İflas halinde olan şirkete geçici faaliyet izni verilmesi durumunda Ba-Bs formu yükümlülüğü hk.
Özelge: İflas halinde olan şirkete geçici faaliyet izni
verilmesi durumunda Ba-Bs formu yükümlülüğü hk.
Sayı:
27575268-105[Mük.257-2012-9448]-1
Tarih:
02/01/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)
Sayı : 27575268-105[Mük.257-2012-9448]-1 02/01/2014
Konu : İflas halinde olan şirkete geçici faaliyet izni verilmesi
durumunda Ba-Bs formu yükümlülüğü hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi numaralı
mükellefi olduğunuz, Ankara Asliye ... Mahkemesinin ... tarihli ve Esas No: ... , Karar No: ... sayılı
kararı ile şirketin iflasına karar verildiği, ancak iflas müdürlüğü tarafından 15/12/2008 tarihinde
tarafınıza faaliyet izni verilmesi nedeniyle şirketin halen faaliyetine devam ederek iki adet arazi
toplulaştırma ve tarımsal altyapı projesine ilişkin olarak Tokat İl Özel İdare Müdürlüğüne fatura
düzenlediği ve bu faturalara ilişkin katma değer vergisi tutarlarının ilgili ayda katma değer vergisi
beyannamesi ile beyan edildiği belirtilerek, 418 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğine göre
Ba-Bs bildirim formu verme yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı hususunda Başkanlığımız
görüşü talep edilmiştir.
Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve Mükerrer 257'nci
maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, 350 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu
Genel Tebliğiyle, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve
hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet
satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri
yükümlülüğü getirilmiş, 362 ve 381 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleriyle bu
yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmış, 396 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile de söz
konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde
uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri yeniden belirlenmiştir.
Daha sonra, 08/09/2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 418 Sıra
No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin
"Kapsam" bölümüne 1.1.7.benti olarak "İflas eden mükellefler için bildirim yükümlülüğü iflasın
açıldığı tarihi ihtiva eden dönemden sonra sona erecektir. İflasın kaldırılması durumunda ise
bildirim yükümlülüğü, kaldırılma tarihini ihtiva eden dönemden itibaren tekrar başlayacaktır"
hükmü eklenmiştir.
Diğer taraftan, konu hakkında Hukuk Müşavirliğimizce verilen görüş yazısında; " iflasın
kapanması ve iflasın kaldırılması İcra iflas Hukukunda iflası sona erdiren iki farklı hukuki müessese
olarak karşımıza çıkmaktadır. İflasın kapanmasında, iflas tasfiyesi neticesinde masadaki paranın
kesin dağıtılması ve aciz belgelerinin verilmesi ile tasfiye işlemleri tamamlanmış olur ve iflas idaresi
tarafından yapılan müracaat üzerine ticaret mahkemesi iflasın kapanmasına karar
verilir.(İ.İ.K.m.254) Böylece iflas kapatılmış olur. İflasın kaldırılmasında ise, iflas tasfiyesi henüz
bitmemiştir. İflas tasfiyesi devam ederken, alacaklıların alacak taleplerini geri çekmesi veya bütün
alacakların ödenmesi veya konkordatonun tasdik edilmesi üzerine, ticaret mahkemesinin vereceği
karar ile müflis hakkındaki iflas bütün sonuçları ile kaldırılır. (İ.İ.K.m182) Tasfiyeye giren şirket
ancak tasfiyeye yönelik işlem yapabilir. Tasfiyenin amacı, şirketin devamı sırasında başlanmış olan
ve henüz tamamlanmamış olan iş ve ilişkileri tamamlamak, alacaklarını tahsil ve mevcut mallarınıparaya çevirme suretiyle şirketin borç ve taahhütlerini ifadır. Bu çerçevede, iflas idaresi, müflis
şirkete kendi belirleyeceği bir takım faaliyetleri yürütme izni verebilir.
Somut durumda, iflas müdürlüğü tarafından, müflis şirkete bir takım faaliyetlerin devamını
sağlamak üzere faaliyet izni verildiği anlaşılmakla birlikte, bunun tasfiyenin yürütülmesine yönelik
olduğu, yukarıda ifade edildiği üzere iflasın kaldırılmasına ya da iflasın kapatılmasına yönelik
verilmiş bir mahkeme kararı bulunmadığı ekli belgelerin tetkikinden görülmüştür. Açıklanan
nedenlerle, hakkında iflas kararı verilmiş şirketin, iflas müdürlüğünden faaliyet izni alması
nedeniyle, hukuken iflasın kaldırılması sonucu doğmadığı sonucuna ulaşılmıştır" açıklaması yer
almaktadır.
Buna göre, hakkında iflas kararı verilmiş şirketin, iflas müdürlüğünden faaliyet izni alması
nedeniyle, hukuken iflasın kaldırılması sonucu doğmaması nedeniyle bu işlemden dolayı Ba-Bs
bildirim formu verme zorunluluğunuz bulunmamaktadır.
Ancak iflas halinin kaldırılması durumunda, iflasın kaldırıldığı dönemden itibaren tekrar Ba-
Bs bildirim formu verme zorunluluğunuzun başlayacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.