Hakkında i as ertelemesi kararı bulunan rmadan olan alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılıp ayrılamayacağı hk.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı
: B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-551
Konu :Hakkında i as ertelemesi kararı bulunan
rmadan olan alacaklar için şüpheli alacak
karşılığı ayrılıp ayrılamayacağı.
07/12/2010
İlgide kayıtlı dilekçenizde, ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükelle olduğunuz, müşterinizin 2009
yılında aldığı mal bedellerini ödememesi nedeniyle borçlu rma hakkında icra takibi işlemi başlattığınız, ancak icra takibi
esnasında ilgili rmanın i asın ertelenmesi kararı aldırdığını öğrendiğiniz belirtilmiş olup, söz konusu rmadan olan
alacaklarınız için şüpheli alacak karşılığı ayrılmak suretiyle gider yazıp yazamayacağınız hususunda Başkanlığımızdan
görüş talebinde bulunulmuştur.
6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun "III-İdare Vazifeleri" "1.Şirketin mali durumunun bozulması halinde" başlıklı 324'üncü
maddesinde; "Son yıllık bilançodan esas sermayenin yarısının karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, idare meclisi derhal toplanarak
durumu umumi heyete bildirir.
Şirketin aciz halinde bulunduğu şüphesini uyandıran emareler mevcutsa idare meclisi akti erin satış yatları esas olmak
üzere bir ara bilançosu tanzim eder. Esas sermayenin üçte ikisi karşılıksız kaldığı takdirde, umumi heyet bu sermayenin
tamamlanmasına veya kalan üçte bir sermaye ile iktifaya karar vermediği takdirde şirket feshedilmiş sayılır. Şirketin
akti eri şirket alacaklarının alacaklarını karşılamaya yetmediği takdirde idare meclisi bu durumu derhal mahkemeye
bildirmeye mecburdur. Mahkeme bu takdirde şirketin i asına hükmeder. Şu kadar ki; şirket durumunun ıslahı mümkün
görülüyorsa idare meclisi veya bir alacaklının talebi üzerine mahkeme i as kararını tehir edebilir. Bu halde mahkeme,
envanter tanzimi veya bir yediemin tayini gibi şirket mallarının muhafazası için lüzumlu tedbirleri alır."
Aynı Kanunun "Sermayenin Kısmen Kaybı" başlıklı 546 ıncı maddesinde de; "Esas sermayenin yarısı kaybedilmiş veya
şirketin borçları mevcudundan fazla tutmuşsa, yahut şirketin aciz halinde bulunduğu şüphesini uyandıran emareler
mevcut ise anonim şirket hakkındaki 324'üncü madde hükmü tatbik olunur." hükümleri yer almaktadır.
2004 sayılı İcra İ as Kanununun "Erteleme Tedbirleri" başlıklı 179/a maddesi ile i asın ertelenmesine karar veren
mahkemenin, şirketin veya kooperati n malvarlığının korunması için gerekli her türlü tedbiri iyileştirme projesini de
göz önünde tutarak alacağı, mahkemenin erteleme kararı ile birlikte kayyım atanmasına karar vereceği, mahkemenin,
yönetim organının yetkilerini tümüyle elinden alıp kayyıma verebileceği gibi, yönetim organının karar ve işlemlerinin
geçerliliğini kayyımın onayına bağlı kılmakla da yetinebileceği, i asın ertelenmesi kararında kayyımın görev ve yetkilerinin
ayrıntılı olarak gösterileceği, mahkemenin erteleme kararının hüküm fıkrasını 166'ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usulle
ilan edeceği ve gerekli bildirimleri yapacağı,
Aynı Kanun'un "Erteleme Kararının Etkileri" başlıklı 179/b (Ek:17/7/2003-4949/50 md) maddesi ile de, erteleme kararı
üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil
olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı ve evvelce başlamış takiplerin duracağı; bir takip muamelesi ile kesilebilen
zamanaşımı ve hak düşüren müddetlerin işlemeyeceği, hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda yer alan hükümlerden, i asın ertelenmesinin, pasi eri akti erinden fazla olan, diğer bir deyişle borca batık
durumda olan bir işletmenin belli koşullarla geçici olarak i asına karar verilmesini önlemek, diğer bir deyişle i as kararı
verilmesini gerektiren borca batıklığı ortadan kaldırmak, rma durumunun ıslahı ve varlığını ve faaliyetini sürdürmesini
sağlamak amacıyla getirilmiş bir müessese olduğu, i asın ertelenmesinin bir hak olduğu görev ya da sorumluluk olmadığı
sonucuna ulaşılmaktadır.
