Geçmiş Dönemlere Ait Bağ-kur Prim Ödemeleri hangi yıla ait olduğuna bakılmaksızın gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olduğunun tevsik edilmesi kaydıy
Özelge: Geçmiş Dönemlere Ait Bağ-kur Prim Ödemeleri
hangi yıla ait olduğuna bakılmaksızın gelirin elde edildiği
yılda ödenmiş olduğunun tevsik edilmesi kaydıyla gelir
vergisi matrahından indirilebileceği hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.09.15.01-3.2010.7.GVK.89.Md.-2
Tarih:
02/10/2010
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
AYDIN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Vergi ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.09.15.01-3.2010.7.GVK.89.Md.-2 02/10/2010
Konu : Geçmiş Dönemlere Ait Bağkur Prim Ödemelerinin İndirilip
İndirilmeyeceği
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Başkanlığımız ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi
kimlik numaralı mükellefi olduğunuzu, 2008 yılında birikmiş Bağ-Kur prim borçlarınızı
yapılandırarak Sosyal Güvenlik Kurumuna ödediğinizi, 2008 yılı ve önceki yıllara ait ödenen toplam
prim tutarını 2008 yılı Yıllık Gelir Vergisi Beyannamenizde bildirilen gelirden indirdiğinizi, ancak
bağlı bulunduğunuz vergi dairesinin söz konusu yıldan önceki yıllara ilişkin ödemelerinizin
indirimini kabul etmediğini beyan ederek, geçmiş yıllara ilişkin ödenen Bağ-Kur primlerinin yıllık
beyannamede bildirilen gelirden indirilip indirilemeyeceği hususunda tarafınıza bilgi verilmesini
istediğiniz anlaşılmaktadır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89/1 inci maddesinde; beyan edilen gelirin % 10 unu
(bireysel emeklilik sistemi dışındaki şahıs sigorta primleri için,beyan edilen gelirin % 5 ini) ve
asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla, mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait
hayat, ölüm, kaza, hastalık, sakatlık, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primleri ile bireysel
emeklilik sistemine ödenen katkı paylarının (sigortanın veya emeklilik sözleşmesinin Türkiye'de
kain ve merkezi Türkiye'de bulunan bir sigorta veya emeklilik şirketi nezdinde akdedilmiş olması,
prim ve katkı tutarlarının gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olması ve ücret geliri elde edenlerin
ücretlerinin safi tutarının hesaplanması sırasında ayrıca indirilmemiş bulunması şartıyla, eşlerin
veya çocukların ayrı beyanname vermeleri halinde, bunlara ait prim ve katkı payları kendi
gelirlerinden indirilir) gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek
gelirlerden indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 90 ıncı maddesinin birinci fıkrasında ise; "Gelir Vergisi ile diğer şahsi vergiler
ve her ne şekilde olursa olsun vergi cezaları ve para cezaları, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkındaki Kanun hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizler Gelir Vergisinin
matrahından ve gelir unsurlarından indirilmez." hükmü yer almaktadır.
Konuya ilişkin 110 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde; Bağ-Kur giriş keseneği ve
sigorta primlerinin Gelir Vergisi Kanununun 89/1 inci maddesi hükmüne paralel olarak, gelirin elde
edildiği yılda ödenmiş olduğunun tevsik edilmesi kaydıyla, mükellefler tarafından ticari kazançları
dolayısıyla verilecek yıllık beyannamede bildirilen gelirden indirilmesinin uygun bulunduğu
açıklanmıştır.
Diğer taraftan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü
maddesinde sigortalı sayılanlar bentler halinde sayılmış olup, aynı Kanunun "Primlerin Ödenmesi"
başlıklı 88 inci maddesinde; Kuruma fiilen ödenmeyen prim tutarlarının gelir vergisi ve kurumlarvergisi uygulamasında gider yazılamayacağı belirtilmiştir.
Buna göre; toplu olarak ödemiş olduğunuz Bağ-Kur primlerinin, hangi yıla ait olduğuna
bakılmaksızın gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olduğunun tevsik edilmesi kaydıyla yıllık gelir
vergisi beyannamesinde bildirilecek olan gelir vergisi matrahından indirilmesi mümkündür.
Ancak, söz konusu primlerin geç ödenmesi dolayısıyla ilgili mevzuat uyarınca ödenen
gecikme zammı, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uyarınca ödenen gecikme
zammı niteliğinde olduğundan, ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün
bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Vergi Dairesi Başkanı V.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.