İkametgah olarak kullanılan konutun aynı zamanda işyeri olarak kullanılması durumunda kira giderinin kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilm
Özelge: İkametgah olarak kullanılan konutun aynı zamanda
işyeri olarak kullanılması durumunda kira giderinin kurum
kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi ve tevkifatı
hk.
Sayı:
B.07.4.35.16.01-176300-115
Tarih:
29/11/2010
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR VERGİLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : .4.35.16.01-176300-115 29/11/2010
Konu : İkametgah olarak kullanılan konutun aynı zamanda işyeri
olarak kullanılması durumunda kira giderinin kurum
kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi ve tevkifatı
hakkında
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; şirket ortaklarının ikametgah olarak kullandıkları konutun
yarısının iş yeri (yazıhane-homeofis) olarak kullanıldığı belirtilmiş olup, söz konusu konuta ait kira
ödemesinin yarısının şirketin gideri olarak kabul edilip edilemeyeceği ile kira stopajının ödenen kira
bedelinin yarısı üzerinden hesaplanıp hesaplanamacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep
edilmektedir.
Bilindiği üzere, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, safi kurum kazancının
tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme
bağlanmıştır.
Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde ise; safi kazancın tespit edilmesi sırasında indirilecek
giderler sayılmış olup, maddenin (1) numaralı bendi ile ticari kazancın elde edilmesi ve idame
ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılacağı hükme
bağlanmıştır. Ayrıca, ticari kazancın tespitinde tahakkuk esası geçerli olup, bir giderin safı
kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için mahiyet ve tutar itibariyle kesinleşmiş olması,
kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında bir illiyet bağının bulunması, kazancın elde edilmesine
yönelik olması, bu giderlerin tevsik edici belgelere dayanması ve yasal kayıtlarda izlenmesi,
karşılığında gayri maddi bir kıymet iktisap edilmemiş olması ve maliyete dahil edilecek giderlerden
olmaması gerekir.
Anılan bent hükmü uyarınca, yapılan genel giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için, söz konusu
giderlerle kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında doğrudan ve açık bir illiyet bağının bulunması
gerekmekte olup, bu mahiyette olmayan giderlerin ticari kazancın tespitinde indirim konusu
yapılabilmesi mümkün değildir.
Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında vergi kesintisi
yapmaya mecbur olanlar sayılmış olup, aynı maddenin (5/a) bendinde 70 inci maddede yazılı mal ve
hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden, gelir vergisi kesintisi yapılacağı hükme
bağlanmıştır.
Konu ile ilgili olarak 128 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin X-a. Bölümünde "...Aynı zamanda
hem işyeri hem ikametgah olarak kiralanan gayrimenkuller vergi mevzuatımız açısından işyeri
olarak kabul edildiğinden bu gayrimenkuller için ödenecek kiraların tamamı üzerinden tevkifat
yapılacaktır..." açıklamaları bulunmaktadır.Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 156 ncı maddesinde işyeri: "Ticari, sınai, zirai ve
mesleki faaliyette işyeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel,
kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli
mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai veya mesleki bir
faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir." şeklinde açıklanmıştır.
Bu nedenle, hem işyeri hem de ikametgah olarak kullanılan yere ait kira giderinin, söz konusu
giderin kurum kazancının elde edilmesiyle doğrudan ve açık illiyet bağının bulunması, faaliyette
bulunulan işe ait olduğunun ve işle ilgili olarak kullanıldığının ispat edilmesi şartıyla, işle ilgili
gerçek gider tutarı dikkate alınarak, kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilebilecektir.
Diğer taraftan, söz konusu gayrimenkul için ödenen net kira bedelinden brüte gidilerek, ödenecek
brüt kira bedelinin tamamı üzerinden vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Vergi Dairesi Başkanı a.
Grup Müdürü
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.