İ asın ertelenmesi kurumunun temel amacı, mali durumu bozulmuş ve i ası istenmiş olan bir sermaye şirketinin mali
durumunun düzelmesi ihtimali bulunuyorsa gerekli tedbirleri alarak şirkete toparlanma ve yeniden üretim ve istihdam
yaratma imkânı vermektir. Süreç sırasında iyileştirme projesine uygun olarak ticari faaliyete devam edilmektedir. Süreç
sonunda başarıya ulaşılabilir, ödemeler yapılabilir ve ticari hayata devam edilebilir veya başarı sağlanamayarak i as ya da
konkordato sürecine de gidilebilir.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun "Şüpheli Alacaklar" başlıklı 323'üncü maddesinde; "Ticari ve zirai kazancın
elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;
1-Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar;
2-Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve
icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar;
Şüpheli alacak sayılır.
Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir.
Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri
kalan miktara inhisar eder.
Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kâr-zarar hesabına intikal ettirilir." hükmü
yer almaktadır.
Bu hükme göre, dava ve icra safhasında bulunan alacaklarla, yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla
istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş olan dava ve icra takibine değmeyecek derecedeki küçük alacaklar
şüpheli alacak sayıldığından yukarıda belirtilen şartları taşıyan alacaklar için karşılık ayrılması mümkün bulunmakta olup,
bu şartlardan herhangi birisinin mevcut olmaması halinde ise şüpheli alacak kaydına imkan bulunmamaktadır.
Ancak, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzenlemedeki amacı alacağın şüpheli hale geldiğinin ispatı olduğuna göre;
alacaklının yasal haklarını sınırlayarak alacağının temini için başvuracağı icra takibini engelleyen İcra İ as Kanunu'nun
179/b maddesi de şartın yerine getirildiğinin ispatı bakımından yeterlidir.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre; pasi eri akti erinden fazla olan, diğer bir deyişle borca batık olan bir işletmenin belli
koşullarla geçici olarak i asına karar verilmesini önlemek, varlığını ve faaliyetini sürdürmesini sağlamak amacıyla şirketi
idare veya temsille görevlendirilmiş olanlar ya da alacaklılar tarafından iyileştirme projesi hazırlanıp mahkemeye ibrazı ve
mahkemenin de bu projeyi inandırıcı bulması halinde i asın ertelenmesi söz konusu olmakta, bu kararın verilmesi
rmadan alacağı olanların alacaklarını tahsil etme imkânını ortadan kaldırmamakta, salt icra takipleri engellenmektedir.
İcra ve İ as Kanunu uyarınca i asın ertelenmesi uygulamasında icra takipleri ertelenmekte olup, ertelemekararı dava
açsın açmasın tüm alacaklılar bakımından sonuç doğuracağından alacaklıların dava açmalarına ve icra takibi yapmalarına
gerek yoktur.
Bu sebeple, gerek alacaklı olunan şirket hakkında "i asın ertelenmesi" kararının verilmesi ile i asa ilişkin şartların
varlığının tamamen ortadan kalktığından söz edilemeyecek olması, gerekse i ası ertelenen borçlu şirketin takibi İcra ve
i as Kanunu hükmü uyarınca engellendiği hususları birlikte değerlendirildiğinde i ası ertelenen şirketten tahsil
edilemeyen ve kanunen takibine de imkân olmayan alacaklar için mahkemece i asın ertelenmesine ilişkin kararın
verildiği hesap döneminde şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak, i ası ertelenen borçlu şirketin daha sonra i as veya i astan kurtulma halleri söz konusu olur ise, ayrılan şüpheli
alacakların sonradan tahsil edilen miktarlarının tahsil edildikleri dönemde kâr / zarar hesabına intikal ettirileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim..
Vergi Dairesi Başkanı a.
Grup Müdürü V.
(*)
Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu illeriniz dolayısıyla vergi tarh
edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.