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 2-157 04/06/2010
Konu : Derneğe ait gayrimenkullerin kiraya verilmesi.  
 
İlgide kayıtlı dilekçenizde, temizlik ve bahçe bakımı için camide çalıştırdığınız personelin gelir
vergisi stopajından dolayı ... Vergi Dairesi mükellefi olduğunuzu, caminizin gelirinin kira, teberru ve
üye aidatlarından oluştuğunu, mülkiyeti Derneğinize ait dükkanların kiraya verilmesi neticesinde
kira geliri elde ettiğinizi, kiracılarınız tarafından kira ödemelerinden gelir vergisi kesintisi
yapıldığını, elden ettiğiniz kira gelirlerini caminin ihyası ve personel maaş ödemelerinde
kullandığınızı belirterek, beyanname verme mecburiyetinizin bulunup bulunmadığı hususunda
Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi ile dernek
veya vakıflara ait iktisadi işletmeler vergi mükellefiyeti kapsamına alınmış olup, aynı Kanunun 2 nci
maddesinin beşinci fıkrasında da dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı
bulunan sermaye şirketi ve kooperatif statüsünde bulunmayan ticari, sınai ve zirai işletmelerin
iktisadi işletme olduğu; altıncı fıkrasında ise dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazanç
amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin
olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin
bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği; mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti
karşılayacak kadar olması, kâr edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin
bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hüküm altına alınmıştır
Dernekler tüzel kişilikleri itibariyle kurumlar vergisi mükellefi olmamakla birlikte, dernek tüzel
kişiliğine bağlı iktisadi işletme oluşturacak nitelikte devamlı ticari, sınai ve zirai faaliyetlerin
kurumlar vergisine tabi tutulması gerekecektir.
03.04.2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel
Tebliğinin "Dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler" başlıklı (2.4) bölümünde iktisadi işletmenin
tanımı içinde yer alan ve devamlı olarak yapılan ticari, sınai veya zirai faaliyetten söz edebilmek için
bu işletmenin tedavül ekonomisine katılması, başka bir ifadeyle işletmede üretilen veya alınan
malların veya verilen hizmetin bir bedel karşılığı satılmış olması gerektiği, aksi halde diğer unsurlar
var olsa dahi bir iktisadi işletmenin varlığından söz edilemeyeceği ifade edilmiştir.
İktisadi işletmenin belirgin özellikleri; bağlılık, devamlılık ve faaliyetin ticari, sınai veya zirai bir
mahiyet arz etmesidir. Diğer bir anlatımla iktisadi işletmenin unsurları, ticari faaliyetin de temel
özelliklerindenolan, bir organizasyona bağlı olarak piyasa ekonomisi içerisinde bedel karşılığı mal
alım-satımı, imalatı ya da hizmet ifaları gibi faaliyetlerdir. Kanun, bu gibi halleri tek tek saymak
yerine, dernek ya da vakıf tarafından piyasa ekonomisi içerisinde icra edilen tüm iktisadi faaliyetleri
kapsama almıştır.
Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (5/b) bendinde,
vakıflara (mazbut vakıflar hariç) ve derneklere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında
bunlara yapılan kira ödemelerinden %20 oranında tevkifat yapılacağı hüküm altına alınmıştır.Ayrıca, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin, "Dernek veya vakıflara ait taşınmazların
kiralanması karşılığında yapılan kira ödemeleri" başlıklı (15.3.2.2.) bölümünde,
"Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi uyarınca,
vakıflara (mazbut vakıflar hariç) ve derneklere ait taşınmazların kiralanması karşılığında, bunlara
yapılan kira ödemelerinden gelir vergisi kesintisi yapılmaktadır.
Bu kesintinin yapılmasında, kendisine kira ödemesinde bulunulan derneğin, kamuya yararlı dernek
ya da vakfın Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınmış vakıf olması önem arz etmemektedir.
Başka bir deyişle, mazbut vakıflar hariç, hiçbir ayrım yapılmaksızın tüm dernek veya vakıflara
ödenen kira bedellerinden bu kesintinin yapılması gerekmektedir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Anılan Genel Tebliğin (15.3.2.3.) bölümünde ise Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde
sayılan kurumlar vergisi mükelleflerine (kooperatifler hariç) ait taşınmazların kiralanması
karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden vergi kesintisi yapılmayacağı, bu kurumların elde
ettikleri kira gelirlerini ilgili hesap dönemine ait kurumlar vergisi beyannamesi ile beyan edeceği
belirtilmiştir.
Buna göre, mülkiyeti Derneğinize ait dükkanların, ticari amaç güdülerek veya hacim veehemmiyet
bakımından ticari metot ve usulleri gerektiren bir organizasyon dahilinde kiraya verilmesi halinde,
bu kiralama faaliyeti nedeniyle Derneğinize bağlı bir iktisadi işletme oluşacağından iktisadi işletme
bünyesinde kiraya verilen gayrimenkuller dolayısıyla yapılacak kira ödemelerinden gelir vergisi
kesintisi yapılmayacak olup bu gelirlerin iktisadi işletmenizin ilgili hesap dönemine ait kurumlar
vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekecektir. Ancak, söz konusu kiralama faaliyetinin işyeri
açılması, personel istihdamı gibi ticari bir organizasyona bağlı olmaksızın gerçekleştirilmesi halinde
Derneğinize bağlı bir iktisadi işletme oluşmayacağından söz konusu kira ödemelerinden yapılan
tevkifat nihai vergilendirme olacaktır.
Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa 5766 sayılı Kanunla eklenen geçici 2 nci
maddenin birinci fıkrasının (a) bendiyle, 1/1/2008 - 31/12/2015 tarihleri arasında uygulanmak
üzere, dernek veya vakıflarca elde edilen Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin (5) numaralı
bendi ve geçici 67 nci maddesi kapsamında kesinti suretiyle vergilendirilmiş kazanç ve iratlar
dolayısıyla iktisadi işletme oluşmayacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu düzenleme ile dernek veya vakıflar ile vergi uygulamalarında dernek veya vakıf olarak
değerlendirilen kurum ve kuruluşların elde ettikleri gelirlerin münhasıran Gelir Vergisi Kanununun
94 üncü maddesinin (5) numaralı bendi ve geçici 67 nci maddesi kapsamında kesinti suretiyle
vergilendirilmiş kazanç ve iratlardan ibaret olması halinde, elde edilen bu gelirler dolayısıyla,
1/1/2008 - 31/12/2015 tarihleri arasında dernek veya vakfa bağlı iktisadi işletme oluşması söz
konusu olmayacağından, bu süre zarfında anılan gelirler nedeniyle dernek veya vakıf adına
kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmeyecektir.
Bu çerçevede, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin (5) numaralı bendi ve geçici 67 nci
maddesi kapsamında kesinti suretiyle vergilendirilmiş kazanç ve iratlarınız dolayısıyla, 1/1/2008 -
31/12/2015 tarihleri arasında Derneğinize bağlı iktisadi işletme oluşmayacak olup söz konusu vergi
kesintileri nihai vergileme niteliğinde olacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
  Vergi Dairesi Başkanı a.
Grup Müdürü
  
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.