E. 2019/732 K. 2019/1119 T. 4.12.2019

TEMYİZEDEN(DAVALI): İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı - İSTANBUL

(Avcılar Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ: Av. K1 - (Aynı yerde)

KARŞITARAF(DAVACI): F1 İnşaat ve Turizm Sanayi Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun bozma kararı üzerine verilen İstanbul 7. Vergi Mahkemesinin, 15/03/2019 tarih ve E:2019/593, K:2019/573sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem:Davacı tarafından, olumsuz mükellefler listesinde yer alan mükelleflerden mal ve hizmet alımında bulunduğunun davalı idarenin müeyyideli yazısı ile bildirilmesi nedeniyle bu mükelleflere ait faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimlerinden çıkarılması suretiyle ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannameleri üzerine 2012 yılının Ocak-Mart dönemi için tarh edilen geçici vergi, damga vergisi ve hesaplanan gecikme faizleri ile %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezaları davaya konu yapılmıştır.

Olumsuz mükellefler listesindeki şirketler hakkında sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediklerine dair rapor bulunmadığı ve mükelleflerin süresinden sonra verdikleri beyannameye ihtirazi kayıt koyarak dava açmalarını engelleyen bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle tarh edilen geçici vergi, damga vergisi ve hesaplanan gecikme faizleri ile %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması yolunda verilen ısrar kararını inceleyen Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun, 14/11/2018 tarih ve E:2018/1064, K:2018/935 sayılı kararı:

Yükümlülerin ancak süresi içerisinde verdikleri beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilere karşı ihtirazi kayıt koymak suretiyle dava açabilecekleri, süresinden sonra iradi olarak verilen düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergilere karşı dava açamayacakları açık olduğundan ısrar kararının tahakkuk eden vergilerin kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Dava açılmasına engel bulunmayan vergi ziyaı cezaları ile gecikme faizi hakkında ise ceza kesilmesini ve faiz hesaplanmasını gerektiren şartlar değerlendirilerek karar verilmesi gerekmektedir.

Kurul bu gerekçeyle kararı bozmuştur.

İstanbul 7. Vergi Mahkemesinin, Kurulun bozma kararı üzerine verdiği 15/03/2019tarih ve E:2019/593, K:2019/573sayılı kararı:

Beyanname verme süresi geçirildikten sonra verilen düzeltme beyannamelerine konulan ihtirazi kayıt, bu beyannameye istinaden tarh ve tahakkuk ettirilen vergiye dava açılmasına olanak sağlamamaktadır.

Davalı idarece düzeltme beyannamesi verilmesi gerekliliğine neden olarak gösterilen davacının mal ve hizmet alımında bulunduğu mükellefler hakkında tanzim edilmiş bir rapor veya olumsuz bir tespitin bulunmadığı göz önüne alındığında, dava konusu gecikme faizi ile vergi ziyaı cezasında hukuka uygunluk görülmemiştir.

Vergi mahkemesi bu gerekçeyle geçici vergi ve damga vergisi yönünden davayı incelenmeksizin reddetmiş; hesaplanan gecikme faizi ile %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezasını kaldırmıştır.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı adına hesaplanan gecikme faizleri ile %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ K2'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar vergi mahkemesinin, Vergi Dava Daireleri Kurulunun bozma kararına uyarak verdiği kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden istemin reddi ile kararın hukuka uygunluğu konusundaki diğer temyiz iddialarının incelenmesi için dosyanın Danıştay Dördüncü Dairesine gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Usul Yönünden:

Davanın incelendiği ilk derece yargı yeri kararının temyiz incelemesi sonunda bozulmasından sonra bozmaya uyulmayarak ilk kararda ısrar edilmesi halinde, bu karara karşı yapılan temyiz isteminin İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından inceleneceği ve Kurulların kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun amir hükmüdür.

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun bozma kararı üzerine vergi mahkemesi tarafından verilen karara karşı yapılan temyiz başvurusu, yukarıda değinilen yasal zorunluluk nedeniyle bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak incelenebilecek olup bu incelemenin, bozma kararını veren Kurulumuz tarafından yapılması gerektiğine oyçokluğuyla karar verilmiştir.

Danıştay Üçüncü Daire Başkanvekili K3 ve Kurul Üyesi K4 bu görüşe aşağıdaki gerekçeyle katılmamıştır:

2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinin ikinci fıkrasında, Vergi Dava Daireleri Kurulunun, vergi mahkemelerinden verilen ısrar kararları ile vergi dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği hükme bağlanmıştır. Dosyada temyizen bozulması istenilen karar vergi mahkemesince verilmiş bulunduğundan, temyiz başvurusunun Kurulca incelenebilmesi için, söz konusu kararın ısrar kararı niteliğinde olması gerekmektedir.

"Israr" kararı, Danıştayın ilgili dava dairesince kararı bozulan ilk derece mahkemesinin bu karara uymaması, ilk kararında direnmesidir. Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun görevi, bu karara karşı yapılan temyiz başvurusu ile ilgilidir. Kurul, bu başvuruyu inceledikten sonra, dairenin bozma kararını uygun görürse, mahkemenin ısrar kararını bozar ve söz konusu kararı ortadan kaldırır. Israr kararı ortadan kalkan Mahkeme, bozma kararına uymak zorundadır. Bozma üzerine verilen vergi mahkemesi kararının temyizi halinde ise inceleme, kararın daire kararına uygunluğu yönünden olacaktır. Bu incelemeyi yapmaya yetkili mercii de Vergi Dava Daireleri Kurulu değililk bozma kararını veren dava dairesidir.

Bu nedenle, ısrar niteliğinde bulunmayan kararı temyizen incelemek üzere dosyanın ilgili dava dairesinegönderilmesi gerekmektedir.

Esas Yönünden:

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun bozma kararı üzerine vergi mahkemelerince verilen kararlara karşı yapılan temyiz başvuruları, bozma esaslarına uygunluk yönünden incelenebilecek olup temyiz istemine konu kararın Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun bozma kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri bozma esaslarına uygunluk yönünden kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Kararın, davacı adına hesaplanan gecikme faizi ile %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz iddialarının, evvelce bu konuda yapılmış bir temyiz incelemesi ve verilmiş bir ısrar hükmü bulunmadığından Kurulumuzca değil, ilk derece yargı yerlerince verilen kararları temyizen incelemekle görevli vergi dava dairesince incelenmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :

Açıklanan nedenlerle;

1- İstanbul 7. Vergi Mahkemesinin, 15/03/2019 tarih ve E:2019/593, K:2019/573 sayılı kararına yönelik temyiz isteminin bozma kararına uygunluk yönünden REDDİNE,

2- Kararın gecikme faizleri ile %50 oranında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının hukuka uygunluğu konusunda yapılması gereken temyiz incelemesinin sonuçlandırılması için dosyanın, Danıştay Dördüncü Dairesine GÖNDERİLMESİNE,

3- Yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına,

2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/12/2019tarihinde usulde oyçokluğu esasta oybirliğiyle karar verildi.